Uzakdoğu’nun büyüsüne hazır olun

Uzakdoğu’nun mimarisi, kültürü, gelenekleri, tarihi ve pek çok özellikleri ile sahip olduğu büyülü atmosfer, pek çok kişiyi kendine çekiyor. Seyahat programlarının favori yerlerinden olan Uzakdoğu, gidip görenleri etkisi altına alıyor. Uzakdoğu’ya ilgisi olanlar bilir, son dönemlerde müzik alanında dünyaya büyük bir dalga halinde yayılıyorlar. Sadece müzik de değil, sinema, tv dizileri ve sanatın pek çok dallarında önemli ve başarılı işler üretiyorlar.

Gizemli ve büyülü bir atmosfere sahip olan Uzakdoğu ile ilgili Pronto Tur’un seyahat programını sizler için derlerdik.

İstanbul’dan Tokyo’ya hareket ederek başlayan seyahatin ilk durağı Tokyo’da gezi şehir tutu ile başlıyor. Asakusa Bölgesi ve Sensoi Tapınağı gezisinin ardından, Dünya’nın ikinci uzun kulesi Sky Tree ve görkemli Kraliyet Sarayı panoramik olarak görülüyor. Şehrin panoramik manzarasını görmek için çıkılan Roppongi Haill’s’ten sonra, Tokyo’nun ünlü caddesi Ginza ve ünlü yaya geçidi Shinjuku’ya gidiliyor.

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde

Rehber tarafından ekstra düzenlenen Nikko Turu’na katılanlar, rehber eşliğinde UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Nikko’da ilk olarak Chunzenjiko’yu görecek ve buradaki muhteşem gölün çevresinde gezebiliyorlar. Kegon Şelale’lerini ziyaret ettikten sonra, Toshogu Mabedi ziyaret ediliyor.

Kutsal dağ Fuji

Üçüncü gün verilen serbest zamanda, isteyen misafirler rehber eşliğinde Fuji & Hakone turuna katılabiliyor. Kadim çağlardan beri Japon halkı tarafından kutsal kabul edilerek tapılan, 3.776 metre yüksekliğindeki Kutsal Fuji Dağı’na gidiliyor. Fuji Dağı’na yaklaşılabilen uygun bölgeden sonra Hakone’ye gidilerek, Ashi Gölün’nde tekne gezisi yapılıyor.

Milletin mutfağına yolculuk

Metro ile Osaka’ya gidilen 4. günde, Osaka şehir turu düzenleniyor. Osaka’ya ‘Milletin Mutfağı’ ya da Japonya’nın gurme yiyeceklerinin başkenti olarak bakılıyor. Büyük tepe anlamına gelen Osaka turuna, 16. yüzyılda yapılan ve Japon mimarisinin en önemli örneklerinden olan Osaka Kalesi ile başlanıyor. 1585-1598 tarihleri arasında Japonya’ya hükmetmiş Toyotomi Hideyoshi tarafından yaptırılmıştır. Kale ziyaretinin ardından, 593 yılında Jpaon Prensi Shotoku tarafından inşa ettirilen Japonya’nın en eski tapınaklarından olan Shitennoji ziyaret ediliyor. Serbest zaman verilen gezide çarşıları gezerek, lezzetleri tadabiliyorsunuz.

Ruhani kadim başkent Kyoto

Japonya’nın geleneklerinin en yoğun yaşandığı eski ruhani başkenti Kyoto ziyaretinde yapılan şehir turunda, geleneksel Japon kıyafetleri ile dolaşan halk görülebiliyor. Kiyomizu Tapınağı, büyük Japon bahçelerinin içerisindeki Nijo Kalesi Kompleksi, Zen inancına uygun altından inşa edilmiş Kinkakuji Tapınağı ziyaret ediliyor.

Sanatın, kültürün beşiğine yolculuk

Japonya’nın en eski başkentlerinden ve Japon sanatlarının, edebiyatın, kültürün, sanayinin başiği olan Nara’ya yapılan yolculukta, Nara Büyük Buda’sının olduğu Todaiji Tapınağı ziyaret ediliyor. Dünya’nın en büyük ahşap yapısı olan tapınakta ayrıca, en büyük Buda heykeli olan ‘Daibutsu’ bulunuyor. Aynı zamanda Kegon adlı Budist okulunun da bulunduğu tapınak, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor.

Güney Kore’nin incisi Seul

Tur programının 7. günü Osaka’dan ayrılarak Seul’e gidiliyor. Şehir turunun ardından 1395 tarihinde Jaseon Hanedanı’nın kurucusu Kral Taejo’nun yaptırdığı Gyeongbokgung Sarayı, Insa Dong caddesi, Myeong-Dong caddesi görülecek yerler arasında bulunuyor. İsteyen misafirler akşam Han Nehri Tekne gezisine katılabiliyor.

Tarafsız bölge

Serbest zamanda isteyen misafirler, Kuzey Kore sınırında yer alan Tarafsız Bölge / DMZ turuna katılarak, bölünmüş iki ülke Kore’yi farklı bir açıdan görebiliyorlar. Askerlerden arındırılmış bölge ziyaretinde, Kore’de neler yaşandığı anlaşılabiliyor. Özgürlük Köprüsü’nde yürüyerek, Üçüncü Sızma Tüneli’ne inilecek, Gözetleme Merkezi’nden Kuzey Kore’yi görebileceksiniz. Gezi, Imjingak Anıtı ve Birleşme Köyün’nden geçerek Seul’e dönüş ile bitiyor.

Alışveriş zamanı

Gezinin 9. gününde Seul’da alışveriş yaparak ya da gezerek vakit geçirdikten sonra Seul havalimanına doğru yola çıkılıyor. Seul’den İstanbul’a yapılan uçuş ile gece uçakta geçirilerek 10. Günün sabahında İstanbul’a varılıyor.