Beşiktaş bunca yıldır hiç bu kadar tartışılmamıştı.
Tartışılsa bile rakip takımın yöneticileri ve taraftarlarınca dile dolanırlardı.
Takım yerden yere vurulurdu, yöneticiler birbirine ağız dalaşı yaparlardı.
Ancak Beşiktaş kulübünde kol kırılır yen içinde kalırdı.
Hatta eski yöneticiler bile yerlerine yeni gelenler tarfından o kadar eleştirilmezlerdi.
Çünkü bir kulüp aidiyeti vardı, terbiyesi vardı.
Beşiktaş'a neden efendi denilmiş?..
Sadece diğer takımlara ve camialara karşı olan tavır ve davranışlarından değil, kendi içlerindeki saygıdan dolayı da bu isim verilmiştir.
Tüm kulüpler Beşiktaş'ın ne kadar centilmen ne kadar efendi bir camia olduğunu bilir.
Diğer kulüp taraftarları kızdırmak için her ne arabacılar takımı deseler bile kabul gören tek lakap efendiliktir.
Ayrıca bu arabacılar lakabı da tartışmalıdır biliyorsunuz.
Beşiktaş eski bir kulüp 116. yılını kutladı geçenlerde.
O zaman arabacılar en asil insanlardı.
Şimdi ki lakaplarla karıştırmamak gerekir.
Bu kadar güzel hikaye bu kadar güzel lakaplar takıldıktan sonra son zamanlarda bir kaos bir kızılca kıyamet durumu ile Beşiktaş'ın spor kamuoyunda tartışılmaya açılması bence hiç hoş bir durum değıildir.
Hele hele bu tartışmaları kulübün içinden gelen kişilerce yapılması daha da beter bir durumdur.
Bununla ilgili bir kaç yazı yazdım ve güzel geri dönüşler aldım.
Süleyman Seba için söyleyen o rezil tezahürat olan Seba gitsin Ahmet Dursun" kalsından başlayan o süreç bugünlere kadar geldi. Seba gitti ama Beşiktaş'ta ondan sonra gelen başkanların hiç birinden bence hayır göremedi.
Biz bunları söyleyince, şimdi deniyor ki;
Nasıl eleştireceğiz?..
Başkanın tavırları, yönetimin yaptıkları ortada. Borç gırtlağa kadar, bir sürü yanlış var.
Doğru bende katılıyorum.
Hadi biz gazeteciyiz eleştiriyoruz, kongre üyesi bile olmadık, yazıyoruz yorumluyoruz.
Ama siz öyle mi?..
Kaç kez söyledim bunu!..
Genel kurullarda eleştirin, fikirlerini söyleyin.
Bitince susun.
Maç günü bile aynı eleştiriler sosyal medya da, ekranlara çıkıp konuşmakla, bir gazetede köşe kapıp yazmakla olmaz böyle...
Eğer ulu orta konuşacaksınız, üyeliklerden istifa edin öyle konuşun.
Hiç yakışık almıyor, Beşiktaş yıpranıyor.
Yakında bir seçim var. adayınızı çıkartırsınız, Fikret Orman ben adayım diyor. Sizler de bu da bizim adayımız dersiniz yarışırsınız olur biter.
Ayrıca bir de ibra olayı var.
Bakın Galatasaray ne tartıştı, ne etti?...
Ne yaptı?...
Konuyu kökünden bitirdi!..
Başkanı ibra etmedi.
Daha öncekini de etmemişti.
Her ikisi de güç zehirlenmesi olmuştu, şimdi ne olduklarını şaşırmış durumdalar.
Siz de etmeyin olsun bitsin.
Ben üye olsam etmem!...
Açıklarım da...
Başkanı ve yönetimi ibra etmemek ayıp diye bir laf çıkartmışlardı bir zamanlar...
Demokratik hakkı kullanmak...
İbra etmemek ayıp, konuşmak dedikodu yapmak ayıp değil!...
Beşiktaş Başkanı üzerinden koca camiayı ve Siyah-Beyazlıları yerden yere vurmak mı doğru olan?..
Bir de bakıyorum bunlar eski yöneticiler.
Sanki o zamanlar doğru işler yaptılar.
Fulya projesini bir hatırlayın, gökdelenleri, kaçı BJK'lya verildi kaçı müteahhitte...
Ortaköy spor sahası hangi belediye ve meclis üyeleri ile birlikte hangi başkan zamanında rezidans yapıldı?..
İspanyol hocayı 8 milyon euroya zor gönderdiniz.
Kimlerin işleri iflas noktasında iken, Beşiktaş yöneticiliği ile nasıl toparladılar gündeme mi getirelim?..
Sporun siyasete katkılarını, spaküle, manipülasyon, menajer futbolcu, altyapılara da girmeyelim isterseniz şimdi!..
Bunları da tartışalım mı?..
Yeni yapılan stadı tartışalım, alınan satılan oyuncuları tartışalım, sahte üyelikleri, yöneticilerin karıştığı tartışalan akçeli işleri, siyasetle haşır neşir işleri tartışalım tamam da o zaman herşeyi tartışalım.
En çok borcu açan Demirören zamanında kimler yönetimdeydi?
Serdar Bilgili'nin yanlışlarına kimler ortak oldu?..
Fikret Orman bu kişilerin yönetiminde değil miydi?..
Gökten zembille mi geldi?..
Yeni jenerasyon, genç insanlar ve hiç yönetimde yer almamış olanlar bir yere kadar da, bu eski yöneticilere ne oluyor anlamak mümkün değil!...
Anlıyorum da yaptıklarını anlamak mümkün değil diyeyim.
Ama inanın en çok da bunlara kızıyorum.
Şu andaki yönetim iyi mi güzel mi doğru mu?
Hataları yok değil...
Dolu...
Ama; şu eskiler yok mu?
Kendilerini unutturup unutturup ortaya çıkıyorlar ve Beşiktaş'ı karıştırıyorlar!..
Öylesine işler biliyorum ki;
Hiç inandırıcı gelmiyor!..
Bir de bize diyorlar ki destek verin!..
Şaka mı bu?..
Beşiktaş'ı kim düzgün, doğru yönetecekse bizim desteğimiz ona...
Yeter ki öyle bir ışık görelim!..
Kimsenin söylemesine gerek yok!..
Biz biliriz, biz anlarız!..
Biz Beşiktaşlıyız...
Makale Yorumları
Yorum Yazın
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.