Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avusturya Başbakanı Karl Nehammer ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından, ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu. Edinilen bilgilere göre; Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avusturya'dan 22 yıl aradan sonra şansölye düzeyinde gerçekleştirilen ziyaretin tarihî bir nitelik taşıdığını söyledi.
Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen ve Avusturya Başbakanı Nehammer ile tesis ettikleri samimi diyaloğun Türkiye-Avusturya ilişkilerinde yeni bir dönemin açılmasını sağladığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilişkileri daha da geliştirme konusunda ortak iradeye sahip olduklarını vurguladı.
Görüşmelerde, bu çerçevede üst düzey ziyaretlerin devam ettirilmesinin önemine değindiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Ekim'de yaşanan terör saldırısı sonrası, Avusturya Başbakanı Nehammer'in terörü kınayan ve Türkiye'ye destek beyan eden açıklamaları için teşekkür etti.
“TERÖRLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI İŞ BİRLİĞİ VE ORTAK İRADE ŞARTTIR”
“Terörle mücadelede uluslararası iş birliği ve ortak irade şarttır. Avusturya'dan bu minvalde daha yakın iş birliği bekliyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avusturya Başbakanı Nehammer’in Gazi Meclis'i ziyaret ederek, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı terör tehdidinin ciddiyetine bizzat şahit olduğunu belirtti.
“Düzensiz göçle mücadelede ülkemizin öncü konumu ve bunun Avrupa'nın güvenliğine sunduğu katkılar herkesin malumudur” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İçişleri Bakanlarımız da ikili görüşmelerinde hem bu alandaki iş birliğini hem de terörle mücadeleyi ele aldılar. Ekonomik ve ticari ilişkilerimiz olumlu bir seyir izliyor. Bu yıl 4 milyar doları aşmasını beklediğimiz ikili ticaret hacmimizi 5 milyar dolara çıkarma hedefi üzerinde durduk. Mevcut potansiyelimizin bu rakama da kısa sürede ulaşmamızı temin edeceğine inanıyorum. Avusturya'nın Türkiye'ye yaptığı doğrudan yatırımlar 11 milyar dolara yaklaşmıştır. Türkiye'nin de Avusturya'daki doğrudan yatırımları 716 milyon dolardır. Sayın Şansölye'nin bugünkü iş formuna katılarak iş insanlarımızla doğrudan temas sağlaması da güzel bir teşvik unsurudur.”
“GERİLİMİ TIRMANDIRACAK ADIMLARDAN İMTİNA EDİLMELİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Avusturya'nın ilişkilerinin köklü geçmişe sahip olduğunu anımsatarak, gelecek sene Türkiye ile Avusturya arasındaki dostluk anlaşmasının 100'üncü, iş gücü anlaşmasının ise 60'ıncı yıl dönümünün idrak edileceğini, bu anlamda, yıl dönümlerinin layıkıyla anılması için gereken çalışmaları müştereken gerçekleştireceklerini söyledi.
Avusturya Başbakanı Nehammer ile görüşmelerinde Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkileri hakkında da görüş alışverişinde bulunduklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birlikte münasebetlerimizi ilerletme noktasında samimi olduğumuz, ülkemizin iradesini teyit ettiğimiz malumdur. Ancak aynı yaklaşımı Avrupa Birliği tarafında göremiyoruz. Avrupa'nın bütünleşmesi ancak Türkiye'nin Birliğe tam üyeliğiyle tamamlanacaktır. Bu noktada tam üyelik dışındaki hiçbir alternatifi kabul etmeyeceğimizi özellikle vurguladım" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avusturya Başbakanı Nehammer ile Orta Doğu ve Rusya-Ukrayna savaşındaki gelişmeleri de ele aldıklarını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Orta Doğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulması ile mümkündür. 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğe haiz, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu konuda geç kaldığımız her gün maalesef bölgemiz çatışma, kan ve gözyaşı girdabından kurtulamayacaktır. Bölgede gerilimi tırmandıracak, daha fazla kan akmasına yol açacak, sorunları daha da derinleştirecek her türlü adımdan imtina edilmesi şart.”
Bu amaçla telefonda görüştüğü Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, Lübnan Başbakanı Necip Mikati ve Malezya Başbakanı Enver İbrahim ile bölgedeki son durumu ve gelişmeleri ele aldıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün de Rusya Federasyonu Başkanı Sayın Putin ile görüşme yapacağım. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ile görüşmem olacak. Bu görüşmeleri Körfez ülkeleri dâhil genişleterek, geliştirerek devam ettireceğiz" diye konuştu.
“TÜRKİYE, GERİLİMİN DÜŞÜRÜLMESİ İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPACAKTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Adil bir barışın kaybedeni olmaz düsturuyla bölgede etkili tüm aktörleri barışın tesisi için sorumluluk almaya çağırıyoruz. Ateşe benzin dökmenin, hele hele sivilleri ve sivil yerleşim yerlerini hedef almanın kimseye bir faydası olmaz. Gazzeli kardeşlerimiz iki gündür çok ağır bombardımana maruz kalıyor. Gazze halkının yaşadığı trajedinin hafifletilmesi ve insani yardımların bölgeye ulaştırılması noktasında da çalışmalarımız sürüyor. Türkiye, çatışmaların bir an önce durması ve gerilimin düşürülmesi için elinden geleni yapacaktır.”
Ukrayna'da savaşın sonlandırılması için diplomasinin ve müzakerelerin öneminin altını çizdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karadeniz Tahıl Girişimi'nin yeniden canlandırılmasına yönelik bugüne kadarki çalışmalarımıza dair bilgiler verdik. İkili ve bölgesel konular hakkındaki iş birliğimizin önemini ve yakın diyaloğu sürdürme konusundaki kararlılığımızı karşılıklı olarak vurguladık” dedi.
Bugünkü görüşmelerin Türkiye, Avusturya ve bölge için hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyareti için Avusturya Başbakanı Nehammer'e teşekkür etti.
“HANİ İNSAN HAKLARI?”
İsrail ile Filistin arasındaki çatışmaya değinerek bölgeye ilişkin kararlar verirken adil olunması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Özellikle burada olaya sadece Hamas olarak bakarsak bu adil olmaz. Hamas'ın kaybı nedir? İsrail'in kaybı nedir? Buna baktığımız zaman ortada ciddi bir kayıp sadece Hamas'ın benim son aldığım bilgiler 750 civarında ölü, iki bin civarında yaralı var. Bugünkü rakamları henüz alamadım. Ama bunun karşılığında İsrail tarafında da yine ölümler, yaralılar vesaire var. Fakat buraya nasıl geldik, bu bir günde mi oldu? Yıllardır bu işin ne yazık ki bir bedeli oldu ve yıllardır buralarda sürekli olarak bu ölümlerle karşı karşıya kalındı. Bakın şu anda Gazze'ye su verilmiyor. Hani insan hakları? Elektrik yok, verilmiyor. Hani insan hakları? İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde siz suyu kesemezsiniz. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde elektriği kesemezsiniz. Şu anda düşünebiliyor musunuz, Gazze'de acaba hastaneler ne durumda? Çalışıyor mu? Maalesef. Ama acımasızca ibadethaneler, hastaneler, hepsi vuruluyor. Bunlar yapılırken kimse bir şey söylemiyor.”
“AMERİKA'NIN UÇAK GEMİSİNİN İSRAİL'DE NE İŞİ VAR?”
Amerika'nın İsrail'e bir uçak gemisi gönderdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Amerika'nın uçak gemisinin İsrail'de ne işi var, ne yapmaya geliyor? Buraya gelen uçak gemisinin etrafında bütün botlarıyla, uçak gemisindeki uçaklarıyla ne yapacak? Orada bütün Gazze'yi, etrafını vurarak, indirerek çok ciddi katliamlara adım atacak. Şu anda ben burada bir şeyi açıklamak zorundayım. Suriye'de bugün 20'nin üzerinde Amerika'nın üssü var. Suriye'de Amerika'nın üslerinin ne işi var? Bu üslerle ne yapılıyor, 23 üs, bütün bunları da bir değerlendirmek gerekmiyor mu?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama Türkiye'nin bir insansız hava aracını ne yazık ki Amerika düşürüyor. İnsansız hava aracını Amerika düşürürken bu Türkiye şu anda NATO'da Amerika'nın ortağı değil mi? Beraber değil mi? Bunu neyle izah edeceğiz? Bunu neyle değerlendireceğiz? İşimize geldiği zaman ortak, işimize geldiği zaman bütün terör örgütlerini maalesef Amerika şu anda eğitiyor, yetiştiriyor, silahlandırıyor ve bunlarla da maalesef yine Suriye'de olsun, bu bölgede olsun, Orta Doğu'da olsun, buraları kan gölüne dönüştürüyor. Bunları da görelim ve 'Daha Adil Bir Dünya Mümkün' kitabımı ben zaten değerli dostuma da hediye ettim. Bu adil dünyayı kurmamız lazım. Başka çaremiz yok.”
“ENDİŞEMİZ BÜYÜK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avusturyalı gazetecinin, “Sayın Cumhurbaşkanı kriz bölgesinden birçok kişiyle, liderle görüştüğünüzü söylediniz. Tabii ki bu çatışmanın yayılmasını hiç kimse istemiyor. Bunu siz de dile getirdiniz. Siz tabii ki çaba gösteriyorsunuz, aracılık yapma konusunda. Buradaki çatışma endişesi ne kadar büyük? Yani yayılma tehlikesi ne kadar büyük?” sorusunu şöyle cevapladı: “Doğrusu bu endişemiz bizim çok şu anda büyük durumda. Yani bir haftada, 15 günde bu işin biteceği kanaatinde değilim. Onun için de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Onun için bölge liderleriyle olsun, dünya liderleriyle olsun, bu görüşmelerimizi yapıyoruz ve bu görüşmeleri yapmak suretiyle de acaba nasıl arabuluculuk yaparız, acaba bu savaşı nasıl durdururuz, bunun gayreti içerisindeyiz. Temennimiz o ki bir an önce bu savaşı durduralım ve bölge sükûnete suhulete yeniden kavuşsun.”
AVUSTURYA BAŞBAKANI NEHAMMER: “TÜRKİYE İLE YOĞUN BİR EKONOMİK İŞ BİRLİĞİ YAPMAK İSTİYORUZ”
Avusturya Başbakanı Karl Nehammer de konuşmasında, iki ülkenin ilişkilerini ileri bir boyuta taşıyabileceğini belirtti.
“Biz, Türkiye ile yoğun bir ekonomik iş birliği yapmak istiyoruz, buna çok büyük önem atfediyoruz” diyen Avusturya Başbakanı Nehammer, Türkiye’nin, Avusturya için her açıdan güvenilir bir ortak olduğunu dile getirdi.
Avusturya Başbakanı Nehammer, Türkiye ile Avusturya arasında bir dostluk antlaşmasının olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti: “Bugün gördüğüm çok önemli bir şey var, çok etkilendiğim bir şey var. O da Avusturya ile Türkiye arasındaki ekonomik iş birliği potansiyeli. Ekonomi bakanınız bugün beni çok etkiledi. Türkiye'deki sanayinin yaratıcılığı ve araştırmada gittiği ileri nokta konusunda beni çok şaşırttı bakanınız. Elektrikli arabalar artık üretilmektedir, gerçek yenilikçi, ileriye dönük bir teknoloji ve bu da bizi bağlıyor. Kanaatimce gerçekten büyük potansiyeller var.”
Avusturya Başbakanı Nehammer, görüşmede insan kaçakçılığı ve sınırların korunması gibi konuların ele alındığına işaret ederek Avusturya'nın bu meselelerle ilgili fonları destekleyeceğini söyledi.
6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Avusturya'nın yardımda bulunduğunu belirten Avusturya Başbakanı Nehammer, “(Avusturya) En kısa zamanda askerlerini göndererek yardımcı olmaya çalıştı” ifadelerini kullandı.
Avusturya Başbakanı Nehammer, iki ülke arasındaki ticarette 5 milyar dolarlık hedefin daha da üstüne geçme niyetinde olduklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Rusya-Ukrayna savaşındaki çabalarından dolayı teşekkür eden Avusturya Başbakanı Nehammer, “(Cumhurbaşkanı Erdoğan) Savaşın bitmesi için elinden geleni yapıyor” dedi.
Türkiye'nin güvenlik politikaları konusunda gücünü gösterdiğini söyleyen Avusturya Başbakanı Nehammer, Ankara'da 1 Ekim'de gerçekleştirilen terör saldırısına da işaret ederek iki ülkenin terör örgütleri bertaraf edilmesi konusunda da iş birliğine sahip olduğunu bildirdi.
Avusturya Başbakanı Nehammer, Hamas'ın saldırılarını kınadıklarını belirterek, olayların daha fazla yayılmasının engellenmesi için her şeyin yapılması gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a kitap hediyesi için teşekkür eden Avusturya Başbakanı Nehammer, terörsüz bir dünya dileğinde bulundu.
Ortak basın toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avusturya Başbakanı Nehammer onuruna Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde akşam yemeği verdi.
“BAŞKENTİ DOĞU KUDÜS OLAN BİR FİLİSTİN DEVLETİ’NİN HAYATA GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR”
Avusturya Başbakanı Nehammer ile Orta Doğu’daki ve Rusya-Ukrayna savaşındaki gelişmeleri ele aldıklarını da ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Orta Doğu’ya kalıcı barışın gelebilmesi ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkündür. 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin Devleti’nin hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu konuda geç kaldığımız her gün, maalesef, bölgemiz çatışma, kan ve gözyaşı girdabından kurtulamayacaktır. Bölgede gerilimi tırmandıracak, daha fazla kan akmasına yol açacak, sorunları daha da derinleştirecek her türlü adımdan imtina edilmesi şarttır” dedi.
Editör: Haber Merkezi
Haber Yorumları
Yorum Yazın
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.