Önce ahlak ve vicdan!

İçinde bulunduğumuz mafyatik ortamı, her gün gelen zamları, insanların, kurumların durumunu, gençlerin, yaşlıların, çalışanların, çalışmayanların haykırışlarını, kadınların, kızların, kentlerin feryadını, ailelerin şaşkınlığını, bir avuç insanın haksızca zengin oluşunu, yığınların açlık sınırında yaşamaya çalıştıklarını yazmak için oturdum...
Bir de baktım, biz de onlardan biriyiz!...
İnanın sizlerin yaşadıklarınızın hepsini yaşadık..
Hatta çok daha fazlasını!..
Onun içindir, rahatımı bozup, it kopukla uğraşmam!..
Ama, artık bu işler, bireysel meseleden çıkıp, toplumsal bir olay halini aldı!..
Durum daha karmaşık, daha çıkılmaz halde!..
Bir yanda;
Ülke yalnız...
İnsanlar birlik değil!..
Diğer yanda;
Orta sınıf kalmadı!..
Ya, çok zenginler...
Ya da fakirler!..
Durum ortada... Yaşananlar ortada...
Benim yazdıklarımın benim fikirlerimin ne önemi var?...
Ahlak ve vicdan olmadıkça...
Vatan sevgisi olmayınca...
Ben bir yazarım, yayıncıyım!..
Gazeteciyim!..
Danışmanım!..
Zaman zaman tecrübelerimi aktarabilirim sizlere o kadar!..
İnsan olarak...
İş tecrübesi olarak...
Bir abi...
Bir baba olarak...

EMEKÇİNİN HAKKINI YEDİRMEM!..

Ara ara soruyorlar!..
Bu kadar işin arasından nasıl kalkıyorsunuz diye...
Benim radyo programı yaparken bir sözüm vardı;
'Yaşamak için mi çalışıyorsunuz, çalışmak için mi?' diye...
Ben ne yazık ki;
Çalışmak için yaşayanlardan oldum bu yaşıma kadar...
Ne yazık ki diyorum... 
Çünkü, aile hayatını doyasıya yaşamayı, çocuklarımın büyümesini bile ıskaladım!...
İşin kötüsü de...
Yıllar yılı 24 saat çalış çabala güzel iyi iş yapmak için uğraş, kerameti kendinden menkul hiç bir işe yaramayan bir sürü tip ile aynı havayı solu!..
Bu beni hep kahretti!..

BİZ SON DİNAZORLARDANIZ!..

İşle ilgili, medya iletişim alanında, danışmanlık ve yönetim konularında sorular çok gelmeye başladı.
Hatta bir çok kişi de tavsiye istiyor!..
Onun için 3-4 kez geniş kapsamlı röportaj verdim.
Hikayelerimizi geniş kapsamlı anlattım.
Haber sitelerinde tamamı yayınlanıyor.
Bizim her şeyimiz şeffat ve saydam, kamuoyu önünde...
Madem güncelleme istiyorsunuz...
Bir kez söyleyeyim...
Başarılı olmak istiyorsanız öncelikle en iyi bildiğiniz işi yapın!..
Hangi sektörde olursanız olun...
Para kazanabilirsiniz, hızlı yükselebilirsiniz, zengin de olabilirsiniz, ama ülkenize, topluma faydanız yoksa, herşey sunidir!..
Gün gelir hatırlanmazsınız, daha da fenası çok kötü bile hatırlanabiliirsiniz!...
Bunun örnekleri çok!..
Ben sizlere kendimden ve yaptığımız işlerden özet bilgi verebilirim ancak...
Ne doğru ne yanlış, çıkarım siz de!..
Örnek;
Bizim alanımız karmaşıktır!..
Eğer ciddi yayıncı iseniz, bu iş öyle kolay değil, maddi ve manevi yıpranırsınız...
Bunu da es geçtik, sorumluluğumuz çok büyük...
Ama kolay yoldan köşeyi döneyim derseniz, orası dipsiz kuyu!..
Sözde bir site açayım, bir kaç haber gireyim, sosyal medya hesabını şişireyim, oradan tehtid, şantaj vb paylaşımlarla işi götüreyim deniliyorsa ki, bu türden asalak ve dolandırıcı çok...
Bu da bir yöntem!..
Rezil mi rezil!..
Medya sektörünün, gazeteciliğin avantajları var!!!
Nasıl kullanacağınız, kişiliğinizle orantılı!..
İşte tercihler!..
Kamu adına görev yapabilirsiniz.
Bu doğru olandır...
Partilere, genel başkanlara, hükümetlere yakınlaşarak, siyasete girebilir... 
Bir çok yerde, ihale, ruhsat, işgaliye vb ticari faaliyetler içinde olabilirsiniz...
Bu da bambaşka bir dünya!..
Son yazdıklarımın sayıları, bizden çoktur inanın!..
Her fırsatta uyarıyorum;
Sapla samanı karıştırmayın, diye...
Sosyal medya ile birlikte işin çivisi iyice çıktı!..
Artık devletler eliyle bile neler neler yapılıyor?..
Mafya, iş dünyası, spor camiası her yer vıcık vıcık çamur deryası!..
Ne iş, ne ahlak, ne vicdan kaldı!..
Son dinazorlardanız!..
Halen direniyoruz ve cidddi yayıncılıktan bahsediyoruz!..

YAYINCILIK VE İŞLETİŞİM CİDDİ İŞTİR

Ciddi yayıncıysanız her yönüyle meşakkatli bir iş yapıyorsunuz demektir.
Bir de gazetecilik dışında bir işiniz yoksa, adama deli derler...
Varsın desinler...
Biz işimizi seviyoruz!..
24 saat geceli gündüzlü çalışıyoruz.
İlla;
Gazete çıkacak, haber siteleri gündem oluşturacak, radyoda yayın devam edecek, sosyal medya faal olacak!...
Her an tetikte...
Her an takipte... 
Her an uyanık ve canlı olmalısın...
Allah'tan tecrübeli ama genç bir kadromuz var.
Gazeteyi ayrı, haber sitelerini ayrı, radyoyu ayrı, sosyal medyayı ayrı bir ekip götürüyor.
Yoksa hepsi nasıl 24 saat yayın yapar!..
Ve 20 yılı aşkın zamandır rakipsiz olur!..
Beni aştı bu iş...
Artık sadece son kontrolleri yapıyorum.
O da yazılı basın tarafında...
Yoksa inanın hangi sayfaya ne girdi, bilmiyorum.
Hele haber sitelerine...
Zaten pek karışmam da, çizgimiz belli...
Haber akışı, yorumlar, yıllardır hiç değişmedi değişmez.
Sahtekar hırsız uğursuz olarak belirlediğimiz tipler hariç, herkese söz hakkı verilir, her haber yayınlanır.
Onların bu yayınlarda gözükmesini zul sayarım!..
Gerisi rutin iş!..
Herkes bağımsız, herkes özgür!..
Çalışanlar, çok takıldıkların da ancak bana sorarlar.
Sosyal medya ise zaten genç işi...
Rakamlar artık yüzbinler, milyonlarla ifade ediliyor.
Facebook ve Twitter'ı haber duyuruklarında kullanıyoruz inanın hiç birini ben paylaşmıyorum. 
Çalışanlarımızın tamamı basın kartı sahibidir.
Belli başlı konular var benim ilgilendiğim o kadar!..
Bir de kendi şahsi hesabım!..
Oradan da bazı tecrübelerimi aktarıyorum...
Alan alır almayan almaz!!!
Kurumsal bir yapıda, benim her şeye yetişmem mümkün mü?..
Gazeteye, haber sitelerine, sosyal medyaya yüzlerce haber giriyor, buna can mı dayanır?..
Hele işin radyo kısmı var, 24 saat yayında....
Radyo dedim de Çarşı'daki genel merkezimizin bir katı tadilatta... İçini yıkmış gençler, yakında harika bir stüdyo gelirse şaşırmayın!..
Baba, bitsin öyle gel bak dediler, tamam dedim.
Yakında bir müjde verebilirim, sade Beşiktaş için değil ülke çapında...
Biz de dur durak olmaz!..
Öyle bir sektör ki medya...
Durursan tökezlersin.
Tatil yapmadık!..
Bir yanda ekonomik koşullarda yayıncılığı sürdürmek bir yanda hayata devam etmek 40 yıldır bu meslekte olan ve medya sektörünün her alanında görev yapan beni bile yordu artık!..
Ama öyle bir noktaya geldik ki, her haber, her yayın yüzbinlere ulaşıyor, dünyanın her yerinden takipçimiz var!.. 
Nasıl şikayet edebiliriz?.
Bırakın durmayı, daha da ilave işler yapma ihtiyacı doğuyor.

KESKİN BİR VİRAJA GİRİYORUZ!..

Geçenlerde de dile getirdim. 
Bir yıl arayla iki önemli seçim var.
Biri genel diğeri yerel...
En büyük görev de bize, yani medya ya düşüyor!..
Her zaman ilkleri yarattık!...
Her zaman ses getirdik, her zaman şaşırttık!..
Yine;
Yakında, medya ve iletişim adına daha da büyük sürprizlerimiz olacak!..
Bizimle olun, bizimle kalın!..
Başa dönersek;
Eğer benden bir nasihat istiyorsanız eğer...
Hayatınız boyunca ne iş yaparsanız yapın, önce ahlaklı ve vicdanlı olun..
derim!..
Başarıysa başarı, maddiyatsa maddiyat, maneviyatsa manevi tatmin...
Gerisi mutlaka gelecektir!..
Bana gelince:
40 yılı bitirdik...
Şu önemli iki seçimi bir atlatalım...
Aldığımız kararı da açıklayacağım yakında!..