Kanal İstanbul, Erdoğan’ın rant, çıkar projesi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kanal İstanbul Projesi’nin devlet projesi değil, Erdoğan’ın rant, çıkar projesi olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bu projenin yapılacağı yok. Ekonomide yaşanan büyük acıları, dramları, işsizliği göstermemek için siyaset kurumu tartışmasın diye Kanal İstanbul’u ortaya attılar. Birisi buraya gelip kanal yapmaya kalkarsa CHP’nin iktidar olduğu dönemde bir kuruş para vermem. Devletleri ‘çılgın’ adamlar yönetirse, o devletlerin geleceği için felaket hazır demektir” dedi.

Her şeyi perişan ettiler

Erdoğan’a iç ve dış politikada, ekonomide işlerin nasıl gittiğini anlatacak kimsenin kalmadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Her şeyi perişan ettiler, liyakati bitirdiler” dedi. Türkiye’de 8 milyonu aşkın kişinin 673 liranın altında geliri olduğunu, milyonlarca kişinin çöp konteynırlarından geçindiğini belirten Kılıçdaroğlu, “17 yılın sonunda geldiğimiz nokta bu” ifadelerini kullandı. Tank Palet Fabrikası’nın “0 lirayla” Katar Ordusu’na 25 yıllığına verildiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Ethem Sancak ‘kira ödemiyoruz’ diyor. Düşünün, bir ülkenin cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişi yalan söylüyor, Ethem Sancak doğruyu söylüyor” dedi. Bir ülke kendi silah fabrikasını yabancı bir orduya peşkeş çekerse bunun adı vatana ihanettir. Bari bir lira al” ifadelerini kullandı. Mal varlığı tartışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, “Hesabını veremediğiniz bir mal varlığına sahipseniz, egemen güçlerin tutsağı olursunuz. Bir daha söyleyeyim, belki Saray’daki dinlemiş olur” dedi.

İran-ABD geriliminin, Ortadoğu’da vekalet savaşlarının geldiğini noktayı gösterdiğini ve Ortadoğu’nun vekalet savaşlarından kurtarılması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, aktif olması gereken ülkelerin Türkiye ve İran olması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin dış politikasının 180 derece değişmesi gerektiğini, dış politikadaki yanlışın, dış politikasın kişisel çıkar üzerine inşa edilmesiyle başladığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Suriye’ye girildi ne oldu? Faturayı kim ödedi? Erdoğan gerekirse 40 milyor dolar daha öderiz diyor. 40 milyar doları cebinden mi ödüyorsun? Mısır’la niye kavga ettik? Doğu Akdeniz’e gemi gönderdik ne oldu? Libya ile anlaşma yapalım dediler, destek verdik. Keşke zamanında yapsaydınız dedik” dedi. 

Bunların hepsinin eli kanlı

Kaddafi’nin Erdoğan’a 2012’de 250 bin dolar ödül verdiğini ve Erdoğan’ın bu parayı insan hakları konusunda çalışan derneklere bağış olarak vereceğini söylediğini belirten Kılıçdaroğlu, “250 bin doları hangi derneğe bağış olarak verdi? Vermedi. 250 bin doları aldı ve bağışlamadı” ifadelerini kullandı. Libya’ya asker gönderilmesini eleştiren Kılıçdaroğlu, “Fizan çöllerinde bizim askerimizin ne işi var? Bizim askerimizin kanının Libya çöllerinde dökülmesini istemem” dedi. Libya farklı güçlerin gönderileceği iddialarını değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Kim o başkaları. Bir sürü iddia var. Üç aşağı beş yukarı kimlerin gönderileceğini de biliyorum. O güçlerin finansmanını kim sağlıyor? O zaman niye asker gönderiyoruz? Suriye’de ÖSO var. Bunların hepsinin eli kanlı. Bunların bir kısmını gönderdiler” ifadelerini kullandı. 

Nerede dünya lideri?

Erdoğan’ın, Libya Ulusal Uzlaşı Hükümeti ile Hafter arasındaki arabulucuk tekliflerini eleştirdiğini, Putin geldiğinde Birleşmiş Milletler’e arabulucuk teklif edildiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Benim dediğim noktaya niye geldin? Putin’den ders alıyorsun, Putin’in dediklerini tekrar ediyorsun. Devlet yönetmesini bilmiyorlar” dedi. Ege adalarının işgal altında olduğunu ve Yunan askerlerinin bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Nerede bu milli kahraman? Nerede bu dünya lideri. Erdoğan, Türkiye’ye Mavi Vatan’ı kaybettirecek olan tek kişidir” ifadelerini kullandı.

Gariban içeride

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, FETÖ’nün siyasi ayağının ortaya çıkarılmasına yönelik konuşan Kılıçdaroğlu, “Bahçeli doğru söylüyor. FETÖ’nün siyasi ayağı açıklanmadı. Ama bir şey daha var. FETÖ borsasını herkesin bilmesi lazım. Garibanlar içeride kaldı, sırtı kalın olanlar, sırtını Erdoğan ya da ailesine dayandıranlar veya arkasında siyasi güç olanlar hapse bile girmedi” ifadelerini kullandı. Harp Okulu öğrencilerini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Harp Okulu öğrencilerinin ne günahı var? Komutanları emir verir; çık der çıkarlar, yat der yatarlar. Harp okulu öğrencilerine müebbet verdiler. Vereceksen, o emri o öğrenciye verene vereceksin. FETÖ ile mücadele AK Parti'nin dünya görüşü çerçevesinde oluyor” dedi.

Önerge versinler

FETÖ’nün siyesi ayağının belli olduğunu, AKP’nin yöneticileri olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Bunu bilmeyen mi var? Kim devlette önemli bir yere gelmek istiyorsa Pensilvanya’ya gidip hicazet alıyordu, Ankara’ya geliyordu. Bahçeli’ye açık ve net bir çağrım var. Samimiyse Bahçeli, FETÖ’nün siyasi ayağını ortaya çıkarmak için Meclis araştırma önergesi versinler biz de destek verelim. FETÖ’nün baklavacı, sanayici, ayakkabıcı ayağını buldular, siyasi ayağı var. Kim, 17-25’ten sonra FETÖ’nün ayağına gazeteci gönderdi gel barışalım diye. Komisyon, Fehmi Koru’yu dinleyecektir” ifadelerini kullandı. FETÖ’nün siyasi ayağını ortaya çıkarmak istemediklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Adil Öksüz’ün Türkiye’den kaçışı ve bağlantıları hakkında elimizde bilgiler var ama belge yok. Söyleyeceğim yalan diyecekler o yüzden açıklamayacağım. Ama hepsini biliyoruz” dedi.

Devlet içinde paralel yapılanma var

Devlet içinde pararel yapılanmayı AKP’nin yaptığını ve paralel yapılanmanın halen olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “2 dışişleri bakanı var. Biri Saray’da biri dışişleri bakanı. 2 YÖK Başkanı var. Biri YÖK Başkanı biri Saray’da. Saray ayrı telden çalıyor, bakanlık ayrı telden. Hangi bakanın ne yetkisi var. Hiçbir bakanın yetkisi yok” ifadelerini kullandı. 

Damada bak

FETÖ davalarında sulandırma olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Emin Çölaşan’dan FETÖ’cü mü olur? Sözcü Gazetesi’nden FETÖ’cü mü olur? Bir yalan söylediler. Burak Akbay FETÖ’cülerin okulunda okumuş ya da yurtlarında kalmış diye. Eğer öyleyse senin damada bak. Damadı getirmişsin, hazineyi emanet etmişsin, FETÖ’nün okullarında okumuş. Sen kalkmışsın Burak Akbay’ı, Emin Çölaşan’ı suçluyorsun” ifadelerini kullandı. Bugünkü Meclis’in yetkisi olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “AK Parti ve MHP sıralarına düşünün. 19 Mayıs hareketleri gibi Erdoğan’dan gelen talimat eli eller kalkar, eller iner. Tek doğru var, Erdoğan’ın söylediği” dedi. 

Sağ sol kavgaları bir kenara bırakılmalı

Türkiye’de sağ sol kavgalarının bir kenara bırakılması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “21. yüzyılın Türkiyesinde şu noktadayız: demokrasiden yana olanlar, otoriter rejimden yana olanlar. Demokrasiden yana olanlar belki de Türkiye tarihinde ilk kez bütün tarafların katılımıyla herkesin kabul ettiği bir anayasayı yapacaklardır” ifadelerini kullandı.