Kılıçdaroğlu: Atatürk olmasa camilerde ezan okunamazdı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ayasofya'daki cuma hutbesinde isim vermeden Atatürk'e lanet okuyan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'a sert tepki gösterdi: "Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı o camilerin hiçbirisinde ezan okunmazdı."…
Hafta sonu gerçekleşen 37. CHP Olağan Kurultayı’nda altıncı kez üste üste genel başkan seçilen Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kurultayda, dört genel başkan yardımcısı Parti Meclisi’ne girememiş, Kılıçdaroğlu’nun listesinde olmayan 10 isim ise delegenin oyuyla yeni yönetime girmişti. Medyadan edinilen bilgilere göre; Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
YETER Kİ SANDIK KOYSUNLAR
"Hayatın çok zor olduğunu, tencerelerin kaynamadığını biliyoruz. Ama bunların geçici olduğunu belirtmek isteriz. “İkinci Yüzyıla Çağrı” metnimizle sorunları ve çözümleri ortaya koyduk. Yeter ki sandık koysunlar. Koyarlar mı bilmiyorum? Çünkü ‘tek adam’ karar verecek.
Her anne evladının üzerine titrer. 800 haftadır Cumartesi Anneleri evlatlarını arıyor. 20’li-30’lu yaşlarda kayboldu evlatları. Bu evlatlar nerede kayboldu asıl soru bu! 800’üncü haftada bir karanfil bırakmak istediler. Onu bile çok gördüler! Anneler arasında ayrım yapmıyoruz, her anne annedir. Karanfil bırakan annenin sesini duymayan insan değildir!
Berfo Ana diyor ki; ‘Evladım gelir diye kapıyı bacayı açık bıraktım. Gelmedi. Oğlumun mezarını göstersinler.’ Oğlunun mezarını bilmeden vefat etti. Biz Berfo analara ne diyeceğiz."
KAVALA’DAN İNTİKAM ALIYORSUNUZ
"Osman Kavala 1001 gündür içeride, üç kez tahliye edildi. Her tahliyede bir suç icat edildi. Siz suç uyduruyorsanız, Osman Kavala'dan intikam alıyorsunuzdur. Cumhuriyet Halk Partisi grubundan haksız yere içeride yatan bütün gazetecilere selam gönderiyoruz. Kalemini satmayan hiçbir gazeteci zorun karşısında diz çökmez!"
13 MADDEYE ‘EVET’ DİYEN BİZİM DOSTUMUZDUR
"‘İkinci Yüzyıla Çağrı’ beyannamesinde neyi anlattık; işsizliği, yoksulluğu, adaletsizliği, yolsuzlukla mücadeleyi çözeceğiz. Kimlerle beraber mi çözeceğiz? Dostlarımızla! Dostlarımızla deyince havuz medyası titredi. Dostlarımız kim? Bu sorunların çözümü için yanımızda duracak olan ve bu sorunları hissedenler. Kurultayda ortaya koyduğumuz 13 maddeye kim ‘evet’ diyorsa bizim dostumuzdur."
GECE YARISI KANUN ÇIKARMA OLMAYACAK
"Bir arada demokratik bir anayasa yapacağız. Tarafsız bir Cumhurbaşkanı olacak. Cumhurbaşkanı 83 milyonun Cumhurbaşkanı olacak. TBMM’de gece yarısı kanun çıkarma olmayacak. Bütün tarafları, temsilcileri ‘zorunlu’ olarak davet edeceksin."
GÜVEN VERMEYEN ADALET, ADALET OLAMAZ
"Adaletin güven vermesi lazım. Güven vermeyen adalet, adalet olmaz. Bugünkü parlamento Saray’ın vesayeti altındadır. Bugünkü meclis, Saray’ın vesayeti altındadır.
Türkiye’nin toplumsal barışı ve huzuru sağlanacaktır. 40 yıldır Kürt sorunu tartışılıyor. Kırk yıldır bir sorun neden çözülmez. Bu sorunu çözemeyen kim? Siyasi otoritedir. Şimdi Batı’nın egemen güçleri bu sorunu Türkiye aleyhine kullanıyor. Biz çözeceğiz.
Milyonlarca işsiz var, bu beyefendiler milletvekili maaşıyla yetinmiyor bir kaç yerden maaş alıyor! Bunu da AKP’lilerin vicdanlarına sevk ediyorum. Özellikle çocuğu işsiz, işi olmayan AKP’liler bunu düşünsün. İşi ehline vereceksin. İşi ehline vermediğin zaman kul hakkı yemeye fırsat açıyorsun. İşi ehline vermezsen yolsuzluğa çanak tutuyorsun demektir."
HADDİNİZİ AŞTIĞINIZI BİLECEKSİNİZ
"Bizim en büyük ortak değerlerimizden biri Mustafa Kemal Atatürk'tür, Cumhuriyet'i kuranlardır. Tarihi bilmeden, kin ve öfke ile belli koltuklara oturursanız, o koltuklara layık değilsiniz demektir. Haddinizi aştığınızı bileceksiniz.
Atatürk 13 Ağustos 1923’de TBMM açılış konuşmasında diyor ki: “Her gün Ayasofya’ya hac asıp gözdağı vermeleriyle hassas duygularımız incindi.” Bunu biliyorlar mı? Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı o camilerin hiçbirisinde ezan okunmazdı."
ÇOCUKLARI KOBAY OLARAK KULLANDILAR
"Eğitimde 4+4+4 kanun teklifine parlamentoda karşı çıkan tek partiydik. Bu kanun sonucunda milyonlarca ailenin çocuğu kobay olarak kullanıldı.
Kamu İhale Kanunu değiştireceğiz. Ulusal Vergi Konseyi’ni kuracağız. Kesin Hesap Komisyonu’nu kuracağız. Denetimden, hesap vermekten korkmayan bir iktidar olacak. Siyaset 21. yüzyılın Türkiye’sine yakışır bir siyaset olacak.
Kadınların siyasette daha çok yer alması lazım. Bunun için de Siyasi Partiler Yasası’nda değişiklik yapılması gerekir. Kadın milletvekillerimiz kanun teklifini verdi. Bu kanun teklifine kim ‘hayır’ derse bunu kadınlara anlatın, ‘Sizin önünüze taş koyuyorlar’ diye…"