07 Kasım 2024, Perşembe

Basın ve fikir hürriyetine gerçekten inanıyor muyuz?

Seçimlerden önce CHP İl Başkanlığı bir toplantı yaptı. İstanbul İl Başkan Canan Kaftancıoğlu yerel gazetelerin sorunlarını dinledi, ortak çalışma adına önerileri not aldı. Bu konuya önem verdiklerini CHP'nin politikaları içinde  basın ve fikir hürriyeti adına belediyelerin ön alacağı önemli çalışmalar yapılacağını belirtti.
Yıllırdır ulusal gazetelerde çalıştım. 40 yıl oldu!.. Şimdi yerel gazete çıkartıyorum. O da 20 yıl oldu!..
Gazeteciler Cemiyeti meslek komitelerinde de bu konuyu sıklıkla gündeme getirdim. Orada da bir çok çalışma var. Ancak benim yerel gazeteler hakkında söylemek istediklerim bambaşka!.. Çünkü Türkiye'de 10 binlerce yerel gazete var!..
Gazete Beşiktaş adına fikrim alındı. Geniş bir konuşma yaptım.   Öncelikle istek ve temennimin sadece bizim açımızdan değil de tüm yerel gazeteler için değerlendirilmesi talep ettim. Eğer ortada alın terin emek varsa, karşımdaki gerçekten gazeteci ve gazete ise, hiç ayrım yapmam!.. Ama değilse, bünyesinde hiç sarı basın kartı sahibi yoksa, cemiyet üyesi değilse, isim hakkını almamışsa, birilerini taklit ediyorsa, haberden çok reklam için yayınlanıyorsa, sürekli çıkmıyor da, seçimler de bayramlar da çıkıp kapanıyorsa, tepkim büyük olur!..

DEMOKRASİ VE BAĞIMSIZLIK ADIMI!..

Önce Gazete Beşiktaş'ı anlattım. Beşiktaş'ın ilk ve tek gazetesi olduğunu söyledim. Yerel yönetimlerle tüm gazetelerin yaptığı gibi belediye faaliyetlerini ve kültür hizmetlerini yansıtan sayfalar ayırdığımızı, ayrıca gazete satışı ile, insert dağıtımları ile koordineli olarak çalıştığımızı ancak belediyenin bir yönetim biçimi olduğu gibi gazetelerinde bir yönetim biçiminin olduğunu bunun zaman zaman bazı olumsuzluklar yaşattığını ve sürtüşmeler yaratabileceğini vurguladım. 
Bu nedenle de yerel gazeteler için yapılacak ön önemli ve sağlıklı uzun süreli bağımsız çalışmanın, ulusal gazetelerin basın ilan kurumu ile yaptığı çalışmalar gibi olabileceğini örneklerle gösterdim.
Bu durumun yerel yönetimler eliyle yerel gazetelere uyarlanabileceğinin altını çizdim. Örneklerle anlattım. Hazırlanacak bir taslak ve alınabilecek basit bir kararla da bunun uygulanabilir olacağını da belirttim.

DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKMALIYIZ
 
Dedim ki: Ulusal gazeteler basın ilan kurumunun belirlediği tüm kriterleri yerine getirdiği zaman aylık belli bir ödeme alıyorlar. Bu durum çok sağlıklı ve hiç bir zaman gazetelerin bağımsızlığını etkilemiyor. 
Belediyelerde bunu yerel gazeteler için yapabilir. Kültür ve sanat faaliyetleri içinde bu durum yer alıyor. Basın İlan Kurumu'nun şartlarına uyamayan ve bu desteklerden mahrum kalan binlerce yerel gazete bulunuyor. Buralarda bir çok basın mensubu çalışıyor. Bu gazeteler ilçeler için bir değerdir. Kültür hizmeti için basın ve fikir hürriyeti açısından bulunmaz bir kıymettir. Bir emektir. Ancak çalıştırdıkları fikir işçilerinin sayısı, tirajı ve satışları yönünden Basın İlan Kurumu'nun kiriterlerine uyamamaktadırlar. Belediyeler aynen Basın İlan Kurumu'nun kriterleri gibi bazı özel kriterler oluşturabilir. Yerel gazetelerin kesintisiz çıkış tarihlerine bakılır, yayın periodları göz önüne alınır,  çalıştırdıkları sarı basın kartlı gazeteci sayısı kadar, tirajlarıyla ve yayın periodları ile bir şartname hazırlanır, yayınlanır, denetlenebilir. Buna uyan sadece o ilçenin yerel gazeteleri başvuruda bulunur. Hak edenlere katkı sunulabilir.  Böylelikle ilçe gazeteleri arasında hiç bir ayrım yapılmaz, hak eden gazeteler ile hak etmeyen de ayrılmış olur. Sadece kriterlere uyanlar bu durumdan yararlanırlar. Böylelikle sadece seçim önceleri veya bayramlarda özel günlerde çıkan ve bir kaç sayı sonra kapatılan, bünyesinde sarı basın kartı gazeteci barındırmayan bülten benzeri reklama dönük yayınlar elenir. Gerçek gazeteler ve gazeteciler kalır!.. 

YEREL YÖNETİMLER ÖN ALMALI

Bu uygulama her ilde, her ilçede yapılabilir. Sadece o ilçenin gazeteleri ile sınırlı olarak belediyeler destek fonu oluşturabilir. Böylelikle gazetelerde yayın hayatlarına özgürce devam ederler. Her daim belediyelere, kamu ve özel kuruluşlara ihtiyaç hissetmemiş olurlar, bayram ve özel günlerde beklentiye de girmezler. Sadece gazetecilk yaparlar!..
Herkesin istediği de bu değil mi?..
Basın yayın anlamında bu işin bir kriteri de olursa, ayrıca, boş konuşanların dedikoduları da ortadan kalkar!..
Biz iddialıyız!... İddialı olanlar da buyursun!..
Hak eden kazansın!..

BEŞİKTAŞ'TA FARK YARATMAK LAZIM

Yaptığım konuşmada; bu konuda bizim de bir hazırlık ve raporumuzun olduğunu, istendiği takdirde paylaşılabileceğimi, bunun da ilk kez CHP'li belediyeler tarafından uygulanabilir olmasının da basın için bir devrim niteliğini taşıdığını vurguladım.
Şimdi buradan açık açık da söylüyorum;
Beşiktaş Belediyesi'nin bu olayı hayata geçirmesini çok isterim!..
Bir ilki yapmasını, fark yaratmasını arzu ederim.

ATATÜRK VE YEREL BASIN

CHP toplantısı sırasında Artı1 kanalı ve birçok televizyon kanalında canlı yayında sordular, anlattım. 
Ulu Önder Atatürk'ten ve o şartlarda yaptığı müthiş bir uygulamadan örnek verdim.  
Atatürk İstanbul basını haberlere yer vermeyince Anadolu'daki insanları harekete geçirmek için tren vagonlarında matbaa kurarak, yerel gazeteler çıkardı. Yerel gazetelerin yaşaması için tüm imkanları seferber etti. Kurtuluş Savaşı'nda bu yerel gazetelerin çok büyük önemi vardı. 

AYIRIM YAPMADAN BİR FİTİL ATEŞLEDİK

Aradan kaç yıl geçmiş, Ata'mızın bırakın uygulamasına ufkuna bile ulaşmış değiliz!..
Matbaa 100 yıl sonra gelmiş diyoruz da, bizim halen tartıştığımız konuya bakın!.. 
Uygulama çok basit!..
Yeter ki demokrasiye, basın ve fikir hürriyetine inanan insanlar olsun!..
Samimiyet olsun!..
Biz tüm yerel gazeteler için kendimiz dahil ayırım yapmadan bir fitil ateşledik, bu işin de her türlü zahmetine katlanırız, hazırız!..
Her türlü katkıyı da veririz!..
Unutmayın; 
Beşiktaş her zaman ilkleri yapmıştır. 
Yine fark yaratabiliriz!..
Var mısınız?..

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık