Spor yazarları Beşiktaş'ı değerlendirdi!

Beşiktaş'taki son gelişmeleri ve siyahbeyazlıların performansını değerlendiren spor yazarlar, önemli açıklamalarda bulundular. İşte sizler için derlediklerimiz...

Sinan Vardar - Erken uyarı (Fotomaç)

"Beşiktaş hazırlık kampından bu yana sürekli maça çıkıyor. Hakkını vermek gerekirse; hemen hemen aynı ilk onbir son 1 aydır, kavurucu sıcaklarda müthiş bir mücadele veriyor. Oyuncuları çok eleştirmek istemiyorum ama dünkü 90 dakika sezonun hemen başında derslerle doluydu. Şenol Hoca maçtan önce de söyledi; lige yeni çıkan Pendik geçen haftaki gibi kolay teslim olmak istemeyecekti. Özellikle Boca'dan transfer edilen Oscar Romero; Beşiktaş savunmasını ikinci yarıda çok zorladı. Oscar belli ki bu sezon ligimizde çok takımın canlarını yakar, gelecek sezon da üç büyükleri transfer yarışına sokar! Onur Bulut ve Muleka kanat organizasyonlarında zorlanınca Beşiktaş'ın en büyük silahı ister istemez duran toplar oldu. Hadziahmetovic'in adrese teslim ortasında Colley sürpriz bir gole imza atarak Beşiktaş'ı maçın hemen başında rahatlatan isim oldu. Ama sonrası saç baş yolduran sıkıntı veren dakikalar oldu. Özellikle de Salih'in ikinci yarıda kafa olarak maçtan kopması kaybedilen 2 puanın en önemli nedenlerinden biriydi. Muleka sezona çok iyi başladı ama dün dikkatimi çekti; çoğu zaman Aboubakar'ın koşu yollarını da kapattı. Sadece kötü oynamadı, Aboubakar'ı da bozdu.

Beşiktaş'ta dün sadece Gedson çabaladı durdu; o kadar! İkinci yarıda oyuna giren yeni tranfserler; Rebic, Rashica ve Chamberlain'in ise takımla bağlantıyı sağlayamamış oldukları her hallerinden belliydi. Beşiktaş'ın transfere ihtiyacı olduğu da görünen bir gerçek. Stoper ve golcü transferi olmazsa olmazı Beşiktaş'ın! Dün özellikle ikinci yarıdaki futbol ve kaybedilen iki puan hayal kırıklığı yaratmış olabilir ama enseyi karatmamak gerekir. Sakin olmak gerekir. Ligin başı ama vakit geç olmadan tedbirler ve dersler alınmalı."

Cem Dizdar - İzlerken sıkıldım ya oynayanlar? (Fanatik)

"Ligdeki takımlar arasındaki ‘güç farkı’ en çok da maç anlatan arkadaşlarımızın işine yarıyor! Golleri, ki çoğu ‘basit savunma hatası’, coşkuyla anlatabiliyorlar. Hatta hatayı bile ‘doğru’ diye görmemize yardım ediyorlar. Örneğin Masuaku soldan santrforunu gözleyerek orta yapmaya çalışıyor ancak o orta girişimi şuta dönüşüp direkten dönüyor. Ancak biz ortayı yapan oyuncunun sol ayağının ‘raket gibi’ olduğunu öğreniyoruz!.. Pendikspor lig seviyesinin hayli altında görünüyor. Buna rağmen golü atmış olsa bile Beşiktaş’ın maç boyu performansı nafile makamındaydı. Sahi ilk devre takımın golcüsü Aboubakar adını kaç kez duyduk? İkinci devre 60’a kadar Pendik’in öne çıkmasını izledi Beşiktaş. Hatta öne doğru tek hamle yapmadı demek yanlış olmaz. Sadece 58. dakikada bir pozisyon buldu. Onda da geçen sezon benzeri vuruşla yapmaması gerekeni yaptığı halde gol attığında ‘golcü vuruşu’ diye yere göğe konmayan Aboubakar daha kolay pozisyonu kaleciye nişanladı! Devamı da bu bölümden farklı değildi. Oynanamayan bir oyun. Tempo yok, pas bağı yok, bilgi yok, fikir yok… Peki ne var?

Sadece muazzam paralar kazanan tanıdık isimler, o kadar. Ve sonunda Beşiktaş’ın oynamaya niyeti de bilgisi de olmadığını gösterdiği maç, son dakika penaltısıyla berabere bitti. Olmadı ya, her şeye rağmen Beşiktaş kazansaydı sözleşmesinde prim yazanlar hak edişlerini alacaktı! Peki ya biz? Biz ne kazandık? Bir de şu konu var; Galatasaray tribünleri tıklım tıklım... Sahi yarısı boş olan Beşiktaş Maraton tribününün o halini nasıl açıklamak gerekiyor?"

Bilal Meşe - Yorgun Kartal’a fatura (Milliyet)

"Bu oyunda hiçbir takım ‘çantada keklik’ değildir, şartlar ne olursa olsun, rakibinizi ciddiye alacaksınız. Güneş hocamız bu işin içinde yoğrulmuş, o psikolojiyi çok iyi biliyor, yani rakibine hem saygı duyuyor, hem de ciddiye alıyor.
Gelin görün ki, evdeki hesap, bazen çarşıya uymuyor! İlk yarıda topla oynama yüzde 70 Kartal lehine, ama bu fark Colley’in kafayla attığı gol dışında, üretime yansımıyorsa, neye yarar ki? Haa 1-2 pozisyon var, ama kaleci izin vermedi.
Pendikspor malum, ligimizin yeni ekibi, iyi başlangıç yapamadı, Hatayspor’dan fark yedi. İlk yarıda savunmaya kapanan, oyunu kendi yarı alanında kabullenen Pendikspor, bırakın tehlike yaratmayı, Kartal’ın kalesine bile gelemedi!
Osman Özköylü’nün özellikle Oscar Romero’yu ikinci yarıda oyuna sürmesi, ve takımını ofansa döndürmesi yorgunluk belirtileri gösteren Kartal’ın karşısında avantaja dönüştürdü. Hatayspor’dan fark yiyen Pendikspor, güçlü rakibi Beşiktaş karşısında ikinci yarıdaki oyunuyla ‘asansör’ takım görüşünü terse çevirebilir görüntüsü verdi, şimdilik. Şunu biliyoruz ki, savunma anlayışıyla maça çıkmak, tehlikeli bir anlayıştır bunu da ilk yarıda gördük. Nitekim ikinci yarıda Kartal’a kafa tutan ve iyi bir direniş gösteren Pendikspor, 90+4’te beraberliği buldu. VAR’ın devreye girmesiyle kazanılan penaltı atışını Oscar Romero şık bir vuruşla gole çevirirken, konuk ekip güçlü rakibinin pençelerinden puan kapmayı başardı, kutlamak lazım.
Gelelim Beşiktaş’a, yahuu arkadaş yıllardır bu tip iş kazalarını hep yaşattı taraftarlarına, kadrolar, teknik adamlar da değişse fark etmiyor, sanırsınız ki ‘makus’ talihi Kartal’ın!
Bu oyunda biri buluyorsanız, ikiyi, hatta üçü bulacaksınız, bulamadığınız anda başınıza iş alırsınız, iş! Örnek dünkü maç, olacak iş mi bu? Velev ki, rakibin kapalı savunma kilidini açamıyorsanız, kalenizi sağlam tutacaksınız. Geldiğinden bu yana övgüler yağdırdığımız Masuaku’nun uzatma dakikalarında Thuram’ın indirmesini, ona yakıştıramadık!
Gelelim Şenol Güneş hocamızın oyuncu hamlelerine; şartlar ne olursa olsun Amir’i oyundan almam arkadaş. Orta sahanın beyni, savunmaya en çok destek veren, sıkışmış oyunu açan, asist yapan bir fotoğraftır. Yenileri kantara koyarsak, henüz hazır olmadıklarını gözlemledik. Rashica tamam, nokta atışı transfer, eyvallah. Ama hepsinin zamana gereksinimi var.
Puan kaybı yol kazası mı, değil mi, yorgunluk mu, yoksa konsantrasyon eksikliği mi, tartışılmaya açık! Futbol sahada oynanıyor, o alanda kazanılıyor, dünkü maç bunun tipin örneğidir!
Colley’in sayılmayan ikinci golü ve penaltı, ikisi de tartışmaya açık pozisyonlardır bence!"

Ali Ece - Kartal Pendik transferi bitiremedik! (Fanatik)

"Maçın başında Beşiktaş, Amir’in duran topundan Colley’nin kafasıyla öne geçince çok kişi farka gidebileceğini düşündü. İlk yarıda Beşiktaş rakibini ısırdı ama istediğini koparamadı. Gedson ilk yarıyı 22’de 22 isabetli pasla tamamlasa da önündekiler yeteri kadar kreatif değillerdi. Gedson bir kez daha birden fazla mevkide, hem 8 numara hem de Talisca mevkisinde oynamak zorunda kaldı. Onur Bulut çok çalışkan ama sadece kanattan doğal mevkisi ofansif bekteki gibi bindirip koşu atarak hücuma katkı verebiliyor. Muleka ise fena bir bitirici olmasa da ideal kanat forvet mevkisinin gerektirdirdiği diğer özellikleri yeterli değil. Pozisyonları bitirebiliyor ama geliştiremiyor, kendi golü atmıyorsa takımın gol atması için yeterli kreatif katkıyı veremiyor. Bu nedenlerden dolayı Beşiktaş öne geçtikten sonra beklendiği gibi farka gidemedi. Hatta Romero oyuna dahil olunca Pendikspor 2. yarıda oyunu bir ara dengeledi. 55’te Salih’in kritik müdahalesi olmasa skor 1-1’e bile gelebilirdi. Bunun üzerine Şenol Güneş önce hücumun kanatlarını sonra da merkez orta sahayı değiştirdi.

Değişiklikler kısa bir süre Beşiktaş’ın oyun üstünlüğünü geri almasını sağlasa da son bölümde Beşiktaş yine zorlandı. 90+4’te VAR’dan verilen penaltıda golü yedi ve taraftarın tüm yaz biriken doğal negatif enerjisi tribünlerden patladı: Yönetim istifa... Çünkü yönetim halen gerçeğin farkına varamadı: Rakipler kadro olarak bu kadar güçlenirken transferde bu kadar geç kalınmaz! Çocukken Kadıköy’den Kartal-Pendik minibüsüne binerdim, yol bir türlü bitmezdi, yönetimin bu yazki transferleri gibi!"

Turgay Demir - Doğradılar! (Fotomaç)

"Bir yardımcı düşünün, karşı taraftan atılan kornerde, çıplak gözle bakarak, topun tamamının dışarı çıktığını görebiliyor! Göz değil lazer ışını mübarek! Kitaba göre topun izdüşümü bile çizgi üzerinde ise çıkmış sayılmaz! Dahası, kitap, "emin değilsen oynat" diyor! Yani kural da bilmiyor bu yardımcı… İkinci skandal penaltıda yaşandı. Pendiksporlu oyuncu balıklama denize dalar gibi atıyor kendini, bildiğin tiyatro oynuyor… Hakemi aldatmaktan kart görmesi gerekirken o da ne!? Önce VAR çağırıyor, ardından hakem penaltı veriyor! Pes! Böyle hakemlerin olduğu bir ligin marka değerinden falan söz edilemez. Orta sahada bile verilmeyecek bir faulden penaltı üretmek, 70 metre uzaktan bakıp topun tamamının çıktığından emin olmak! Gerçekten saçmalık…

Hakemler böyle peki ya Beşiktaş! Maça inanılmaz durgun başladılar. Ağır çekim paslaşıp, yürüyerek oynadılar adeta… Yani bir hakem hatasına kurban gitmeye hazır durumdaydılar. Aboubakar yalnız kaldı, Muleka yarım elma, gönül alma oynar gibi yaptı, golü bulduktan sonra da aynı terane. Rashica, Rebic, Chamberlain girdikten sonra da değişen bir şey olmadı. Al-gülüm ver gülüm oynanan sıkıcı bir maç öncelikle iki büyük hakem hatasıyla çığırından çıktı. Pendikspor'a gelince, Oscar Romero girdi ve oyunun şeklini değiştirdi. Osman hoca bu oyuncuyu yanında oturtarak ne yapmaya çalıştı anlamadım. Not: G.Saray kazandığı bir maçtan sonra bile "Bizi ince ince doğradılar" diyerek hakemler üzerinde baskı kurmaya çalışırken, takım geçen sezondan beri testereyle doğranırken Beşiktaş yönetiminin kuzuların sessizliğini oynaması tarihi bir hatadır. Uyarması benden!"

Fatih Doğan - 2 puan gasp edildi!

"Beşiktaş kendi evinde Süper Lig'e yeni çıkmış, uyum sancıları yaşayan Pendikspor karşısında berabere kalarak kendi evinde iki puan kaybetti. 90 dakika sahada oyunu soğutmak için her türlü direnci gösteren Pendik, aradığı fırsatı 90+4'te Beşiktaş'ın vasat sol beki Masuaku'nun hatasıyla buldu.
Dün gece Dolmabahçe'de 3 konu var:
1- Beşiktaş'tan başlayalım. 12. dakikadaki Colley'in golünden sonra bu takım neredeyse 80 dakikada ne yaptı? 1-0'ın üzerine yattı. Hatay maçındaki performansını izleyenler için Pendik maçı beraberlik kabul edilebilir bir sonuç değil.
2- Masuaku'nun hareketi, VAR uyarısıyla penaltıya döndü. Bence pozisyon penaltıydı ve doğru karar verildi. Ancak ilginç olan ikinci yarıda Masuaku'nun korner atışında Colley'in kafa golü iptal edildi. Niye? Dışarıdan falan aldı diye. Ancak topun dışarı çıkıp içeri girdiğiyle ilgili herhangi bir veri, görüntü yok. Tam aksine taraftar çekiminde top direkt penaltı noktasına atılmış. Fizik kurallarına aykırı bir durum. VAR'ın, MHK'nin bu kararı açıklaması lazım… Eğer iptalin doğruluğunu ispat edemezlerse Beşiktaş'ın 2 puanı gasp edilmiştir.
3'üncüsü, bu kadar hazır olmayan, uyumsuz bir takımı sahaya sürmenin sonuçları acı olur. Takıma her geç katılan transfer eksiktir ve Rashica, Chamberlain, Rebic değişiklileri sonuç vermeyebilir. Ama asıl soru şu olmalı: "Pendik'i yenmek için yenilere ihtiyaç var mıdır? Tabi ki yok!"

Ergin Aslan - Sahaya şef lazım (Yeni Şafak)

"Beşiktaş, Süper Lig’in kendi adına açılış maçını Fatih Karagümrük’le yaptı. Teorik olarak Beşiktaş için başlayan lig, ilk yarıdaki görüntü itibariyle sahada başlamamıştı. Avrupa maçlarında görsel olarak iyi görünmeyen oyun skora gitme anlamında gayet iyiydi. Yalnız orada da takım oyunundan ziyade fiziki üstünlük ve bireysel beceriler ön plana çıkmıştı. Karagümrük maçı ilk yarı itibariyle çok vasat bir görüntü vardı sahada. En ilginç olanı ise, tıpkı Avrupa maçlarında olduğu gibi yeni transferlerin sahada olmamasıydı. Bir transfer süreci düşünün ki, geçen yılın Şubat-Mart aylarından beri takımın eksiklikleri belliyken, bütün yazı da neredeyse boş geçirmek. İsimler geldi gelmesine de, ciddi para verilen Onana, büyük uğraşlarla alınan Amartey ve takma geç katılan Rebic kulübede. Normal şartlarda Muleka ve Onur ikilisini kanat forvet olarak Süper Lig’de hangi takıma koyarsınız. 4 büyüklerden hatta Adana Demirspor ve Başakşehir’de de normal şartlarda bunu yapmazsınız. Stoper almışsınız ancak Necip ilk 11’de başlıyor. Bu, Necip’in yetersizliği anlamında değil, yeni alınan ismin o bölge için soru işareti olmasıyla alakalı. Beşiktaş’ta çok bariz görülen bir şey var; kreatif bir oyun kurucu, topu orta sahada ya da biraz daha geride aldığında kafasını kaldırıp takımı sağ, sol ya da merkezden atağa kaldıracak bir isme... Bu boşluk bariz belliyken, orta saha için alınan ya da alınması gündemdeki isimlerin hiç biri bu vasıflara haiz değil. İkinci yarı etkili oldu Beşiktaş, ancak ben bardağın boş tarafını yazayım. Karagümrük maçını kazanmak, 3 puanla başlamak, kazanma alışkanlığı elbette güzel. Ancak eksikleri doğru görüp telafi etmezseniz uzun vadede sıkıntı yaşarsınız. Maç kazanılmasa dahi puan anlamında telafisi olurdu. Henüz ligin başı. Ancak transfer dönemi kapandığında oyunun ya da oyuncunun telafisi olmaz. Ekim-Kasım ayarı geldiğinde bir anda hedeflerin uzağında kalırsınız. O zaman kulüp de radikal değişiklikler olur olmasına da neye yarar? İş işten geçtikten sonra ‘ah vah’ fayda etmez. Mevcut kadro yapısıyla bütün yük teknik direktör Şenol Güneş’in sırtında görünüyor. Dar kumaştan bol gömlek dikmesi beklenecek. O da rakiplerin kadro yapılarını düşünürsen çok kolay görünmüyor. O yüzden Karagümrük maçındaki filmin ilk yarısının uzun metraj olmaması için ne yapılacaksa bugünden tezi yok yapılmalı."

Güntekin Onay - Yürüyerek oynarsan maç kazanamazsın (Hürriyet)

"24 günde 6. resmi maçını oynayan Beşiktaş’ta inanılmaz bir yorgunluk ve tükenmişlik vardı.

Beşiktaş, 24 günde 6’ıncı resmi maçını oynamanın sıkıntısını dün çok ciddi bir şekilde yaşadı. Siyah beyazlılarda inanılmaz bir yorgunluk ve tükenmişlik vardı. Pendikspor gibi mütevazı bir ekip karşısında adeta yürüyerek top oynayan Beşiktaş, golü de bir duran toptan Colley ile buldu. Geçen hafta Karagümrük karşısında da ilk 45 dakika sahada adeta yürüyerek oynayan siyah beyazlılar, perşembe günü de Neftçi maçında oyuncu değişikliklerine kadar sahada üretkenlikten ve dinamizmden çok uzaktı.

KADRO DERiNLiĞi YETERSiZ

Bunun nedeni kadro derinliğinin olmaması ve bu yoğun maç takviminde hep aynı futbolcularla oynayan Beşiktaş’ın aşırı yıpranmasıydı. Yeni transferlerin hiçbiri fiziksel olarak hazır değil. Oyuna girdikten sonra katkı yamadılar.

BAZILARININ ALTERNATiFi YOK

Günümüz futbolu artık fiziksel güç ve dayanıklılığa yönelik. Biraz düşüş yaşayınca sahada istediklerinizi yapmanız mümkün değil. Dün maçın 1-1 bitmesinden ziyade 1-1’e geliş şekli Beşiktaş açısından düşündürücü. Kadroda bazı oyuncuların alternatifleri yok. Orta alan rotasyonu dar. Bu sıcak havalarda yoğun maç takvimini bu kadroyla kaldıramadıkları da ortada.

GERÇEKLERLE YÜZLEŞMELi

‘İlk maçında Hatayspor karşısında hezimete uğrayan Pendikspor’u nasıl olsa yeneriz’ duygusu da futboldaki en tehlikeli realitelerden biri. Beşiktaş, dün bu gerçekle yüzleşmek zorunda kaldı. Bakalım bu şok beraberlikten siyah beyazlılar dersler çıkarabilecek mi?"