18 Aralık 2024, Çarşamba

Arazi sanatçılarının performansları – Bölüm II

Arazi Sanatı’nda açık arazide doğal alanlara müdahale edilerek, insan ürünü nesneler, taş, toprak gibi doğal malzemelerle çok çeşitli uygulama şekilleri bulunur. Geçen haftaki yazımda Arazi Sanatı alanında eserler üreten sanatçıların bir bölümüne yer vermiştim. Bu haftaki yazımın ikinci bölümünde de Arazi Sanatı alanında işler üreten sanatçıların çalışmaları üzerinden sanat anlayışlarını aktaracağım.

Richard Long

‘’Basit, pratik, duygusal, sessiz ve etkin sanat hoşuma gidiyor. Yürümenin sadeliği… Taşların sadeliği…’’ diyen Richard Long, işlerinde sıradan malzemeleri, özellikle de taşları kullanmayı seviyor, bir tekniğe bağlı olmayan duyarlılık hoşuna gidiyordu. Sanatının görünürlülüğünün ve ulaşılabilirliliğinin koşullara bağlı olması, aynı anda hem kamusal hem özel olabilmesi, hem sahip olunabilmesi hem de olunamaması hoşuna giden yanlardı. Yerlerle zamanlar, mesafeyle zaman, taşlar ve mesafe, zaman ve taşlar arasındaki şekillerin simetrisini kullanmıştır. Çizgileri ve daireleri tercih etmiştir.

Sanatının, yanılsama ya da kavramsal değil, gerçek olduğunu söyler. Gerçek taşlarla, gerçek zamanla ve gerçek eylemlerle ilgilenmiştir. A line Made By Walking’de Long, tekrarlanan yürüyüşler ve otları geçici olarak düzleştirerek yeni, bakir, düz bir patika yaratmıştır. Böylece belirli bir açıdan işareti fotoğraflamak mümkün olmuştur.

Nancy Holt

Nancy Holt’un, bütün eserleri beton, tuğla, taş, toprak ve çelikten olup, bulundukları yerden taşarak algı ve uzayla birleşir. Her eser izleyenin, dikkatini yapısında odaklandırır ve dışarıdan içeriye, ışıktan karanlığa doğru bir duygu yaratır. Eserler, çevreleyen, içine alan bir özelliğe sahiptir. Aynı zamanda da  uzaklardaki ufka doğru uzanır ve onu da çevreler.

Çalışmalarında kullandığı doğal malzemeler, güneş ışığı, yıldızlar, su, bitkiler ve topraktır. Nancy Holt, 1973-76 arasında Utah’da ki Great Basin Desert çölünde Sun Tunnels yaptı. Boruların içinden dışarıya bakış çölün daire biçiminde bir kesitini gölgeden ışık veren yıldız yansımaları ile birleştiriyordu. Güneşin doğuşu ve batışı, yıldızların hareketi ve çöl ile temsil edilen yeryüzü böylece birbiriyle ilişkilendiriliyordu. Holt, yapıtı ile güneşi yakalamak ve yıldızlara ulaşmayı hedefliyordu.

Sanatçının en önemli çalışmalarından biri de Stone Enclosure, Washington’da Batı Washington Üniversitesi için tasarlamıştır. Sabit dış kapılar şeklinde Rock Rings’den oluşmuştur.

Christo Vladimirov Javacheff

Christo, gerçek boyutlar söz konusu olduğunda, en hırslı ve en iddialı Land Art projelerini yapmıştır. İlk çıkışını 1950’lerin sonlarında Paris’te yaptığı Wrapped Object (Sarmalanmış Objeler) adlı eseri olmuştur. Bu eser başarısını, Duchamp’ın Ready-Made’lerle fizyolojik açıdan kurulmuş bağa borçludur. Christo, 1961’de halka açık bir binayı paketleyeceğini ilan etti ve 1968’de Bern’de ki Kunsthlle’i sarmaladı. Aynı yıl Hava Paketi’ni yaptı.

Christo, 1970’de Milano – The Piazza della Scala’da ki Leonardo anıtını sarmaladı. ABD Colorado’da Valley Curtain – Vadi Perdesi projesini tamamladı.  Dört yıl sonra California’da ki Runnind Fence – Koşan Çift projesini yaptı. 1983’de yapmaya başladığı başka bir büyük projesi, Biscoyne Körfezin’deki, Greater Miami, Florida adalarının çevrelenmesi olmuştur. Christo hiçbir zaman doğa üzerinde kalıcı bir etki bırakmayı düşünmemiştir.

Christo ve karısı Jean-Claude’un hırslı çabaları, halkın bilincine işlemişti. İkilinin çalışmaları sosyal organizasyonları içermektedir. Yerel ve ulusal otoritelerin izniyle ve finansıyla desteklenmiştir.

Charles Ross

Bir gözlem evi olarak görülebilecek geniş bir alan olan Star Axis projesini  yaptı. Hedeflenen amaç, yerküre mekan, zamansal değişiklikleri yıldızlı bir gökyüzü aracılığıyla algılanabilir kılmaktı. Bu proje, yerküreyi çevreleyen eksen ile ilişkiliydi. Sanatçı, kozmik süreci simgeleştirmek ve canlandırmak istiyordu.

Projenin ana parçası, alçak bir dağın yamacında bulunan 60m. Uzunluktaki merdivenden oluşuyordu. Merdiven kuzey kutup yıldızına yönelmişti. Merdivenin alt kısmında, tüneldeki açıklıktan gökyüzü çok az görünüyordu.  Ross, yolu astronomik zaman merdiveni olarak düşünmüştü. En alt basamak 2100’lü yıllara aitti. Basamaklardan yukarı çıkıldıkça görülen yıldız fazlalaşacak ve zamanda hem ileri hem de geri gidilecekti.

James Turrell

James Turrell 1974’te mekan, giriş ve görüntü noktalarından bir sistem planladı. Bu, ışığın algılanmasını sağlayacak olan Roden Crater projesi oldu.  Kraterin siyah rengi, kayaların kırmızı ve toprak rengi tonları ve maki bitkileri renk kontrastını arttırdı.  Yazın ilk günlerinde bir sabah belirli bir saatte tünelin içinden gökyüzüne bakan kişi, karanlığa ve kraterin içine uyum sağladıktan sonra, ayın birkaç saat sonra yavaş yavaş açıklıktan göründüğünü fark edecektir.

Alice Aycock

Aycock, çalışmalarında saf ve fiziksel ölçüleri elden bırakmadan, kültürel, tarihsel ve kişisel bağlantılar kurmuştur.  Labirentler, daraltılmış alanlar, erişilmez merdivenler ve yer altı geçitleri, onun ilk çalışmalarında önemli bir rol oynamıştır.  1970’lerin ortalarında mimari araçları kullanarak, ortaya düşsel binalar ve sahneler çıkarmıştır. Projelerinde tarihsel ve fiziksel evrene doğru bir gidiş, iç dünyaya doğru bir eğilim vardır.

Alan Sonfist

Alan Sonfist, kentin belli yerlerinde daha önce bulunan doğal çevrenin tarihini anımsatacak şekilde anıtlar yapılmasını; askerlerin yaşamını ve ölümünü belgeleyen savaş anıtları gibi, nehirler, dereler ve benzeri doğal olguların yaşamını ve ölümünü anımsatan anıtların tasarlanmasını söylemiştir.  Ona göre, kentteki bu tür kamusal anıtların, o kentin daha önce bir orman ya da bataklık olduğunu ortaya koyacaktır.

Sanatçıya göre, dünyanın bir çok kentsel merkezinde kendi doğal çevrelerinin tarihine uygun bir tür kamusal anıtlar yapılabilirdi. Bu kapsamda bataklık gölleri, çimenlik araziler, yosunlu kayalıklar, otlu alanlardan yararlanılabilirdi.

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık