Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış

Kim bu yavuz hırsız?..
Veya hırzsızlar?..
Bekleyin...
Az sabır...
Şu seçimler geçsin tekmili birden yayında...
Şimdi yazsam derler ki...
Bak gördün mü CHP düşmanı!...

***
Bunlar daha piyasada yokken, CHP'ye kimse söz hakkı vermez iken, bir gazetemizi açtık, radyolarımızı açtık, haber sitemizde yazdık çizdik...
Hava hoş değil mi?..
Siz akıllısınız, biz aptal...
Ama dedim ya bunların hepsi yavuz hırsız...
Gel de anlat...
Valla aportta bekliyorlar...
Bir yazayım diye...
Ev sahibini bastıracaklar ya...
Akılları sıra...
***
Bizler gazeteci olarak ne bedeller ödedik... 
Ankara'daki tepe yöneticilerinize sorun onlar anlatsın beni size...
Hadi o kadar öteye gitmeyin!...
Şuradan sıra evlerin önünden Süleyman Seba Caddesi'nden yokuşa tırmanın...
Hani çok kullandığınız, tepe tepe kullandğıınız, halen de kullanmaya devam ettiğiniz o büyük adamın olduğu cadde...
Arkasında fotoğrafı olan bile mevki  makam kaptı...
Ne tahsil, ne ehliyet...
Nereden bilecek bu adamların gerçek yüzünü o muhteşem insan...
Ona bile yapılanlar ortada iken...
Herkese herşeyi bir güzel yutturuyorlar yıllardır...
Seni de andık böylelikle Süleyman Abi
Kusura bakma!..
Ruhun şad olsun...
Neyse;
Kaldığımız yerden devam...
Süleyman Seba Caddesi'nden çıkarken, yolu daha yarılamadan, hemen BJK Kulübü'nün karşısında mola verin. 
Orada bir tanıdığınız var...
Ona sorun beni!..
Öyle ortalığa sormakla olmaz...
Kendin pişir kendin ye!..
***
Örneğin;
Şimdi genel başkan yardımcınız olan parti meclisinin parlayan yıldızıı siyasetçiye sorun...
Radyo Beşiktaş'tan çıkmazdı..
Bir zamanların genel sekreteri, eski İstanbul il başkanınız daha adını bile siz bilmezken, Gazete Beşiktaş'ta idi...
Radyo Beşiktaş kayıtlarını dinletsem neler var neler?...
Stüdyoya geldiğimde evime gelmiş gibi oluyorum derdi.
Sağolsun..
Halen de öyle bu isimler...
Oturup konuşacağımız vakit ve ortam çok...
İşte onun için uzun soluklular siyasette...

***
Tek tek isimlerini saymaya gerek yok, onlarcasını önünüze koyarım sus pus olursunuz?..
Şu kadarını söyleyeyim:
Eskiden hapishanede olan milletvekiliniz var ya aynı gazetede çalıştık biz...
Şimdi hapishanede olan milletvekiliniz ise, Radyo Beşiktaş'ta zamanında özgürce derdini anlatttı.
Bundan haberiniz var mı sizlerin?..
Siz ne yapıyorsunuz?..
Siz ne diyorsunuz?..
Sizin gibi çetemiyiz biz?..
Bizler elimizi değil kolumuzu taşın altına koyduk...
Sizin gibi çirkin siyaset yapmadık, belden alta vurmadık, iftira atmadık...
Ama ne dedim yazımın başında yavuz hırsız ev sahibi bastırırmış!...
Adı üstünde hırsız...
Yaptı etti, tası tarağı topladı, olan bize oldu?..
Ulan bu sözün böylesine cuk oturacağı hiç aklıma gelmezdi?..
Geldi de beni buldu iyi mi!..
Sabır da bir yere kadar...
Kör talih!..