Biz gazeteciyiz! Yıllar geçti, hep aynı yerdeyiz!

Gazete Beşiktaş 18. yılını geride bırakıyor. 1 Nisan itibari ile 19 yaşımıza girdik. Tabii bu durum gazete için geçerli… Yoksa; Beşiktaş Medya Grup’ta 35 yılını basın mesleğinde geçirenler insanlar var. 7/24 haber peşinde, fotoğraf çeken, yazı yazan, program yapan!.. Kolay yoldan köşeyi dönmeyen, emeğiyle iş yapan, geceyle gündüzü karıştıran… Kimsenin adamı olmayan, kolunda altın bilezik, bilgisayar başında harıl harıl çalışan… Öncelikle şunu bir kez daha paylaşayım. Bizim işimiz gazetecilik, başka bir iş yapmıyoruz. Ne siyaset, ne menejerlik yapıyoruz. Ne müteahhit, ne bir işletme sahibiyiz!.. Küçük bir büfemiz bile yok!..

GERÇEKTEN EMEKTEN YANAMISINIZ?..

Böyle bir hayat süren insanlar için gazetecilik zor iştir. Gazetelerini ayakta tutabilmek ise, mesleğin en zor yanıdır. Ama başka işleri varsa hayat daha da zorlaşır. Kısır döngü sanki!.. Görüyorsunuz işte koskoca Doğan Grubu yok oldu gitti!.. Erol Simavi zamanında Hürriyet’te işe polis muhabiri olarak başlamıştım, Aydın Doğan zamanında da çalıştım, köşe yazarlığı dahi yaptım, ama eski tat kalmamıştı!.. Son zamanda çanlar zaten acı acı çalıyordu!..

İKİ YÜZLÜ İNSANLAR

O zamandan bu yana tartışılan bir konu var!.. Başka bir iş yapanlar, gazetecilik yapabilir mi? diye… Valla yapan var, ama yaptıkları gazetecilik mi bilemem artık!.. Menejer, artist, şarkıcı, ahçı, turizm rehberi, işletmeci ve daha neler neler!.. Sapla saman birbirine karıştı!.. Medya ne yazık ki en berbat günlerini yaşıyor. Gazeteciyim demek bile zorlaştı!.. Sen kimsin, sanane sana hesap mı vereceğiz den tutun, küfüre, tehtide, saldırıya kadar bir dizi olayla karşılaşmak artık gündelik bir olay haline geldi. Ama zorda kalınca; Yetiş gazeteci!.. İki yüzlü insanlarız!.. Neyse hayatın içinde herşey var… Gerçek olan şu; koskoca bir grup tarihe gömüldü!.. Türkiye için iyi değil… Bir çok arkadaşımız var, umarım onlar için hayırlısı olur… Ancak Demirören’i yakından tanıyan bir kişi olarak, biraz zorlanırlar gibi geliyor!..

KARAKTER ANALİZİ YAPIYORUZ!..

Böyle bir ortamda bir gazete çıkarmak, bir medya grubu kurmak, Beşiktaş gibi marka bir ilçede yıllar yılı ayakta kalmak akıllı işi değil, bir ömür ister!.. Hele hele ilk ve tek olmak!.. Bin bir sorun bin bir dertle uğraşmak ömür törpüsü… İşini sevmezsen, başka bir iş yaparsan zor!.. Tehtidi var, küfürü var, sahtekarı var, fırıldığı var, vizyonsuz cahil bir sürü insan hatta yönetici var. Gücü kullananlar, dini kullananlar, hasber kader bir yerde makam mevki sahibi olanlar… Kadını erkeği fark etmiyor, kuyruğuna bastın mı cıyak cıyak bağırlar. Kişiliğini karekterini ortaya koyarlar… Ama kibarı da var, saygın, insan gibi insanı da var!.. Anlayacağınız, kamu adına görev yapıyoruz ve herkesi memnun etmek zor. Zaten işimiz de bu değil, gücü denetlemek, elini değil, kafanı taşın altına sokmak. Kullanmak isteyen olur, arkadaş dost gözüküp, kazık atmaya çalışanlar, ne dediğini bilmezler, çeşit çeşit insanlar!..

DÜRÜST İNSANLARA İHTİYAÇ VAR

Yıllar önce yayıncılık anlayışımız ile ilgili kurallar koyduk. İnternet sitemizde açıkladık. Her kişinin ve kurumun bir misyonu vardır… Bizim de bazı kriterlerimiz bulunuyor… Örneğin bize saygı duyan, bizle hareket edenlere her zaman destek veririz!.. Öncelikle bize güvenecekler. Saygı gösterecekler. Emekten yana olanlara, fikir hürriyetine, demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından birinin de medya olduğuna inanlara… Samimi olanlara… Açık fikirlilere, eleştiriyi kaldıranlara, dürüst insanlara kapımız her zaman açıktır, başımızın üzerinde yerleri vardır!.. Dostumuzdurlar. Tersini yapanlara ise, hiç bir zaman prim vermeyiz. Unutmayız, unutturmayız!.. Fikri takip gazetecilikte çok önemli bir yer tutar. Deşifre ederiz… Bizim için siyah ve beyaz vardır, gri yoktur!.. Herkesi idare edenler, mavi boncuk dağıtanlar, fikri ve vizyonu olmayanlar, omurgasızlara kapımız kapalıdır. Hırsızlar ve sahtekarları saymıyorum bile… Bu kriterler size uyuyorsa tamam, yok uymuyorsa uzak durun bizden!.. Dile kolay 19 yıl… Önce gazete, sonra haber sitesi, ardından da radyo ve sosyal medya… Yaklaşık 500 bin kişi bizi izliyor, tek bir haberimiz milyonlara ulaşıyor!.. İlk ve tek olmak kolay değil, bunu sürdürmek hiç değil!.. Şimdi yeni bir adım atıyoruz, bundan böyle özel bir uygulamayla tüm yayınlarımız mobil olarak sizlere ulaşacak. Dünyanın her yerinde tek panelden artık gazetenizi okuyabilecek, radyonuzu dinleyebilecek, sosyal medya ve haber sitenizi takip edebileceksiniz. Hem de ücretsiz… Biz de durmak yok!.. Her zaman ileriye bakarız. Neden büyük olduğumuzu, neden güçlü ve etkili olduğumuzu, neden ilk ve tek olduğumuzu anladınız umarım.

ATI ALAN ÜSKÜDAR’I GEÇMESİN!..

Mayıs ayı itibariyle daha sıcak günler başlayacak!.. Çünkü siyasi partiler bir biri ardına seçim startı verdi ve çalışmalara başladı… Bu konu hakkında da bir kaç şey söyleyeyim… Eğer Beşiktaş’ı hakettiği yere getirmek istiyorsak, düşüncelerimiz ve fikirlerimiz doğrultusunda şekillendirmek, son zamanlarda kaybolan güveni tekrar kazanmak istiyorsak, yapacak çok işimiz var. “Sen-Ben” kavgası yapanlar, kişi ve kurumlara hak ettiği değeri veremeyenler sonunda yalnız kalır ve kaybeder. Birlikte hareket edemeyenlerin başarılı olma şansı yoktur. Biz her zaman olaylara ve konulara makro açıdan baktık ve yıllardır bunun mücadelesini verdik. Yaklaşık 4 yıldır olduğu gibi, şu anda da Beşiktaş’ta saçma sapan bir çok şey yapılıyor. Eğer bu durumu fark edemeyip, günlük işlerle uğraşırsak ve aklımızı başımıza almaz isek bu sefer gerçekten atı alan Üsküdar’ı geçer!.. Sonra ağlamak da fayda sağlamaz. Hırsız ve sahtekardan bir şey ummak zaten mümkün değilde, vizyonu olmayan, enerjisi bitmiş, misyonunu tamamlamış kişilerin kitlelere önderlik etmesi beklenemez. Kurumların güçleneceğini beklemek ise büyük bir hayalcilik olur. Risk almayan, yatırım yapmayan, iş üretmeyen, şikayet eden, sorun çözmeyenlerle bir arpa boyu yol alamazsınız. Bir adım ileri, iki adım geri gidilmesi kaçınılmazdır. Özetle: Beşiktaş İstanbul’un gözbebeği ve her şeyin en iyisini hak ediyor…