21 Aralık 2024, Cumartesi

Spor Yazarlarından Beşiktaş Yorumları

Spor Yazarlarından Beşiktaş Yorumları

Sinan Vardar

Yazıklar Olsun 

Yine aynı Beşiktaş Antalyaspor karşısında sahadaydı. Maalesef günler hızla geçiyor ama hiçbir şey değişmiyor. Daha maçın başında ilk 5 dakikada yenilen bir gol, arkasından toparlanmaya çalışan ama sahaya bir türlü varlığını koyamayan bir takım izledik maalesef. Semih'in bireysel olarak bulduğu bir kaç pozisyon var ama tek başına Semih yetmez. VAR'dan penaltı verebiliyorsanız Cenk'in pozisyonda neden penaltı verilmediğini gerçekten merak ediyorum. Hakemler hakkında birşey söylemeyim diyorum ama nasıl hakem yapıyorlar bunları gerçekten anlamak güç. Topa müdahale için girilen bir pozisyonda nasıl bu kadar kolay sarı kart veriyorlar. Yoksa bütün gaye Beşiktaş'ın oyun hızını kesmek mi?

Beşiktaş ikinci yarının başında Muçi ile bulduğu gol sonrası tarafatarında istediği gibi oyunu rakip yarı sahaya yıkmayı başardı. Üst üste pozisyonlarda buldu ama maalesef istediği ikinci golü oyunun son dakikalarına kadar bulamadı. Maçın son dakikasında verilen penaltıyı sonrasında hemen iptal edenlere de söylenecek tek söz kaldı. Yazıklar olsun! İki konunun altını çizelim. Birincisi şimdi bana sorarsanız Joe Worrall'mı Tayyip Talha'mı diye ben Tayyip Talha derim. Nerde bu çocuk nereye kayboldu? İkinci de Antalyaspor defansının bel kemiği Veysel yine bütün toplarda varlığını gösterdi. 18 yaşında amatör kümeden Türk futboluna kazandırdığım Veysel yine takımın en iyisiydi. Oyunun en kilit ismi Veysel, pozisyonunu değiştirip Semih'in karşısında oynamaya başladığında Semih'in oyuna etkisini kesti.

Fotomaç

 

Bilal Meşe

Kartal Yerinde Yeller Esiyor

Büyük takım, daha 5. dakikada gol yer mi, eee adı Beşiktaş ise yer arkadaş, yer! Bünyamin’in attığı gol, reaksiyon gösterme, ayağa kalkma adına uyarıcıdır. Gelin görün ki Beşiktaş ilk yarıda bırakın ayağa kalkmayı, şöyle aman aman dişe dokunur bir pozisyon üretemedi.
Gelelim penaltı konusuna, yani farkı ikiye çıkaran gol. O nasıl penaltı arkadaş, VAR sen niye devreye giriyorsun, ama Cenk Tosun’un düşürüldüğü pozisyonda, bakıyorum ortalarda yoksun? Kartal’da 5 sakat, 3 sarı kart cezalısı vardı, buna karşın Santos’un sahaya sürdüğü ilk 11 fena değil görüntüsü verse de, ilk yarıyı  boş geçtiler! Tek  çırpınan, top ayağına geldiği zaman boğuşan Semih Kılıçsoy’u ayrı tutuyorum. Bir de cezalı Necip’i savunmada mumla aradık!
Santos her ne hikmetse devrede uyandı, Muleka’yı Amartey’in yerine sahaya sürdü, Kartal biraz vites yükseltti. 46’da Muçi farkı bire indirdi. Bakın iddia ediyorum, Muleka mevcut tabloda 11’in bankosudur, lamı cimi yok, hiç olmazsa, yürüyenlere inat, mücadele ediyor, boğuşuyor!
Nitekim, Kartal tüm hatlarıyla yüklendi, 78’de önce Muçi kaleyi yokladı, döndü. Ardından Aboubakar vurdu, savunmada geri geldi, son kez Muleka şansını denedi, gelin görün ki aynı anda gelişen üç pozisyon gole dönüşmedi. Uzatmada karambolde top Naldo’nun eline çarptı, VAR uyardı, hakem beyaz noktayı gösterdi. Rashica’nın ayağı kaydı, tek vuruş yapamadı, gol iptal oldu!
İşin özeti, Santos değil, feriştahını getirseniz Kartal’ın bu negatif tablosu değişmez! O koca takım gitmiş, yerinde yeller esiyor. Önüne gelen Kartal’ın pençesinden puanları kapıp, evine dönüyor!

Milliyet

 

Turgay Demir

ASU İmparatorluğu

İlk 45'te sahanın patronu Antalyaspor'du. Attıkları ilk gol şapka çıkarılacak bir organizasyondu. Penaltıya gelince gerçek anlamda bir komedi filmi izledik!.. Futbol oyun kurallarında çekip bırakma kusurlu hareket değildir!.. Savunmacı ısrarla çekip rakibi düşürüyorsa o başka! Dün yaşanan ilk dediğimiz normal oynattığınızda anlık bir çekme var ama siz o pozisyonu hakeme süper ağır çekim gösterirseniz sanki yedi gün, yedi gece çekilmiş gibi görür!.. Bundan çok daha net olan pozisyonda Galatasaray savunması Cenk'i yaka paça indirdiğinde VAR bile çağırmamıştı hatırlarsanız. Beşiktaşlılar alışık böyle kararlara yani şaşıracak bir şey yok. İkinci devrenin hemen başında Muçi'nin attığı gol normal bir Beşiktaş'ı şahlandırır ve Kartal oradan maçı çevirirdi. Ancak taraftarın kendi oyuncularını yuhalaması herkesin elini, ayağını dolaştırdı ve kimse sakin kalamadı. Bir çuval pozisyon heba oldu, son saniyedeki temdit penaltısı da eşine az rastlanır şekilde kaçtı.. Rashica topa iki ayağıyla dokunmuş olacak ki beraberlik şansı o şekilde heba oldu.


Beşiktaş yönetimi hangi sorunu nasıl ve ne kadar çözer bilemem ama saha içindeki sorunları çözmeleri pek mümkün olmayacak gibi... Bugün Aboubakar yuhalanıyorsa bu Samet Aybaba-Feyyaz Uçar ikilisinin eseridir. Madem kadro dışı bıraktınız şimdi neden sahada! Madem oynatacaktınız o zaman ne diye kadro dışı bıraktınız. Sakın bana "kararı Santos'a" bıraktık demeyin!.. 40 yıllık Beşiktaşlı, Rıza hocaya bırakmadığınız kararı Santos'a hangi gerekçeyle bıraktınız!.. Yabancı kontenjanından mı!? Uzun sözün kestirmesi; A yababa S antos Uçar İmparatorluğu yıkıldı...

Fotomaç

 

Güntekin Onay

Çılgın Bir Maçtı

Sezonun en çılgın maçı oldu. 7 gol, kalelere atılan toplam 37 şut, futbolun barındırdığı her türlü aksiyon dünkü maçta vardı. Bunda Kasımpaşa’nın sürekli rakip kaleyi düşünen oyun anlayışı da etkendi.

Süper Lig’in Fenerbahçe ve Galatasaray’dan sonra en çok gol atan 3’üncü takımı olan Kasımpaşa, İstanbulspor’dan sonra da en çok gol yiyen ekibi.

Yüksek tempoyla orta alanların çok hızlı ve kolay geçildiği maçta Galatasaray, kalesine en çok şut atılan 90 dakikayı oynadı. 20 şut atan Kasımpaşa, sarı kırmızılılara çok zor anlar yaşattı. Galatasaray son 10 dakika hariç oyunun kontrolünü bir türlü ele geçiremeyince sık sık geriye koşmak zorunda kaldı.

Bunda Davinson Sanchez’in yokluğu en önemli etkendi. Alan daraltamayan Galatasaray’ın takım boyunun uzaması Kasımpaşa’nın işine geldi. Her ne kadar fiziksel olarak tam hazır olmasa da tecrübesi ve pozisyon bilgisi ve vuruş tekniği ile Mauro İcardi, maçın kilidini açan oyuncu oldu.

37 yaşındaki Dries Mertens, sorumluluk aldı, attı, attırdı. Son bölümde Okan Buruk, rakibi 10 kişi kaldıktan sonra gereken riskleri alarak, elinde avucundaki tüm ofansif futbolcuları sahaya sürdü ve bunun da karşılığını aldı. Kasımpaşa, 80 dakikasını harika oynadığı bir maçı bireysel ve basit hatalarla kaybederken, Galatasaray, eksiklerle çıktığı ve oyun bakımından unutması gereken bir günde yıldızlarıyla olağanüstü bir galibiyet elde etti. Sözün özü: bize dün bu maçı izleten iki takıma da teşekkürler. Sezonun en fantastik maçıydı.

Hürriyet

 

Fatih Doğan

Şanssızlıkta Var

VAR'ın aylar sonra doğru kullanımını ve Santos'un her geçen gün kan kaybeden oyununu başlıktan-manşetten vermeyi düşünürken unutulmayacak şansız bir penaltı olayını yaşadık. Rashica'nın penaltıda destek ayağı kayınca sağ ayakla vuruşunda top sol ayağa temas etti. Bilerek yapmak istesen vurduramazsın? Binde bir olacak olan bir hadise.
VAR 3 kez devreye girdi. Üçü de doğruydu. İlki Beşiktaş'ın aleyhine penaltı kararıydı. Gedson formayı çekti. Rakip kendini attı ya da atmadı, o ayrı konu. Ancak Galatasaray maçında Cenk'in formasından çekilmesinde üç maymunu oynayan VAR ve başındaki Koray Gençerler'in kulağı çınlasın. Beşiktaş'ın 1.5 yıldır VAR'a isyan etmesi çok doğru. Gelelim oyuna... Gaziantep yenilgisi sonrası uyarılara rağmen Santos'un takımının beklentilerin gerisinde kaldığını söyleyelim. İlk 45 dakika Semih'in içeri çıkarsa gol şansının daha yüksek olacağı pozisyonda kendi vurmayı denemesi ön plana çıktı. 2-0 Beşiktaş'ın orta sahada iyi organize olamamasının faturası gibiydi.
İkinci yarı Beşiktaş daha hırslı ve istekliydi. Rakip üzerine daha fazla atak geliştirdi. 70-80 arası bir bölüm var ki Beşiktaş'ın oradan gol çıkarmaması büyük beceriksizlik. Özellikle 77'de Muçi, Aboubakar ve Muleka'nın üst üste şutları kaleciyi geçemedi. Maçın iyilerinden biri olması ve Rashica'nın iptal edilen penaltı golü Leite'nin de şansı olabilir.
Beşiktaş yönetimi, Türkiye Kupası yolunda radikal kararlar alamaz. Ama arada sırada Santos'u VAR'a götürmeli.

Sabah

 

Ali Ece

Yetmedi Yetmiyor

Beşiktaş haftalardır akan oyunda yani durmayan toplarda çok kabız oynuyor. Duran topları ise sanki en üst seviyesindeki Barcelona takımıymış gibi hiç önemsemeden kullanıyor. İşin aslı yine erkenden golü yiyen Beşiktaş ne akan oyunda reaksiyon verebildi ne de koca ilk yarı boyunca organize bir atak geliştirebildi. 45 dakika boyunca akan oyunda kabızlık devam ederken duran topları da hiç çalışmamış gibi kullandı. Gedson’un rakibin formasını çekmesinden sonra verilen penaltı Süper Lig’de benzer her pozisyonda veriliyor mu, çok tartışılır ama berbat oynanan bir ilk yarıda Gedson’un VAR döneminde bu riski alması tartışmasız bir saçmalık. Beşiktaş 11’inde zaten iki buçuk yetenekli oyuncu var: Onlardan Rashica ve Muçi ikinci yarı başında sahneye çıkıp skoru 2-1’e getirdiler.Bir de Semih var zaten artık pas verecek oyuncu bulamadığından mı yoksa o esnada pozisyonlarını beğenmediği takım arkadaşlarını pas vermeye değer bulmadığından mı bilinmez ama en azından Muçi ve Rashica’yı pasla bulmaya çalışsa tıka basa yetenek dolu şutlarını da verkaçlar sonrası daha rahat açılardan çekerek daha fazla gole çevirme şansını bulabilir. Tabii bunun bir sebebi de Beşiktaş’ın kenarda etkili dripling yapabilen başka bir oyuncusu olmadığı için Semih’in santrfordan çok kenar forvet olarak görevlendirilmesi olabilir. Öyle ya da böyle Beşiktaş kadrosunun muazzam bir kalite eksiği söz konusu. Misal Rashica da elle tutulur orta saha olmadığı için merkez orta sahaya çekildi. Orada da elinden geleni yaptı ama toplam kalite eksikliği Santos hocanın ilk yarıdaki yetersiz teknik direktörlük performansına eklenince 0-2’den dönüp galip gelmeye yetmedi.

Editör: Spor Servisi

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık