Kanal İstanbul’daki plan değişikliğine dava!

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İstanbul Başakşehir'deki  12 milyon 491 bin 873 metrekarelik askeri alanı  “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun” kapsamında 10 Nisan 2023 tarihinde rezerv yapı yani yeni konut alanı ilan etmişti.

SÖZCÜ'den edinilen bilgilere göre; Bakanlık 28 Nisan'da İstanbul'un anayasası kabul edilen 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı'nı delerek dev arazinin “askeri alan” fonksiyonunu, “Kentsel Gelişme Alanı” ve “Kentsel- Bölgesel Yeşil ve Spor Alanı” olarak değiştirip konut imarına açmıştı.

Eski kışla arazisine 6 milyon metrekarelik konut inşaatı yapılmasının önünü açan planlara Mimarlar Odası'ndan itiraz geldi.

“KANAL İSTANBUL REZERV YAPI ALANINDA KALIYOR”

Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Esin Köymen, plan değişikliği yapılan askeri alanın, Kanal İstanbul rezerv yapı alanı sınırları içinde kaldığına dikkat çekerek değişiklik ile bölgedeki su bendi ve açık dere yataklarının yeşil alan olarak ayrıldığını ve geri kalan alanın tamamının kentsel gelişme alanı olarak yapılaşmaya açıldığını söyledi.

143 BİN DEĞİL 350 BİN NÜFUS GELECEK

Planda yapılan nüfus hesabının doğru olmadığını belirten Köymen “Bu hesabı Kanal İstanbul projesinde de yapmışlardı.

Kişi başına verilen metrekare ile nüfus hesabı yapılarak gelecek nüfustan çok daha azını gösterdiler.

Kişi başına 45 metrekare inşaat alanı belirlediler. Yaklaşık olarak hesapladıkları nüfus 143 bin kişi. Ama gerçekte bu nüfusun 350 bine yaklaşacağını görüyoruz” dedi.

“DAVA AÇACAĞIZ”

Bölgede kalmış tek yeşil alanın, askeri alan boşaltıldı diye yapılaşma riski ile karşı karşıya bırakılmasına tepki gösteren Köymen, şöyle konuştu:

*İstanbul'a yeniden ilave nüfus çekilmeye çalışılıyor. Kanal İstanbul projesinde her iki yakada 500'er bin kişi nüfus planladılar. Bunun çok daha fazla olduğunu biliyoruz. O zaman bile askeri alanlar, nüfus projeksiyonunun içinde yer almamıştı.

Şimdi bu alanlarda tek tek yapılan değişiklikler ile yeniden nüfus artışı planladıklarını görüyoruz. Bizler Kanal İstanbul projesine yaptığımız itirazlarda; nüfusun arttırılmaması için önlem alınması gerektiğini, İstanbul'un kuzeyinin, açık yeşil alanların, askeri alanların kamunun sosyal donatı ihtiyacı için ayrılması gerektiği belirtmiştik.

Burada da yüzde 99'undan daha fazlası kamuya ait olan 12 milyon 500 bin metrekarelik alanın özelleştirilmesi ve rezerv yapı alanı adı altında yapılaşmaya açılması kabul edilebilir değil. Gerekli çalışmaları yaptıktan sonra dava açma hakkımızı kullanacağız.