Gazi Osman Paşa'nın yalısı Beşiktaş'ta bulundu

İstanbul Beşiktaş’taki eski Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin otoparkında İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından yapılan kazılarda Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa için 1879’da yapılan yalının kalıntıları ortaya çıkarıldı. Rekonstrüksiyon (yeniden yapım) ile binayı ayağa kaldırmak mümkün. Ancak bu pahalı bir yöntem olacağı için son sözü 3 No’lu Koruma Kurulu söyleyecek.

İstanbul Beşiktaş’taki Osmanpaşa Mektebi Sokak’ta bulunan eski Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin otoparkında, 61 pafta 575 ada 25 parselde geçen yıl başlatılan arkeolojik kazılarda İstanbul tarihi için önemli kalıntılara rastlandı. Bahçeşehir Üniversitesi ek bina inşaatı sırasında ortaya çıkan kalıntılar, İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından bilimsel çalışmalarla derinleştirildi. Kazı sonucunda alanda 1879’da Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa için inşa edilen yalının kalıntılarına rastlandı.

Kurula rapor gitti

Haremlik ve selamlık olarak iki yapıdan oluşan tarihi yalının harem bölümüne ait kalıntıların tespit edildiği, zemin kat kagir yapı kalıntıları, harem arkasındaki hamama ait mimari yapı parçaları bulundu. Giriş katın merdiven yapıları, 19’uncu yüzyıla öncesine ait olduğu düşünülen mozaik döşeme, yoğun çini parçaları ve yine 19’uncu yüzyıl öncesine ait damgalı tuğlalar tespit edildi. Ortaya çıkarılan Gazi Osman Paşa yalı kalıntılarının yarıdan fazla kısmı önceki yıllarda bitişik parselde yapılan inşaat çalışmaları sırasında ortadan kaldırılmış. Günümüze ulaşan yalı kalıntılarının bir kısmı da 1954’te yalı yıkıldıktan sonra inşa edilen Toprak Mahsulleri Ofisi inşaatı sırasında büyük tahribata uğramış. İstanbul Arkeoloji Müzesi kazı raporu 3 No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’na gönderildi. Bahçeşehir Üniversitesi de kurula müracaat ederek kalıntıların korunabileceği bir proje hazırladı.

Örnek olabilir

Bu projeye göre “Bahçeşehir Üniversitesi ek bina inşa çalışmları esnasında açığa çıkarılan kalıntıların koruma kurulunun uygun bulduğu kısımların, üniversite inşaa çalışması esnasında zarar görmemesi adına yerinden taşınması ve çalışmalar tamamlandıktan sonra yeniden açığa çıkarıldığı konuma taşınarak sergilenmesi, kalıntının sergilendiği katın sergi salonu, kültür mekânı, kütüphane ya da müze olması, İstanbul kent arkeolojisi ve kültürü için örnek bir çalışma olarak kent kültür yaşamına katkı sunacaktır. Bu tür çalışmaların başarılı örnekleri ülkemizde ve bazı Avrupa ülkelerinde mevcuttur” deniliyor. Tarihi yalı yeniden ihya mı edilecek yoksa üniversite yönetiminin istediği projeye göre kalıntılar korunacak mı? Son sözü İstanbul 3 No’lu Koruma Kurulu söyleyecek.