18 Aralık 2024, Çarşamba

Rusya Ukrayna Savaşı'nda neler yaşanıyor?..

Rusya Ukrayna Savaşı'nda neler yaşanıyor?..

Rusya Ukrayna arasındaki “soğuk” ilişki yakın tarihte ilk kez 2014 yılında savaşın eşiğine geldi. Rusya'nın Mart 2014’te Kırım’ı ilhak etmesiyle yükselen tansiyon, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'da yer alan Luhansk ve Donetsk Halk Cumhuriyetlerini bağımsız devletler olarak tanıdığını açıklamasıyla doruğa çıktı. Rusya ile Ukrayna arasında savaş 24 Şubat 2022 tarihinde sabaha karşı yerel saatle 05:50’de Donbas’a askeri harekatla başladı.

Edinilen bilgilere göre; uzun yıllar Sovyetler Birliği bünyesinde yer alan bir cumhuriyet olan Ukrayna, 1991 yılında bağımsızlığını ilan etti ancak buna rağmen Ukrayna'yı Rusya yanlısı hükümetler yönetti. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy birlikte Ukrayna’nın yüzünü batıya dönmesi, Putin tarafından hoş karşılanmadı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Donbas’ta Rusya yanlısı Donetsk ve Lugansk’ın bağımsızlığını tanımasıyla beraber tüm dünyanın gözü bu bölgeye döndü.

RUSYA UKRAYNA SAVAŞI SEBEBİ NEDİR, NASIL BAŞLADI?

Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan gerilimlerin tarihçesi aslında Orta Çağa'a kadar gidiyor. Kriz dolu ancak ortak geçmiş nedeniyle Putin iki ülkeyi sık sık “tek halk” olarak nitelendiriyor.

1991 yılında Sovyet Birliği ardından Rusya, Ukrayna ve Belarus Bağımsız Devletler Topluluğu'nu kurdu. Rusya'nın bu birlik ile amacı hem nufüzunu devam ettirmek hem de ucuz doğal gaz arzı yoluyla ülkeleri yeniden kendisine bağlayabilmekti. Fakat Belarus, Moskova ile yakın bir ittifak kurarken, Ukrayna yönünü giderek Batı'ya doğru çevirdi.

İki ülke arasında “soğuk” ilişki 2014 yılında kritik eşiğe geldi. Ukrayna'da yaşanan otorite boşluğundan yararlanan Rusya Mart 2014'te Kırım'ı ilhak etti. Ukrayna'nın doğusundaki, Rusya sınırındaki Donetsk'te de Rusya'dan destek alan Rus yanlısı ayrılıkçılarla Ukrayna ordusu arasında da çatışmalar yaşandı. Konumu Avrupa ile Rusya arasında olan Ukrayna'da yaşayan vatandaşlar da Rus ve Batı yanlıları olarak kutuplara bölündü.

PUTİN, DONETSK VE LUHANSK’I TANIDI

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, barış görüşmelerini fiilen sona erdirerek, Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk ve Luhansk’ın “bağımsız ülkeler olarak tanınma” talebini kabul ettiklerini açıkladı.

Donetsk ve Luhansk’ta Rusya destekli isyancılar, 2014 yılından beri Ukrayna birlikleriyle savaşıyordu.

Putin, iki bölgeye de barış gücü göndermeye karar verdi.

Moskova resmi olarak Donetsk ve Lugansk’ın bağımsızlığını bugüne kadar tanımamıştı. Rusya yönetimi, bölgedeki ayrılıkçıları Ukrayna’ya karşı elini güçlendirmek amacıyla destekliyordu.

Aynı zamanda Donbas birçok Rus için tarihsel açıdan Kırım kadar önemli önemli bir yer olarak görülmüyor.

Moskova aynı zamanda Ukrayna’yı NATO’yla arasında bir tampon bölge olarak görüyor. Rus yetkililer, son krizde sık sık Ukrayna’nın NATO’ya katılımına karşı çıkarak NATO’nun Doğu Avrupa’daki genişlemesinin durdurulmasını talep ediyor.

Rusya daha önce Gürcistan’dan tek taraflı bağımsızlık ilan eden Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanımıştı. Rusya, Donbas’ta da ayrılıkçıların bağımsızlığını tanıyarak Gürcistan’da olduğu gibi Ukrayna’nın doğusunda da uzun vadeli bir askeri varlığa sahip olabilir.

RUSYA UKRAYNA SAVAŞINDA SON GERİLİM

Rusya’nın Ukrayna sınırlarına asker yığmaya başlaması, Batılı ülkelerin “Rusya Ukrayna’yı işgal edecek” iddiasına yol açtı. Rusya bu iddiayı reddetse de NATO’nun Doğu Avrupa’daki genişleme faaliyetleri durmazsa askeri seçeneği değerlendireceğini açıkladı.

NATO’nun Ukrayna krizi nedeniyle bölgeye asker ve silah sevkiyatını yoğunlaştırması bölgede tansiyonu hızla tırmandırdı. Krizin çözümüne ilişkin diplomatik çabalarda da somut bir ilerleme sağlanamadı.

Ukrayna’nın doğusunda son günlerde çatışmaların yeniden yükselişe geçmesi de krizi iyice derinleştirdi. Ölümlere yol açan karşılıklı top atışları sürerken Ukrayna hükümeti ve Donbas’taki Rus ayrılıkçılar birbirlerini ateşkesi ihlal etmekle suçladı.

24 Şubat 2022’de Rusya, sabaha karşı yerel saatle 05:50'de Donbas'a askeri harekat için düğmeye bastı. Sabaha karşı ulusa sesleniş konuşması yapan Putin, Ukrayna'ya operasyon düzenlendiğini duyurdu.

Konuşmasında bunun bir işgal olmadığını fakat “özel askeri operasyon” olduğunu dile getiren Putin, Ukrayna'dan kaynaklı olduğunu ifade ettiği tehditler karşısında Rusya'nın kendisini savunacağını ifade etti.

Rusya Devlet Başkanı Putin konuşmasında, “Ukrayna ile Rusya'nın çatışması kaçınılmaz, burada sorulması gereken soru ne zaman olacağıdır. NATO'nun genişlemesi ve Ukrayna topraklarını kullanması kabul edilemez. Rusya ordusunun operasyonunun amacı insanları korumaktır. Şartlar, Rusya'yı harekete geçmeye zorladı” ifadesini kullandı.

RUSYA VE UKRAYNA DIŞİŞLERİ BAKANLARI ANTALYA'DA BİR ARAYA GELDİ

Türkiye'nin ara buluculuğu ile Antalya'da gerçekleştirilen Rusya-Türkiye-Ukrayna üçlü dışişleri bakanları toplantısında kritik zirvenin hemen öncesinde Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba ve Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile ayrı ayrı görüştü.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun ev sahipliğinde bir araya geldi. Ancak diplomatik çevrelerin de öngördüğü şekilde, toplantıdan iki ülke arasındaki sorunun çözümüne yol açacak ya da kapsamlı bir ateşkesi doğuracak bir sonuç çıkmadı.

Sabah saatlerinde Antalya'nın turistik Belek bölgesindeki Regnum Karya Otel'de geniş güvenlik önlemlerinin altında gerçekleşen toplantı öncesi Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Ukraynalı ve Rus meslektaşlarıyla ayrı ayrı görüştü.

Toplantı daha sonra üçlü formatta devam etti. Yaklaşık 1,5 saat süren toplantının ardından üç bakan sırayla basının karşısına geçtiler ve görüşmelerle ilgili görüşlerini paylaştılar.

PUTİN ERDOĞAN'A ZELENSKİY'LE GÖRÜŞEBİLECEĞİNİ SÖYLEDİ

BBC'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında yapılan görüşme hakkında edindiği bilgilere göre, Putin, Ukrayna'nın doğusundaki ayrılıkçı bölgelerin de Kırım gibi Rusya'ya katılmasını istiyor.

Putin, bu görüşmede, Zelenskiy ile yüz yüze görüşebileceğini de ifade etti.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Putin'in Erdoğan'a dile getirdiği bir kısım talebin "üzerinde anlaşılabilir" nitelikte olduğunu aktardı. Bunlar arasında, Ukrayna'nın tarafsızlığını garanti etmesi, NATO'ya üye olmayacağını açıklaması gibi daha önce dile getirilen talepler bulunuyor. Putin'in ülkenin "Nazi düşüncesinden arındırılması" olarak adlandırdığı bir madde anlaşma talepleri arasında yer alıyor. Türk tarafı Nazizm'in kınanması gibi kolay bir yolla bu talebin aşılabileceği görüşünde.

 

Ukrayna'da Rusça'nın kullanımının koruma altına alınması da "karşılanabilir" talepler arasında gösteriliyor. Ancak Simpson bu maddeler arasında daha tartışmalı talepler olduğunu da aktarıyor. Kalın'ın aktardığına göre, Rusya'nın bu noktada talepleri arasında Donbas'ın ve Kırım'ın statüsü de yer alıyor. Putin bu bölgelerin "Rus olduğu" görüşünü savunuyor. Simpson bu noktada Kalın'ın detaya girmediğini ancak Kremlin'in Donbas'tan vazgeçilmesini talep edeceğinin düşünüldüğünü aktarıyor. İbrahim Kalın, "Putin'in, bu konuların ancak Zelenskiy ile yüz yüze konuşarak çözülebileceğini" söylediğini de aktarıyor. Türk tarafına göre, bir anlaşmaya varılabilmesi için daha birkaç hafta geçmesi gerekebilir.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İSTANBU VE ANKARA'YI ÖNERDİ

Ukrayna Devlet Başkanın Volodimir Zelenskiy böyle bir görüşmeye hazır olduğunu belirtmişti. Cumhurbaşkanlığı'ndan görüşmeye ilişkin yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iki lideri İstanbul veya Ankara'da bir araya getirmeyi teklif etti.

Aynı açıklamada, Erdoğan'ın Putin'e "bazı konular üzerinde uzlaşıya varmanın liderler düzeyinde görüşmeler gerektirebileceğini" ifade ettiği aktarıldı.

SEKİZ SORUDA RUSYA'NIN UKRAYNA'YI İŞGALİNDE SON DURUM

Rusya'nın Ukrayna'yı işgali, son yıllarda eşi benzeri görülmemiş tehlike ve endişelere neden oldu. Bir nükleer gücün, komşusunu işgal etmek için bir saldırı savaşı başlatması uzun zamandır görülmemiş bir durumdu. Bazı uzmanlar bunu İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük kriz olarak yorumladı.

Bütün bunlar, işgalin etkisi ve yaşanabileceklerle ilgili pek çok soruya yol açtı. BBC Türkçe'den edinilen bilgilere göre; en çok merak edilen sorular ve yanıtları.

Kuşatma altındaki kentlere neden havadan yardım gönderilemiyor?

Mariupol kentindeki insani koridor girişimleri sonuçsuz kaldı. Fakat Ukrayna hava sahasını kontrol edemiyor. Pek çok hava limanı hem havadan hem karadan Rusya'nın saldırısına uğradı. Ülkenin büyük bir kısmı, böylesi bir yardım uçuşu yapmak için tehlikeli. Ukrayna'ya giden yardımlar, Batı sınırındaki ülkelerden karayoluyla gönderiliyor. Rus saldırılarından henüz etkilenmemiş olan Lviv gibi ülkenin Batısındaki kentler, insani yardım için bir insani yardım dağıtım merkezine dönüşmüş durumda. Ukrayna'nın batı komşuları, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana görülmemiş boyuttaki bu kriz için özel acil durum operasyonları başlattı. Her savaşta veya felakette, müdahaleyi kaynaklar ve erişim imkanları belirler. Şu an kuşatma altındaki kentlere gönderilen yardım malzemeleri olsa da Rus topçu atışları nedeniyle bu kentlere yaklaşamıyorlar. Rus devlet medyası ise Rusya'nın işgal ettiği yerlerde dağıttığı yardımları gösteriyor.

Birleşmiş Milletler Ukrayna'ya birlik gönderebilir mi?

Birleşmiş Milletler'in birlik gönderebilmesi için öncelikle onay alması gerekiyor. Bu onay süreci ise genellikle BM Güvenlik Konseyi'nden geçiyor. Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi olması, böylesi bir onayı imkansız kılıyor. Rusya komşusunu işgal ettiğini bile reddederek bunun Rusya'yı tehditlerden korumak için yapılan "özel bir askeri operasyon" olduğunu öne sürüyor. Ukrayna defalarca uçuşa yasak bölge çağrısı yapsa da bu talep net bir şekilde reddedildi. Batılı ülkeler bunun Rusya ile savaşa yol açacağını biliyor. Uçuşa yasak bölge Rusya'nın uçaklarını düşürme zorunluluğuyla kalmaz, yerdeki Rus birliklerine de saldırılar gerektirebilir.

Ukrayna'dan kaçmak isteyenler için neden daha fazla tren gönderilmiyor?

Trenlerin büyük bir kısmı savaşa rağmen zamanında kalkıyor. Fakat Kiev'in batısındaki Irpin gibi bazı yerlerde raylar hasar gördüğü için seferler yapılamıyor.

Putin Kiev'i yıkma pahasına ele geçirmeyi göze alır mı?

Putin net bir şekilde sabırsız. Rusya'nın bu çatışmada yeni bir evreye girdiği görülüyor. Obüsler, roketatarlar, İHA'lar ve füzelerini Ukrayna'nın kentlerine iyice yaklaştırdılar. Bunlara başkent Kiev de dahil. Belki de Rusya'nın bir kenti ele geçirmek için yapabileceği savaşlara önceki örneklerden bakabiliriz. Bunlar Çeçenistan'daki Grozni ve Suriye'deki Halep. Sokak sokak ilerleyen çatışmalar kentlerin büyük bir kısmını yok etti. Putin Kiev'e bunu yapar mı? Kestirmek zor. Kiev tarihi bir kent. Moskova daha yokken Kiev Rus İmparatorluğu'nun başkentiydi. Kiev'i yıkarsa bu Rusya'da da hoş karşılanmaz. Fakat Putin'in Ukrayna'yı dize getirmek için her şeyi yapabileceğini düşünüyor. Kendi yanında fakat harabeye dönmüş bir Ukrayna'yı, AB ve NATO'ya üye bir Ukrayna'ya tercih edecektir.

Rusya ve NATO arasında büyük bir savaş çıkabilir mi?

Bu imkansız değil ve NATO'nun Ukrayna'ya asker göndermemesinin ardında da bu neden yatıyor. Rusya lideri Vladimir Putin "Ukrayna'daki özel askeri operasyonuna" müdahale edecek ülkelerin "tarihlerinde görülmemiş ciddiyette sonuçlarla karşılaşacağını" söyledi. Pek çok kişi bunun nükleer silahların kullanımına bir atıf olduğunu düşünüyor. Putin'in söyleminin ne kadar ciddi olduğu tartışılır olsa da son dönemdeki öngörülemez davranışları, Batı'daki pek çok kişinin Putin'in nükleer düğmeye basmasından endişe etmesine yol açıyor. 

Putin ise sadece Ukrayna'nın doğusundaki Rusça konuşan halkı korumak için Ukrayna'ya girdiklerini söylüyor. Fakat kimse oyun planının ne olduğundan emin değil. Ukrayna'yı ele geçirmek istemediğini söylüyor. Fakat daha önce de Ukrayna'yı işgal etmek istemediğini söylemişti. Bugüne kadar yazdıkları ve söylediklerinden, NATO'yu Rusya'ya büyük bir tehdit olarak gördüğünü ve Doğu Avrupa'daki yapısını değiştirmek istediğini anlıyoruz. 1997'den itibaren NATO'ya Ukrayna, Belarus ve Rusya'ya komşu pek çok ülke katıldı. Rusya'nın bu ülkelere saldırması durumunda NATO yanıt verme yükümlülüğüne sahip. Rus güçleri batıya ilerledikçe, bilinçli olarak veya kazara NATO ülkelerine atış yapma ihtimali artacak.

Rusya kimyasal silah kullanırsa NATO devreye girer mi?

Bu soru bütün NATO üyelerinin aklından geçiyordur. Fakat ittifaktaki ülkeler silah ve mühimmat yardımı dışında bu çatışmaya çekilmek istemiyor. NATO'nun en temel prensibi kolektif savunma. Bir üyeye yapılan saldırı, tüm üyelere yapılmış kabul ediliyor. Fakat ülkelerin sınırları dışında bu durum geçerli değil. Rusya başka bir ülkeyi işgal etme planı olmadığını söylese de NATO üyeleri bu tehdidin devam ettiğini düşünüyor.

Rusya Ukrayna'nın tamamını işgal ederse NATO nasıl tepki verebilir?

Bu NATO için bir felaket senaryosu. NATO'nun bölgedeki asker sayısı artırılsa da ittifak Rusya ile çatışmaya girmek istemiyor. Kiev'in ülkenin tamamını kaybetmektense Rusya'ya bazı tavizler verebileceği, çatışmaların durması için topraklarının bir kısmından feragat edebileceğini düşünenler var.  Fakat bu senaryonun gerçekleşmesi zor gözüküyor çünkü Kiev böylesi bir pazarlığa girmek istemiyor. Dahası bunun, Putin'e cesaret verebileceğini düşünenler de var. Ne olursa olsun, çoğu analist Rusya'nın Ukrayna'ya uzun vadede hükmetmekte zorlanacağını düşünüyor.

Rusya'nın motivasyonu ne?

Putin Ukrayna'nın doğusundaki Rusça konuşan halkın Kiev hükümeti tarafından "soykırıma" uğradığını söylüyor. Fakat buna dair bir kanıt yok. Ukrayna'nın doğusundaki topraklarının bir kısmından feragat etmesini istiyor. Bunlara 2014'te ilhak ettiği Kırım da dahil. Ayrıca Ukrayna'nın NATO'ya katılma isteğinden vazgeçmesini talep ediyor. Daha da fazlasını istiyor olabilir mi? Belki. NATO'yu ve 1997'den itibaren bu ittifaka katılan eski Sovyet ülkelerini bir tehdit olarak gördüğünü biliyoruz. Moskova daha önce de NATO'nun yapısında değişikler talep etti. Almanya'nın ülkesindeki Amerikan nükleer silahlarını ABD'ye geri göndermesini talep etti. Bazı analistler Putin'in Sovyetler Birliği'ni farklı bir şekilde canlandırmak istediğini düşünüyor. SSCB'nin dağılmasının onda büyük bir üzüntü yarattığını biliyoruz.

RUSYA UKRAYNA SAVAŞINDA SON DURUM NE?

Rusya'nın Ukrayna işgalinin 23'üncü gününde de bölgeden kan donduran haberler geliyor. Harkiv'deki Barabashovo pazarın saatler sonra bir kez daha hedef aldığı açıklandı. Saldırının hedefi bu sefer kurtarma ekipleri oldu. ABD Başkanı Biden bugün Çinli mevkidaşı Şi ile kritik bir görüşme gerçekleştirecek. Rusya Devlet Başkanı Putin ise Ukrayna'yı müzakereleri geciktirmekle suçladı.

Rusya Devlet başkanı Putin'in emri ile 24 Şubat sabahı başlayan savaş son sürat devam ediyor. Son dönemde sivilleri hedef almakla suçlanan Rusya, Harkiv kentindeki Barabashovo pazarına bomba yağdırdı. Saldırı sonrası çıkan yangın saatlerce söndürülemedi ve çevredeki evlere sıçradı. Ukrayna Rus ordusunun aynı bölgeyi bir kez daha hedef aldığını ve bir kurtarma görevlisinin saldırı neticesinde hayatını kaybettiğini duyurdu. Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden'in Çinli mevkidaşı Xi Jinping ile görüşeceğini duyurdu. Kritik görüşmenin TSİ 16'da yapılacağı açıklandı.

İŞTE SON 24 SAATTE BÖLGEDEKİ GELİŞMELER

Ukrayna'nın Mariupol kentinde vurulan tiyatro binasının enkazından şu ana dek 130 kişinin kurtarıldığı açıklandı. Ukrayna İnsan Hakları Komiseri Lyudmyla Denisova, kurtarma çalışmalarının devam ettiğini ve binanın bodrum katında hala 1300 kişinin bulunduğunu belirtti.

Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Rus ve Belarus diplomatlarının ve hükümet personelinin bugünden itibaren Avrupa Parlamentosu binalarına girmesinin yasaklandığını söyledi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Rusya'ya karşı 5 binden fazla yaptırım uygulandı. Bu, İran ve Kuzey Kore'ye uygulanan kısıtlamaları gölgede bırakan bir rekor" dedi. Rusya'nın diğer ülkelerin Ukrayna'ya silah tedarik etmesine izin vermeyeceğini söyleyen Lavrov, Rus birliklerin Ukrayna'ya gelen herhangi bir silah sevkiyatını hedefi alabileceğini vurguladı.

ÇİN'DEN KRİTİK GÖRÜŞME ÖNCESİ AÇIKLAMA

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zhao Lijian, ABD Başkanı Joe Biden ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in telefon görüşmesi öncesi yaptığı açıklamasında, “ABD askeri, Ukrayna’ya yardım göndererek barış getiremez” dedi.

Ukrayna Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, savaşın başlamasından bu yana 14 bin 200 Rus askerinin öldürüldüğü belirtildi.

PUTİN'DEN UKRAYNA İDDİASI

Rusya Devlet Başkanı Putin'in Alman mevkidaşı Scholz ile görüşmesinin ardından Kremlin'den bir açıklama geldi. Açıklamada Putin'in Moskova'nın 'çözüm' aramaya hazır olduğunun altını çizdiği ve Ukrayna'nın müzakereleri geciktirmeye çalıştığını vurguladığının altı çizildi.

LAVROV'DAN NET MESAJ: AMAÇ GÜVENLİK GARANTİLERİ ELDE ETMEK

Lavrov, 'Hedef, Ukrayna topraklarından böyle bir tehdidin gelmemesi için Ukrayna'yı askerden arındırmak ve ayrıca Ukrayna, Rusya ve tüm Avrupa ülkeleri için bölünmez ortak güvenlik ilkesine dayalı güvenlik garantileri elde etmektir' ifadelerini kullandı.

Rusya ordusunun Ukrayna'nın Harkiv kentine düzenlediği hava saldırısında bir Üniversite binası ile çevredeki binalarda büyük hasar meydana geldiği açıklandı. Saldırıda 1 kişi hayatını kaybetti, 11 kişi yaralandı.

RT'NİN İNGİLTERE'DEKİ YAYIN LİSANSI İPTAL EDİLDİ

İngiltere'deki yayın denetleme ve düzenleme kurumu Ofcom, Kremlin destekli Rus yayıncı Russia Today'in yayın lisansını derhal geçerli olacak şekilde iptal etti. 

Ofcom'un açıklamasında"Russia Today'in lisans sahibi ANO TV Novosti'nin, İngiltere'de yayın lisansı sahibi olmasını uygun görmediğiniz için bu kararı aldık" denildi.

Russia Today'den yapılan açıklamadaysa, "Ofcom, İngiliz hükümetinin bir aracından başka bir şey olmadığını gösterdi" denildi.

Kanal geçtiğimiz günlerde, Avrupa Birliği'nin koyduğu yasak nedeniyle İngiltere'deki yayın platformlarından kalkmıştı.

Rusya yine sivil yerleşim yerlerini hedef aldı. Bölgedeki CNN Türk Muhabiri Mücahit Topçu Kiev'de saldırıda 1 sivilin yaşamını kaybettiğini 4 kişinin de yaralandığını açıkladı. Topçu saldırı sonrası izlenimlerini aktardığı açıklamasında "Bugün daha önce görülmemiş bir güvenlik önlemi aldığını görüyoruz. Polisler bizi binaya yaklaştırmıyor. Az önce Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko bölgeye geldi. Burada çalışmalarını sürdürüyor. Podil bölgesine yapılan roketli saldırı 4-5 binayı da etkilemiş durumda. Vatandaşlar saldırı sonrası evlerini temizlemeye, eşyalarını korumaya çalışıyor. İnsanların kırılan camlar yerine naylon poşetler kullanarak soğuktan korunmaya çalıştığı görülüyor." ifadelerini kullandı.

RUSYA'DAN SINIRA YAKIN BÖLGEYE SALDIRI

Rus hava kuvvetleri bugün sabah saatlerinde Polonya sınırına yakın Lviv kentinde uluslararası havalimanının yakınlarını vurdu. Saldırının ardından gökyüzüne yükselen dumanlar şehrin bir çok noktasından görüldü.

Avustralya, Rus milyarderler Oleg Deripaska ve Viktor Vekselberg ile 11 Rus banka ve devlet kurumunu yaptırım listesine ekledi.

Avustralya Dışişleri Bakanı Marise Payne, yaptığı açıklamada, Rusya Merkez Bankası’nı da yaptırımlar listesine ekleyerek devlet tahvili ihraç eden bütün kurumların yaptırım listesine alınmış olduğunu belirtti.

Japonya da 15 Rus ve dokuz kuruma daha yaptırım kararı aldı.

Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden'in Çinli mevkidaşı Xi Jinping ile TSİ 16.00'da görüşeceğini duyrudu.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Biden'ın görüşmede Çin Devlet Başkanı Şi'ye "Rusya'ya askeri destek vermesi durumunda bunun karşılığı olacağı" uyarısında bulunacağını söyledi.

Kanada, Rus işgalinden kaçan Ukraynalılara üç yıla kadar geçici oturma izni verecek. AFP'ye göre, Ukraynalı mülteciler aynı anda çalışma izni için de başvurabilecekler.

RUSYA AYNI BÖLGEYE İKİNCİ DEFA SALDIRDI

Ukrayna'nın kamu yayın kuruluşu Suspilne'ye göre, Rus bombardımanı Harkiv kentindeki Barabashovo pazarında yangına neden oldu.

Haberde 'Beş saat içinde yangın neredeyse tüm bölgeyi sardı ve yakındaki evlere de sıçradı' denildi. Acil durum çalışanları yangını söndürürken, Rus birlikleri yeniden füzelerle pazarı hedef aldı. Saldırı sonucu bir kurtarma görevlisi hayatını kaybetti.

Mariupol tiyatrosundaki kurtarma çalışmaları 'sürekli bombardıman' ile engellendi. Mariupol belediye meclisi, kurtarma ekiplerinin Tiyatroaki enkazı temizlemeye devam ettiğini ve 'sürekli bombardımana' rağmen hayatta kalanları aramaya devam ettiğini açıkladı.

Ukraynalı mültecileri Polonya’nın Przemysl kasabasından Finlandiya’ya götürmekte olan Silt 22 isimli yardım kuruluşunun kiraladığı otobüs Litvanya’nın Letonya sınırına yakın Raubonysta ile Skilinpamusista kasabaları arasında trafik levhasına çarptıktan sonra yoldan çıkarak devrildi. Otobüste bulunan kadın ve çocuklardan oluşan 53 mülteciden 12’si hafif şekilde yaralandı. Yaralılar çevredeki hastanelere kaldırılırken, kalan yolcular ise Salociai Kültür Merkezine götürüldü.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock ve Almanya Savunma Bakanı Lambrecht ile bir araya geldi. Stoltenberg, yaptığı açıklamada, "Avrupa güvenliği için tehlikeli bir an ile karşı karşıya olduğumuz için Alman liderliği önemlidir. Putin'in Ukrayna'daki acımasız savaşı devam ediyor. Ancak Ukrayna halkının cesareti ve silahlı kuvvetleri tüm dünya için bir ilham kaynağı oldu. Meşru müdafaa haklarını destekliyoruz" dedi.

ABD Başkanı Joe Biden, St. Patrick Günü etkinliğinde yaptığı konuşmada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i bu kez de "haydut” ve “katil bir diktatör” olarak nitelendirdi. ABD Savunma Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, Rusya'nın 24 Şubat'tan bu yana Ukrayna hedeflerine 1000'den fazla füze attığını öne sürdü.

Rus kuvvetlerinin saldırısı sonrası Kiev'in İprin bölgesi yakınlarındaki bir depoda büyük yangın çıktı.

Editör: Haber Merkezi

Haber Yorumları

Habere Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yükleniyor
yukarı çık