Spor Yazarlarından Beşiktaş Yorumları
Oh be
Sinan Vardar
Beşiktaş, çok önemli bir maça çıktı. Teknik direktör Fernando Santos dünkü derbide değişik bir sistem deneyerek 4-4-2 sistemine döndü. Semih ve Rashica'yı çift santrfor olarak öne alıp, kanatlarda Cenk ve Ghezzal'a görev verdi. Fakat her iki kanatta da Ghezzal'ın oldukça formsuz olması ve Cenk'in de alışık olmadığı bir alanda oynaması neticesinde Beşiktaş kanatlarda üretemedi. Amertey'i oynadığı ön libero pozisyonunda beğendim. Necip ve Bakhtiyor'da diğerlerine göre iyi oynadılar. Maçın en önemli kırılma anında yine genç Semih sahneye çıktı. Ceza sahasının hemen dışında önünde bulduğu topa öyle güzel vurdu ki Kartal, Semih'in mükemmel golüyle 1-0 öne geçti. İkinci yarıya daha dengeli bir oyun ile başladı Beşiktaş. 62. dakikada sol kanatta buluştuğu topla ceza sahasına giren Semih, topu kalecinin solundan ağlara gönderdi. Siyah beyazlılar bu golle rahat bir nefes aldı. Sonunda Beşiktaş, çok önemli olan bu kritik galibiyete ulaştı. Fakat şuna da değinmeden geçemeyeceğim. Hakem yine ince ince kıyımlar yaptı. Sanki siyah beyaz formayı gördükleri anda bir antipati uyanıyor bunlarda. Anlam vermek imkansız. Bir diğer güzel haber de yönetimden geldi. Nottingham Forest'te forma giyen Joe Worrall konusunda kulübü ile anlaşma sağlandı. Umarım faydalı işler yapar. Yapılacak transferlerle takım güçlendirilmelidir.
Kartal, kılıç çekti!
Bilal Meşe
Beşiktaş ile Trabzonspor 'ikiz' kardeş gibiler! Öyle çok benzer yanları var ki... Yazsak, buraya sığmaz! En belirgin özellikleri, oynadıkları futbol ve kaybettikleri puanlar... İkisi de haftalardır galibiyete hasretti. İkisi de zirveyi kaçırmış, klasman yapmanın peşinde... Santos'un kadro tercihlerine takılacak halimiz yok, sadece sağ bek Svensson, asla Rosier'in kalitesinde değil, onu mumla arıyoruz, başkasını bilmem! Örneğin Umut Meraş, iyi niyetli, kapasitesi neyse o, çıkıncaya kadar Trezeguet ile baş edemedi, Afrika Kupası'ında bulunan Masuaku'nun alternatifi olmadığını gösterdi. Her iki takım eksik ve sakatlıklara karşın, oyun anlaşışları da tıpatıp, yani ofansif, tamamen galibiyete endeksli. Konuk takımın en büyük eksikleri Onachu ile Pepe, Afrika Kupası'nda, Kartal'da ise Aboubakar'ın varlığıyla - yokluğu tartışılır! Evet, Aboubakar yok, yok da, Kartal'ın Semih Kılıçsoy'u var, yetmez mi? Daha 18 yaşında, geleceğin bence en büyük yıldız adayı ve golcüsüdür Semih... Çakılı oynamıyor, kanat değiştiriyor, arıyor, deniyor, buldu mu affetmiyor. Örneğin 44'de karambolde topu önünde buldu, ilk yarının skorunu belirledi. Bu yarıda Santos'un Amartey'i orta sahaya monte etmesi, bence doğruydu. Kaldı ki tecrübeli futbolcu, sık sık savunmaya destek vermesi de dikkatlerden kaçmadı. Cenk Tosun kariyerine, golcülüğüne asla lafımız olmaz. O da boş durmuyor. Pozisyon bulamadı, ne var ki, en azından asist yapıyor. Dedik ya, Semih Kılıçsoy, dünkü maçın kahramanıdır, 62'de Cenk Tosun'un asistinde, neredeyse en az üç savunmacıyla boğuştu, aradan sıyrıldı, farkı ikiye çıkarırken, olası puan kaybına da set çekti, aman nazar değmesin. İstatistikler her zaman doğruyu göstermez, nitekim topla oynama yüzdesi konuk takıma lehine, skor tabelası ise Kartal'ı işaret ediyor. Gelelim hakem cenahına... Eyy Arda Kardeşler, kokartının maşalahı var, Svensson'nun Semih'in golünden önce Bardhi'ye yaptığı çekme, altan diz koyma buz gibi penaltı... Sen uyudun, ya VAR'daki arkadaş Alper Çetin sen nerdesin? Kardeşler'i uyardın mı, ne iş yaparsın? Yazık, böyle hakemlerle, böylesi VAR'larla bu iş yürümez, adaletli yönetin, maçın skoruna etki yapmayın. Yazık, günah değil mi Trabzonspor'a? Yapay zeka diyorlar, sevsinler yapay zekanızı!
Altın çocuk
Turgay Demir
Zayıf insanlar çevrelerine zor zamanlar yaşatır, o zor zamanlar ise güçlü insanlar yaratır, derler ya, Semih Kılıçsoy bu felsefi bakışın kanıtı gibi. Çebi yönetimi ve yapılan onca yanlış transfer Beşiktaş'ın zor zamanlar yaşamasına neden oldu… O zor zamanların en büyük faydası ise Semih gibi bir yeteneğin Beşiktaş ve Türk futboluna kazandırılmasıydı. Kartal bunca yanlışla, bu kadar zora düşmese Semih asla şans bulamaz ve bulsa da onu değerlendirecek özgüvene sahip olacak kadar oynayamazdı. Çok yetenekli, güçlü, çevik, çabuk, vuruşları müthiş. Cemil Turan'a benzetiyorum onu… Attığı ikinci gol tam bir Cemil golüydü… İlk goldeki vuruşu ise anlatılmaz, seyredilir cinsinden bir kalite abidesiydi. Üçüncülük için çok önemli olan bu derbide kimse maçın patronu olamadı. Zaman zaman Beşiktaş, zaman zaman Trabzonspor daha çok topla oynadı ve daha etkili göründü. Beşiktaş'ın yakaladığı pozisyon sayısı çoktu, ikisini değerlendirdi. Trabzonspor da en az iki net pozisyondan yararlanamadı. Beşiktaş'ta Semih, Gedson, Rashica, Ghezzal oyuna kalite koyarken diğerleri de görevlerini yaptılar. Trabzonspor'da Trezequet ve Visca dışında etkili bir oyuncu göremedik. Temposuz bir oyun izledik ve daha önce izlediğimiz Beşiktaş-Trabzonspor derbilerini mumla aradık. İki takımın da bu kadar düşük seviyede kalması her şey bir yana Türk futbolu için de büyük kayıp! Öte yandan Beşiktaş ceza sahası içinde Bardhi'nin formasından çekilmesi bana göre penaltıydı. Hakem inanmadı belki ama VAR ne işe yarıyor!? Çağır kardeşim, baksın ve kesin kararını öyle versin hakem. Yok!.. Biz derdimizi anlatamadık, MHK ve hakemler de bu VAR işini bir türlü çözemediler. Yazık bu futbola.
Semih Kılıçsoy böyle istedi
Güntekin Onay
Son üç maçlarını kazanamamış iki takımın kritik mücadelesinde kara bulutları dağıtan Beşiktaş oldu.
İki ekip de emniyetli bir oyun başlangıcı tercih ederken Beşiktaş’ta Fernando Santos, savunmanın önünde Daniel Amartey’i kullandı. Çıplak gözle ilk kez izleme şansı bulduğum Daniel Amartey’in pozisyon bilgisi yüksek, ağır olmasına rağmen savunma yönü kuvvetli ve dün çok iyi bir maç çıkardı.
BAHTİYAR-NECİP İKİLİSİ HATASIZDI
Savunmada Bahtiyar Zaynutdinov-Necip Uysal ikilisi hatasız oynarken; Gedson Fernandes ve Milot Rashica çok çalıştılar. Ancak genel anlamda yüksek oyun disiplini ile oynayan ve iyi alan daraltan Beşiktaş’ın top ayağında iken yaratıcılık sorunları devam ediyor. 18 yaşındaki Semih Kılıçsoy, 2 harika golle maçın yıldızı olurken, onun dışında Trabzonspor savunmasını zorlayan tek oyuncu Milot Rashica idi. Rachid Ghezzal ve Cenk Tosun tüm iyi niyetlerine rağmen fiziksel olarak istenen düzeyde değil.
VISCA DIŞINDA KALİTELİ OYUNCU YOK
Trabzonspor'a gelince... Bordo mavili takım özellikle ilk yarıda Beşiktaş’a oranla derli toplu görünmesine rağmen hiç pozisyon üretemedi. Trabzonspor’da sahada Edin Visca dışında kaliteli oyuncu yok. Trezeguet de çok istikrarsız. İkinci yarı Mısırlı oyuncuyla kaçan 2 net fırsat da kontratak hücumlarıyla geldi. Dün Semih Kılıçsoy dışında üzerine çok da fazla konuşulacak bir maç olmadı. Beşiktaş, kazanma arzusu ve oyun disiplini ile krizdeki rakibini geçerken siyah beyazlıların iyi futbol oynadığını söylemek iyimserlik olur. Arthur Masuaku ve Vincent Aboubakar takıma katılııp, Rachid Ghezzal da hazır olunca Beşiktaş’ın hücum gücü daha da yukarıya çıkacaktır.
Süper Semih
Ali Ece
Yıllarca İstanbul Büyüşehir Belediyespor teknik direktörüyken Abdullah Avcı’nın Beşiktaş’a karşı yaptığını Fernando Santos, Abdullah Avcı’nın Trabzonspor’una karşı yaptı. Genellikle rakibini orta sahada karşılayan Beşiktaş 61. dakikada biri gol olan iki şut çekmişti, ortada organize bir baskı yokken üçüncü isabetli şutunda Beşiktaş 2-0 öne geçti çünkü Santos’un sahaya sürdüğü kadroda Semih gibi özel bir yetenek vardı. Semih sahadayken top sürekli ona gelsin istiyorsunuz, Beşiktaş’ın kalan oyuncularının kalite yetersizliği nedeniyle top Semih’e az gelse de öz geldi. Attığı ilk golde Semih soluyla öyle nefis bir şut attı ki adeta “Benim zayıf ayağım yok, diğer ayağım var.” demeye getirdi. Semih ilk golde soluyla vururken ikinci golde sağıyla adeta rakiplerini peşinden süründürdü. Cruyff futbolda her dezavantajın bir avantajı vardır yeter ki kullanmayı bilin derdi. Semih’i izlemeye doyamıyorum, keşke sağında Sergen Yalçın dönemi seviyesindeki Ghezzal veya 2016 model Quaresma, solunda Şenol Güneş dönemindeki Babel, arkasında Sosa-Talisca kalitesindeki oyuncularla oynayabilse de daha çok ve daha etkili olabileceği pozisyonlarda topla buluşabilse!
Benim hayalimdeki Beşiktaş bu ama Beşiktaş’ın maalesef gerçek seviyesi Meraş’ın 75’teki kendi kalesine asist denemesi, orta sahaya Tayfur’un girmesi, Amartey’in önliberoda stoperdeki Amartey’e göre ehveni şer olması. Beşiktaş’ın artık kötünün iyisine değil, Semih gibi iyinin iyisine ihtiyacı var, çöldeki insanın suya ihtiyacı gibi bir ihtiyaç bu!
Maç oynanmadı, Semih oynadı!..
Cem Dizdar
İlk yarı için şahane bir özet ifadesiydi maçı anlatan spiker Ali Ferahbot’un notu; ‘’Maçın ilk isabetli şutu gol oldu’’! O anda maç 45’e girdi girecekti… Evet, ifade gol için doğruydu belki ama sanki esas soru şu olmalıydı; ‘’İnönü’de bir maç mı oynanıyor’’!? Bu oyunsuz karşılaşmada bildiğimiz anlamdaki futbola dair en sağlam emare ‘’hakeme itiraz’’dı. Futbol oynamayı beceremeyen onca oyuncu her fırsatta hakem Arda Kardeşler’i çevreliyor ve forma rengi fark etmeksizin onu eğitmeye gayret ediyordu. Milyonlarca Euro harcanan Raschid Ghezzal, Gedson Fernandes, Jonas Svensson, Milot Rashica ile Cenk Tosun’a rağmen bu oyunsuz oyunda Semih Kılıçsoy, Necip Uysal, Bakhtiyar Zaynutdinov ayakta kalması bile kazanmaya yetti! Düşünün Semih’i çıkartan alt yapı Svensson kadar bir sağ bek, Umut kadar bir sol bek ya da 6 ile 8 pozisyonu denilen pozisyonlara oyuncu çıkaramıyor. Ya da çıkarıyor ama gören gözler katarakt olmuş, göremiyor! Artık hangisi kabul edersiniz.
Arda Güler misali
Semih Kılıçsoy öyle bir çocuk ki, ülkedeki ve Beşiktaş’taki yanlış politikaları, olmayan paraları saçıp savurmayı, problemli yaklaşımları, futbol bilmezliği, nedensiz kibri, çok az şey bilip her şeyi bilir gibi yapmayı sırtına vurup taşıyacak gibi görünüyor. Tıpkı Arda Güler misali. Bir ülkenin bu kadar az çocuğu olmaz, olamaz olsa olsa ‘’gözü görmeyen büyükleri’’ olur…