18 Aralık 2024, Çarşamba

Boğaziçi Üniversitesi'nde hayvanlara tahliye! Gönüllülere giriş yasağı! Açıklamalar peş peşe geldi!

Boğaziçi Üniversitesi'nde hayvanlara tahliye! Gönüllülere giriş yasağı! Açıklamalar peş peşe geldi!

Boğaziçi Üniversitesi Hayvan Barınma Merkezi'ne (BU Paws) 15 Mart'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Rumeli Hisarı Fethi Şehitlik Dergâhı'na yakın olduğu ve başka bir "alana" dönüştürüleceği gerekçesiyle üniversite yönetimi tarafından el konuldu. Okul yönetimi, tepkilerden sonra bu ifadeyi kullanmadıklarını savunup ‘cumhurbaşkanı değil, devlet kararı var’ dedi. Barınak bir senedir boşaltılmak isteniyor. Nedeni, İstanbul’un fethinde hayatını kaybeden ilk askerlerin şehitliğinin bulunduğu Fethi Şehitlik Dergahı’na yakınlığı.

Diken'den edinilen bilgilere göre; Boğaziçi Üniversitesi, okul sınırları içerisinde yer alan ve gönüllüler tarafından idare edilen 22 yıllık hayvan barınağını bir senedir başka yere taşımak istiyordu. Gönüllülerle okul yönetimi bir senedir iletişim halinde ve çözüm arayışındaydı. Gönüllüler, tahliyenin apar topar olmaması, 22 yıllık barınaktaki şartların aynısının yeni yerde sağlanması ve yeni alandan da çıkarılmayacağına dair güvence verilmesini talep ediyordu. Gönüllüler bu taleplerin yerine getirildiği taktirde yer değişikliği kabul ediyordu. 15 Mart’taysa okul yönetimi diyalogu bir anda keserek habersiz bir şekilde buldozerle barınağa girdi. Tepkilerden sonra tahliyeye ara verildi. 26 Mart'ta ise, sabah saatlerinde de yönetim, okulda kimsenin olunmamasını fırsat bilerek barınağa girdi. Okula polis çağrıldı, gönüllülere şiddet uygulandı ve iki gönüllü gözaltına alındı.

Barınak ve hayvanlarla ilgili son durumu BUPaws gönüllüsü Berkay aktardı:

"Okul yönetimi, pazar günü 22 yıllık barınağa buldozerle girmiş ve her şeyi yıkmış, bazı eşyaları da gelişigüzel barınak dışarısına atmıştı. Hiçbir sebep yokken, kulübelerle, hayvanların yürüteçleriyle, içlerinde eşyalarla birlikte kepçelerle, buldozerlerle her şeyi altüst etmişer sırf geri dönecek bir yerimiz olmasın diye.

Hayvanlar için gerekli şartlar kesinlikle sağlanmış durumda değil. Rastgele toprak yığıp üstüne bir tahta parçası koymuşlar, güya hayvanları zeminden yüksekte tutmak için ama hiçbir işe yaramıyor. Bu tahta parçasını kapayacak kadar da ‘çatıvari’ bir şey koymuşlar üstlerine ama işlevsel değil. Kafeslerinin etrafını mavi brandalarla çevirdiler soğuk geçirmemesi için ama altları ve üstleri zaten açık. Yağmurdan çamurdan korunamıyorlar asla.

İki gün önce kimseyi kesinlikle içeri almıyorlardı. Girmek isteyenlerin de telefonlarını ellerinden alıp öyle izin veriyorlardı. Barınakla 7/24 ilgilenen gönüllümüzün de telefonunu alıp sabahtan akşama kadar o şekilde çalıştırdılar. Onun dışında da okuldaki memurlardan veya yapı işlerinden insanlarla işi yürütmeye çalıştılar. Dün, gönüllüler köpeklere bakmaya geldiklerini söyledikleri zaman içeri alınıyorlardı ve ilgileniyorduk bir şekilde. Bugün çok daha sıkı davranıyorlar. Bir köpeğin ilacını vermem gerektiğini söylememe rağmen, kapıdaki güvenlikler 7/24 çalışan gönüllümüze köpeği ve adımı söyleyip doğru olup olmadığını teyit etme gereği duydu. Ayrıca kapının anahtarını da güvenlik cebinde saklıyor ve uygun gördüğü taktirde açıp gönüllülere müsaade ediyor.”

Seslerinin daha fazla kişiye ulaşması için İstanbullulara çağrı!

Yeşil Gazete'den Dilan Pamuk'a konuşan gönüllülerden Berkay Morkan, “Maalesef, sesimizin daha fazla yayılmasına yardımcı olmak dışında, dışardan yapılabilecek fazla bir şey yok” diyen Morkan, destek olmak isteyen kişilerden yaşananların daha geniş kitlelerce duyulmasını sağlamaları için çağrı yapıyor.

‘Kulübeler, yürüteçler, ilaç dolapları buldozerlerle ezildi’

Morkan, 22 yıllık Hayvan Barınma Merkezi’nin iş makineleri ile girilerek talan edildiğine işaret ederek, “Eski barınağımızı buldozerlerle dümdüz ettiler, köpeklerin ahşap kulübeleri, sakatlar için yürüteçler, ilaç dolapları dümdüz oldu” diyor.

Barınakta yürüteçlere aktif olarak ihtiyacı olan sakat bir köpeğin olduğunu paylaşan Morkan, “İlaçları da bir şekilde yeniden temin ettik. O yüzden, okul ne kadar umursamasa da, biz mümkün olduğunca mağduriyetin yaratılmaması için uğraşıyoruz. Biz sonuçta bu köpeklerin bu mağduriyetleri yaşamasını istemiyoruz ve bağışlarla, gönüllülerle bir şekilde bunları temin ediyoruz” ifadelerini kullanıyor.

Berkay Morkan, köpeklerin son durumuna dair şunları dile getirdi:

"Okulda veterinerimiz zaten vardı, o yine ilgilenmeye devam ediyor aynı şekilde. Köpekler için yemek pişirdiğimiz bir ocağımız vardı, o üç gün taşınmadı, ayrıca deepfreeze için de elektrik bağlantısını çekmedikleri için oradaki etlerimiz de bozuldu. Bu süreçte köpekler sadece kuru mamayla beslendiler ama ısrarcı olarak bu sorunları da hallettirdik diyebiliriz.”

Yeni alanın yaşam koşulları

Gönüllülerin çektiği fotoğraflarda görüldüğü üzere yeni oluşturulan yaşam alanında köpeklerin yağmurdan sırılsıklam ve çamura bulanmış halde. Bunun sebebi de gerektiği gibi hazır hale getirilmeden hayvanların bu alana “terk edilmesi.”  Morkan, köpeklerin hem eski barınma merkezinden yeni alana taşınma sürecinden hem de yeni alandaki yaşam koşullarından ötürü çaresiz, korkmuş ve soğuktan/yağmurdan titrer halde olduğunu anlatıyor.

Hayvanların tutulduğu kafeslerde ikişer köpek bulunuyor ancak bu kafeslerde tek kulübe yer alıyor.  Bu nedenle yağmurdan ve soğuktan korunmaları için gerekli koşullar yok. Gönüllüler bağışlarla yeni kulübeler satın almak zorunda kalmış.

"Ama kulübe sonuçta ilaç gibi çabuk temin edilebilen bir şey olmadığı için ve özellikle üç gündür İstanbul‘da sağanak yağışlı bir hava olduğu için köpeklerin birçoğu soğukta, çamurda, dışarıda kaldı. Hazırladıkları yerde, yerlere rastgele bir sunta tabaka koymuşlar. Köpekler üstüne çıkıyor ama ne soğuktan ne de yağmurdan korunuyor. O yüzden yeni kulübeler aldık. Taşınırken 65 tane köpeğimiz vardı ve kulübeleri olmadığı için hepsi de gerçekten bu yağmurdan, soğuk havadan mağdur oldu."

Yeni alanda hayvanlara sağlanan içme sularının da temiz olmadığına da dikkati çeken Morkan, yönetime köpeklere yaptıkları yerin yaşama elverişli olmadığını, sakat ve yaşlı hayvanlar için uygun olmadığı iletildiğinde “Biz onlara doğal yaşam alanı hazırladık” savunmasıyla karşılaştıklarını söylüyor.

Gönüllülerin artık barınma merkezine alınmama nedenini ise Morkan şöyle açıklıyor:

“Pazartesi akşamı bir köpeğimiz kafesin arasına sıkışmıştı. Bir arkadaşımız da onu oradan kurtarırken video çekmişti. Video salı günü paylaşılıyor, okul yönetimi de o an barınakta gönüllü var ve video o an çekiliyor sanıyor. Girip içeriyi arıyorlar ve daha sonrasında içeriden görüntü alıyoruz ve kamuoyuyla paylaşıyoruz diye barınağa gönüllü alınmasını istemiyorlar. Bunu yapmaları için ortada hiçbir resmi veya yazılı sebep de yok.”

Hayvanların ruh sağlığı da bozuldu 

Hayvanlar, ruhsal olarak da süreçten olumsuz etkilenmiş. Gönüllüler bazılarının tepkisizleşip herkesten korkar hale geldiğini, bazılarının ise sürekli ağladığını ve feryat ettiğini anlatıyor.

Yeni barınaktaki kapatıldıkları kafeslerden çıkmak için çırpındıklarını belirten Berkay Morkan, buradaki alanın çok kısıtlı olması sebebiyle hayvanların tuvalet ihtiyaçlarını da gereken şekilde gideremediklerini ; ancak barınak dışında yürüyüşe çıkarılmalarına izin verilmediğini söylüyor. Kendilerinin ısrarlı talepleri sonucu kafesten tuvalet ve hareket etme ihtiyaçları için çıkarılan köpeklerin de tekrar kafeslerine dönmek istemediklerini ve kaçmaya çalıştıklarını, zorlukla kafese konulabildiğini ifade etti.

BUPaws sosyal medyadan Boğaziçi Üniversitesi Yönetimine cevabını paylaştı

Boğaziçi Üniversitesi'nden de aşağıdaki açıklama yapıldı

Kamuoyuna şeffaflık!

Sosyal medyada yaşananları gören hayvanseverler olaya tepki gösterirken, üniversite yönetimine seslenerek, yeni barınağın kapılarını BUPaws'a, öğrencilere, gönüllülere açmalarını, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesini söylediler.

Editör: Araştırma Servisi

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık