Yetenek mi, çok çalışmak mı başarıya götürür? Belli bir amaç doğrultusunda disiplinli bir şekilde çok çalışmak, başarıya götürür derler. Bu çok çalışmanın yanında bir de yetenek varsa, o zaman ortaya bir fark koyarsınız. Ancak, hayatta yaşanan pek çok gelişme, bazı zamanlar düzenli olarak yaptığınız programlarınızı değiştirmenize neden olabiliyor. O halde, başarılı olmak için disiplinli mi çalışmalı, yoksa hayatın akışına göre çalışma şekli mi bulmalı?
Dünya tarihi boyunca görsel sanatlarda, müzikte, edebiyatta, bilimde, siyasette ve daha pek çok alanda iz bırakmış insanlar nasıl çalışıyorlardı? Yarattıkları büyük eserleri, hangi koşullar içerisindeyken oluşturmuşlardı?
Klasik müziğin dahi isimlerinden Mozart ve Beethoven’ı ele alacak olursak, müzik tarihinde bıraktıkları değerli mirasları ile yüzyıllar geçse bile besteleri daima dinleniyor ve seslendiriliyor. Böyle önemli eserler üretmiş sanatçıların günlük hayatlarının nasıl geçtiğini insan doğal olarak merak ediyor.
Wolfgang Amadeus Mozart, yıllarca Avrupa asilzadelerinin arasında kendisine uygun bir makam aramış, Viyana’ya yerleşmeye karar verdikten sonra ise, serbest çalışan müzisyen ve besteci olarak çalışmalarını sürdürmüştür. Viyana’da işlerin çok yoğun olmasından dolayı, beste yapmak için günde sadece birkaç saate sahip olan Mozart, kız kardeşine yazdığı bir mektupta, yoğun geçen günlerinden ve çalışma temposundan şu şekilde bahsetmişti:
Saçının sabah saat 6’da hazır olduğunu ve 7’de de giyinmiş, tamamen hazır olduğunu söylüyor. Saat 9’a kadar beste yapan Mozart, öğlen 1’e kadar ders verdikten sonra genellikle öğle yemeği yiyordu. Akşamları ya konser veriyor ya da davetlere katılıyordu. Bu nedenle akşamları beste yapamadığını dile getiren Mozart, eğer eve erken geldiyse yatmadan önce beste yapıyordu.
Klasik müziğin başka bir dâhisi olan Ludwing van Beethoven’in ise, çalışma şekli Mozart’ınkinden pek çok yönüyle farklıydı. Mozart gibi o da güne erkenden gün doğarken başlardı. Kahvaltı olarak kahve içen sanatçı, her fincan için 60 kahve çekirdeği olmasına karar vermişti ve bunu kahve çekirdeklerini tek tek sayarak yapardı. Kahvaltıdan sonra çalışma masasında öğleden sonra 2’ye ya da 3’e kadar çalışan Beethoven, yaratıcılığını artırabilmek için ara sıra mola vererek yürüyüşe çıkardı.
Akşamüstü boyunca yürüyüş yapan müzisyen, aklına bir anda gelen müzikle alakalı fikirleri not alabilmek için yanında birkaç nota kağıdı ile kalem taşırdı. Genellikle akşamları arkadaşları ile birlikte tiyatroya giden Beethoven, kış akşamları evinde kitap okurdu. Akşamları müzikle ilgili çalışmaktan hoşlanmayan Beethoven, erkenden yatardı.
Buradan da anlaşılacağı üzere çalışma şekilleri, kişiden kişiye ve yaşam tarzına göre şekil almaktadır. Başarılı olmuş bir kişinin çalışma şeklini kendinizde uyarlamak pek de verimli olmayabilir ya da disiplinli ve yoğun bir çalışma programı yapmakta yeteri kadar verimli olmayabilir. Bu nedenle, yaşam tarzı ve kişilik dikkate alınarak, çalışma düzeni yapılmalıdır. Yeteneğinizi, kişiliğinizi ve biyolojik yapınızı göz önünde bulundurarak kendi günlük ritüellerinizi oluşturabilir ve amaç edindiğiniz yolda başarılı olabilirsiniz.
Kaynak: Günlük Ritüeller: Büyük Eserlerin Yaratıcıları Nasıl Çalışır?, Mason Currey, 2. Baskı, Şubat, 2014, İstanbul
Makale Yorumları
Yorum Yazın
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.