07 Kasım 2024, Perşembe

Bir yanda emekçiler, bir yanda emekleri sömüren çifter maaşlılar, bankamatikler!

ŞU karda kışta çalışanları gördükçe onların alınlarından öpesim geliyor!.. Karşılığını vermek istiyorum elimden geldiğince... Örneğin bir fotoğraf çekilmişti Beşiktaş'ın şampiyon olduğu gece, biliyorsunuz temizlik işçisinin arkadan... Yüzü belli değil, ismi cismi belli değil... Ama on binler beğenmişti, işin içinde Beşiktaş Şampiyonluğu olunca...

HAK YİYEN İFLA OLMAZ!..

O temizlik işçisini anında bulmuştum, ailesi ile çoluğu çocuğu tanıtmıştık, ismini yazmıştık, duygularını almıştık.. Mutlu olmuştu!..
Öyle ya baş aktör o idi...
Sonra en büyük pay bu işçinin demiştik!.. Maça gitmesini başkanlarla aynı kareye girmesini sağlamıştık. Her zamanki gibi, bizden hiç kimse bahsedilmese de, biz bunu yapmıştık. Gerçi bizden hiç bahsedilmez ya nedense... Bu konu derin meseledir!.. Bir ara yazarım... 
Nasıl bulduk o işçiyi, nasıl konuştuk, neden böyle bir şey yaptık, o haber olmasa o işçiden kimin haberi olacaktı?..  Kimse işin bu tarafıyla ilgilenmedi!.. Ama olsun biz çok yaptık bu tür işleri, önemli deği Uğur kardeşimiz yüceldi o bize yeter!.. En azından emeğin emekçinin hakkını verdik. 

VİCDANLAR TEMİZ OLMALI

Bu işçilere pis derler bir de... Vicdanlar temiz olmalı... Temizlik işçileri bir yanda, fen işçileri bir yanda belediyenin yükünü çekenlerdir bu kişiler... Bir çok temizlik ve fen işçisinin bir çok hastalık kaptığını bilirim. 5-6 yıl önce, temizlik işçisi ile röportaj yapmıştım, ağlamıştı, pislikten mikroptan siroz olmuş karaciğeri bitmişti!.. Yıllar önce, bir kişi de çıkıp kim bu yardım edelim dememişti?.. 
Sokaklardalardır her zaman bu insanlar... Belediyelerde danışmanlık yaparken hep onlarla geçmişti günlerim. Daha önce de yazdım. Sobalar üzerinde çaylar yapar, kış günlerinde ısınmaya çalışırdık yıllar yıllar önce... Samimi içten insanlardır. Alçak gönüllülerdir... Ama kavgaları da, mücadeleleri de hırçın olur bazen!.. Üç kuruş maaş alırlar, onlar da çok görülür!.. 

Bir anımı daha anlatayım, bir işçi geldi yine yıllar önce... Tüm işçiler adına konuştu... Abi danışmanlık yapıyorsun ama söylesek halleder misin dedi. Nedir dedim... Her ay bozuk paralar içerde kalıyor, muhasebeci vermiyor dedi. Hesap ettim yıllar içinde çok fazla para ediyor. Gittim ilgililerle konuştum, önemsemediler!.. İşçiler gözümün içine bakıyor!.. Haber yaptım, o rezil adam görevden alındı, eksik paralarda ödendi. Onun için hep uyarırım önceden... 

ALNINIZDAN ÖPÜYORUM

Yıl 2022... Yine bir karlı hava... Gazete yapıyoruz... Çalışanlar nefes almıyor, iş yoğun, yayınlar arttı, gündem yoğun... Sinir stres artmış... Kardan göz gözü görmüyor. Yollar kapalı... Kar küreme araçları olmasa hapis herkes...Tepe lambaları yanıyor, işçiler donuyor. Karlar küreniyor, tuzlama yapılıyor, ardından temizlik... Gece başladılar, aralıklarla defalarca geçtiler gün ışıyana kadar... Hem seyrettim, hem alkışladım ne yalan söyleyeyim. Onlar da karşılık verdi... 
Beşiktaş Belediyesi'nin bu emekçi insanlara şu kar yağışı dursun hava açsın, hepsine bir yemekli toplantıda, ödül vermesi lazım... Öyle kuru kuruya teşekkür yetmez... Bu insanların taktir edesi çalışmalarıyla büyük övgü alan genç başkan çok şey yaptı, bunu da yapacaktır eminim... Beni de çağırırlarsa koşa koşa giderim başkanın yanında, dostlarımın kardeşlerimin arasında oturur sohbet ederiz isterlerse...
Bizleri anmasalar da olur, yeter ki işçi kardeşlerimiz onare olsun, çorbada bizim da tuzumuz bulunsun, bu bize yeter!..
Neden işçilere kardeşlerim diyorum biliyor musunuz?.. Onu da bir gün yazarım!..

KÖKÜNÜZ KURUSUN

Şimdi gelelim sinir olduğum noktaya!.. 
Geçenlerde bir Tweet attım... Daha doğrusu birbirine bağlantılı bir kaç şey yazdım!.. Anlayan anladı!.. Deşifre olmuş bunlar... Ben de o kadar işin içinde muhatap alıp, isim isim geçmişleriyle belgelerle seri yazı mı yapayım tekrar şimdi?!.. 
Kim olursa olsun benim için fark etmez!..
Kökünüz kurusun dedim yalan yok!..
Ağır yazıyorsun diyenlere...
Hiç de değil...
Az bile yazıyorum...
Hatta yazmıyorum dikkat ederseniz bıktım çünkü!..
Kimse sahtekarlık yapmaya kalkmasın!..
Altında kalmam uyarayım!..
Emekleriyle çalışmıyorlarsa, alın teri dökmüyorlarsa veya dirsek çürütmüyorlarsa aynıdır benim için...
Kar da, kışta, ayazda dondurucu soğukta veya kavurucu sıcakta kan ter içinde çalışan işçileri gördükçe, bir de siyaseten ağ babaları desteğiyle her dönem ailece kamu kuruluşlarına, yerel yönetimlere, arpalıklara yerleşenleri, çifter çifter maaş alanları gördükçe ne yazayım istiyorsunuz... 
Temizlemeye uğraştık bu kaşarları o kadar...
Aferin mi diyeyim?!. 
Bir daha yazayım;
İnsanların hakkını yiyen, oturduğu yerden iş yapmadan kazanç sağlayan iş bilmezler, fırıldak, muhbir, eğitimsiz cahiller, ne idüğü belirsizler kökünüz kurusun!.. 
Şu insancıkların gece gündüz nasıl çalıştıklarını görün, emek nedir öğrenin de, utanmanız varsa biraz utanın!.. Vicdanınız sızlasın...
Oldu mu?!..

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık