UNESCO'dan flaş iklim değişikliği açıklaması: 2050’de buzul kalmayacak
İklim değişikliği nedeniyle dünya genelindeki bazı buzulların 2050'ye kadar yok olacağı bildirildi.
Birleşmiş Milletler Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) “Dünya Mirası Buzullar” adlı bir rapor yayımladı. SÖZCÜ'nün aktardıklarına göre; uydu verilerinin incelenmesiyle hazırlanan raporda, iklim değişikliğinin başlangıcı kabul edilen buzulların erimesi ele alındı.
Raporda, UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde yer alan 50 alanda 18 bin 600 buzul olduğu, bunların üçte birinin 30 yıl içinde kaçınılmaz biçimde yok olacağı ifade edildi.
Buzulların, insanların iklim değişikliğiyle mücadelesine bağlı olmadan eriyeceğine dikkati çekilen raporda, Afrika, Avrupa ve Amerika’daki bazı buzullardan iz kalmayacağı belirtildi.
Raporda, Tanzanya’daki Afrika’nın en yüksek dağı Kilimanjaro, İsviçre Alpleri, İtalya’daki Dolomit ve ABD’deki Yellowstone Ulusal Parkı ile Yosemite Ulusal Parkı’ndaki buzulların da 2050’ye kadar eriyecek buzullar arasında olduğu kaydedildi.
İskenderiye sular altında kalacak
Mısır merkezli “El Ahram” gazetesinde yer alan haberde, ülkedeki en büyük limana sahip İskenderiye’nin yükselen deniz sularının altında kalabileceği uyarısı yapıldı.
Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) verilerine dikkat çekilen haberde, İskenderiye’nin 2050 itibariyle üçte birinin su altında kalacağı belirtildi.
Buna göre 6 milyonluk şehirden 1 milyon 500 bin kişinin göç etmek zorunda kalabileceği, şehirdeki antik eserlerin ve tarihi zenginliğin de büyük bir tehditle karşı karşıya olduğu aktarıldı.
Haberde, İskenderiye’nin deniz kıyısının her yıl 3 milimetre yükseldiği vurgulanırken, gelecek 30 yıl içerisinde Akdeniz’in sularının bir metre kadar yükselebileceği kaydedildi.
İklim uzmanlarının deniz seviyesindeki bu artış nedeniyle Nil Deltası’nın etrafındaki verimli toprakların üçte birinin de kullanılamaz hale gelmesini öngördüğü ifade edildi.
Küresel iklim krizi Afrika’yı yerle bir etti
Dünyanın en az karbon salımı yapan bölge olmasına rağmen iklim değişiminden en fazla etkilenen kıtada seller batıdan doğuya, kuzeyden güneye pek çok ülkede hayatı olumsuz etkiledi.
Can kayıplarının yanı sıra büyük çapta maddi hasarla karşılaşan ülkeler, yeterli altyapı yatırımları olmamasından ötürü yerinden olan yüz binlerce kişiye yardım ulaştırmaya çalışıyor.
Kıtanın doğusu ve güneyinde bazı bölgeler aşırı kuraklıkla mücadele ederken batı ve orta bölgeler, şiddetli yağışların yol açtığı sel felaketleriyle yüz yüze geldi.
Madagaskar ve Mozambik, diğer ülkelerden farklı olarak yıl içinde çok sayıda kasırgadan etkilenirken Tunus ve Cezayir gibi Kuzey Afrika ülkeleri ise orman yangınlarıyla boğuştu.
Dünya Meteoroloji Örgütü’nün verilerine göre, 2021’de Afrika kıtası 1910’lu yılların başından bu yana en sıcak 3. veya 4. yılını kaydetti. Kıyılardaki su seviyesi küresel ortalamanın üstünde yükseliş gösterdi.
Şiddetli yağışların yol açtığı seller ve fırtınadan en fazla etkilenen ülkeler Nijerya ve Güney Afrika Cumhuriyeti oldu. Seller nedeniyle Nijerya’da en az 612 kişi hayatını kaybederken Güney Afrika Cumhuriyeti’nde ise 516 kişi can verdi.
Öte yandan Nijer’de 168, Sudan’da 134, Benin’de 41, Malavi’de 37, Çad’da 22, Mozambik’te 20, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde 16, Fildişi Sahili’nde 15, Ruanda’da 15, Uganda’da 15 kişi, Madagaskar’da 34, Moritanya’da 14, Orta Afrika Cumhuriyeti’nde 11, Sierra Leone’de 8, Gabon’da 7 ve Senegal’de 3 kişi fırtına, sel ve toprak kaymaları nedeniyle hayatını kaybetti.
Sellerden 3,2 milyon kişinin etkilendi
Nijerya İnsani İşler, Afet Yönetimi ve Sosyal Kalkınma Bakanı Hajiya Sadiya Umar Farouq, ülkede mayıstan bu yana şiddetli yağışların yol atçığı seller nedeniyle en az 612 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.
Seller nedeniyle 2 bin 776 kişinin yaralandığını kaydeden Farouq, sellerden 3,2 milyon kişinin etkilendiğini ifade etti.
Farouq, 181 bin 600 evin kısmen, 123 bin 807 evin tamamen hasar gördüğü seller nedeniyle 1,4 kişinin yerinden olduğunu söyledi.
Nijerya genelinde 176 bin 852 hektar tarım arazisinin bir bölümünün, 392 bin 399 hektar arazinin ise tamamının hasar gördüğünü kaydeden Farouq, meteroloji kuruluşlarının, ülkenin Anambra, Delta, Cross River, Rivers ve Bayelsa eyaletlerinin kasım sonuna kadar sel riski altında olduğu konusunda uyardığını aktardı.
1,5 milyar dolardan fazla maddi hasar
Ocak ayının ikinci haftası boyunca süren şiddetli yağışlar, Hint Okyanusu kıyısındaki East London ve çevresinde sele yol açtı. Sellerde en az 20 kişi hayatını kaybederken bölgedeki alt ve üstyapılar ağır hasar gördü.
La Nina etkisiyle nisan ayının 2. ve 3. haftalarında, ülkenin doğudaki Hint Okyanusu kıyılarını vuran tropik fırtınada, bazı bölgelerde 200 mm’yi bulan rekor yağışların yol açtığı selde en az 516 kişi hayatını kaybetti.
Ülkedeki fırtına ve sellerde 1,5 milyar dolardan fazla maddi hasar meydana geldi.
Afrika’nın güneydoğu sahillerini vuran Ana tropikal fırtınasında, 20-25 Ocak tarihlerinde Madagaskar, Mozambik ve Malavi’de toplamda en az 142 kişi hayatını kaybetti. Yüz binlerce kişi evlerinden oldu.
Güney Sudan’da 2 milyondan fazla kişi sellerden olumsuz etkilendi. Enformasyon Bakanı Michael Makuei Lueth, ülkedeki 10 eyaletten 8’inin sular altında kaldığını ifade ederek 2 milyondan fazla kişinin evini terk etmek zorunda ve geçim kaynaklarından mahrum kaldığını söyledi.
Halihazırda halkın yüzde 65’inin gıda güvenliğine sahip olmadığı Güney Sudan için Birlemiş Milletler (BM) acil yardım çağrısı yaptı.
Seller nedeniyle 112 kişi yaşamını yitirdi
Sudan’da devam eden sağanağın yol açtığı seller nedeniyle 112 kişi yaşamını yitirdi. Ülkenin farklı bölgelerini etkisi altına alan sağanakta yaklaşık 35 bin ev tamamen, 49 bin konut ise kısmen yıkıldı.
Sel felaketlerinin yaşandığı Nil Nehri, Cezire, Beyaz Nil, Batı Kurdufan, Güney Darfur ve Kesele eyaletlerinde olağanüstü hal kararı alındı.
Kamerun’un Uzak Kuzey bölgesinde son 2 ayda şiddetli yağışlar nedeniyle 40 bin kişi yerinden oldu.
Uzak Kuzey bölgesine bağlı Mayo-Danay, Logone ve Chari ve Mayo-Tsanaga şehirlerinde son 2 aydır etkili olan yağışlar, sellere ve nehirlerin taşmasına neden oldu.
Yaşanan felaket sonrasında, okul ve sağlık ocağı gibi birçok sosyal tesis hizmet veremez hale geldi, en az 40 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Yağmur sezonunun sonuna gelinmesi dolayısıyla gelecek günlerde yağışların azalması ve nehirlerdeki su seviyesinin normale dönmesi bekleniyor.
Uzmanlar, Afrika’nın bazı bölgelerinde yaşanan sel ve fırtınaların neden olduğu ölümlerin sadece iklim değişikliğine bağlı sel ve fırtına kaynaklı olmadığına dikkati çekiyor. Yanlış şehir planlaması, barajların sağlam inşa edilmemesi, şiddetli yağış ve sel riskine karşı halkın hızlı bir şekilde bilgilendirilmemesi gibi nedenler de can kayıplarını artırıyor.