Hayvan Hakları Yasası yılbaşından sonra Meclis'te
Havyanseverlerin uzun süredir beklediği Hayvan Hakları Yasası için çalışmaları hızlandırıldı. Yasa teklifinin, bütçe görüşmelerinden sonra Meclis gündemine getirilmesi planlandığı öğrenildi.
AKP, havyanseverlerin uzun süredir beklediği Hayvan Hakları Yasası için çalışmaları hızlandırdı. Edinilen bilgilere göre; parlamentodaki siyasi partilerin uzlaşmasıyla hazırlanan TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu'nun raporundaki önerilerin temel alınacağı yasa teklifinin, bütçe görüşmelerinden sonra Meclis gündemine getirilmesi planlanıyor.
"Hayvanları Koruma Kanunu"nun isminin "Hayvan Hakları Kanunu" olarak değiştirilmesinin öngörüldüğü yasa çalışmasının en can alıcı noktasını ise hayvanların, "eşya, mal" değil, "canlı" olarak tanımlanıp, hayvanlara karşı işlenen suçların Türk Ceza Yasası'na (TCK) göre cezalandırılmasının yolunun açılması oluşturacak.
Geçen yıl kurulan TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komiyonu'nun, hayvan hakları ile ilgili yeni bir yasa çıkarılması önerisinin yaşama geçirilmesi için iktidar partisi çalışmalarını hızlandırdı.
AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin'in başkanlığında yürütülen yasa çalışmaları kapsamında, düzenlemelerin yürütülmesinden sorumlu olacak olan Adalet, İçişleri, Çevre ve Şehircilik ile Tarım ve Orman Bakanlıklarının yanı sıra, hayvan hakların için mücadele eden sivil toplum örgütleri ile görüşmelere başlandı.
"Bütçeden sonra ilk teklif olmasını hedefliyoruz"
Kamuoyundaki beklentiye karşın yaklaşık bir yıldır yasa teklifi Meclis'e sunulamadı.
AKP'li bir kaynak, Meclis gündeminin yoğun olması, koronavirüs salgını gibi etkenler nedeniyle hayvan haklarına ilişkin düzenlemelerin gündeme getirilemediği belirterek, "Eğer bir aksilik olmazsa, bütçe görüşmelerinden sonra Meclis'te görüşülecek ilk teklif olmasını hedefliyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da yasal düzenlemenin yapılmasını istediği, bunun üzerine Meclis gündeminin öncelikleri arasında alındığı öğrenildi.
TBMM'nin, 18 Aralık'ta sona erecek olan bütçe görüşmelerinden sonra çalışmalarına ara vermesi planlanıyor. Henüz kesinleşmemekle birlikte, koronavirüs salgını da dikkate alınarak, yaklaşık bu aranın bir aya uzayabileceği belirtiliyor.
Eğer son anda bir değişiklik olmaz ve teklif üzerindeki çalışmalar tamamlanırsa, yasa teklifinin Ocak ayının ikinci yarısında ya da Şubat başında Meclis'e sunulabileceği belirtiliyor.
Eşya değil, "canlı" olarak tanımlanacaklar
AKP'nin üzerinde çalıştığı Hayvan Hakları Yasa teklifinde yer alması beklenen bazı düzenlemeler şöyle:
Hayvanlar ilgili halen yürürlükteki 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun isminin "Hayvan Hakları Kanunu" olarak değiştirilmesi düşünülüyor.
Mevcut mevzuatta, hayvanlar "eşya, mal" olarak görüldüğü için hayvanlara yönelik suçlara, "Kabahatler Kanunu"na göre, düşük miktardaki para cezası yaptırımı uygulanıyor. Gerek TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı yasa teklifi önerisinde, gerekse hayvanseverler, hayvanlara karşı her türlü kötü muameleye karşı, daha ağır yaptırım uygulanması için, hayvanların "canlı" olarak tanımlanması ve TCK'ye göre cezalandırılmasını istiyor. Edinilen bilgiye göre ceza miktarları henüz netleşmemekle birlikte, bu önerinin yasa teklifinde yer alması bekleniyor. Bu çerçevede, bir hayvan neslini yok etme, öldürme, tecavüz, gibi her türlü kötü muamele, hayvanların dövüştürülmesi suçları TCK kapsamında cezalandırılabilecek. Bu tür suçlarda ceza alt sınırının 2 yıl 1 ay olması üzerinde duruluyor. Bu kapsamda adliyelerin iş yükünün artmasını önlemek için bir ön komisyon mekanizması kurulması düşünülüyor.
Belediyelerin görevleri arasında hayvan haklarını korumaya dönük önlem alma, kaynak ayırma yükümlülüğünün de getirilmesi düşünülüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na, belediyelerin bu yükümlülükleri yerine getirip getirmediğini denetlemesi ve mali kaynak aktarması düşünülüyor.
Mevcut yasadaki "sahipli, sahipsiz hayvan" ifadeleri yerine hayvanlar dört kategoriye göre sınıflandırılması seçeneği üzerinde duruluyor. Henüz son biçimi verilmemekle birlikte şehir hayvanı, ev hayvanı, çiftlik hayvanı, yabani hayvan olarak tanımlanması ve yasadaki düzenlemelerin de bu kategorilere göre yapılması düşünülüyor.
Sıtma ile mücadele kapsamında göçmen kuşların uğrak yeri olan yaklaşık 70 bin hektar sulak alanın kurutulduğu dikkate alınarak, bunların bir bölümünün geri kazanılması için önlemlerin de yasaya konulması planlanıyor. Bu kapsamda, ormanlardan daha fazla habitatı barındıran sulak alanların yakılması ya da başka yollarda ortadan kaldırılması suçu işleyenleri ormana karşı işlenen suçlar kapsamında cezalandırılması düşünülüyor. Bu çerçevede anız yakılmasına yasak getirilebilecek.
Türkiye, göçmen kuşlar için iki önemli göç yolunu barındırıyor. Ancak özellikle leylek gibi büyük kuşlar, elektrik, tellerine takılarak can veriyor. Yasal düzenlemeyle, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na, enerji nakil hatlarının yeniden düzenlenmesi görevi verilecek. Bakanlık, enerji dağıtım şirketlerinin, enerji nakil hatlarını, kuşların göç yollarını dikkate alarak gerekli önlemleri almasını sağlayacak. Ayrıca leylek yuvası yapımı konusunda yasal zorunluluk getirilecek.
Son olarak Tunceli'de ABD'li bir işadamına "yaban keçisi" avlama izni verilmesi ile tartışma konusu olan avlanmaya yeni kriterler getirilmesi düşünülüyor. Tunceli'de belediye ve valiliğin kararıyla, avlanma izli iptal edilmişti. Yasa ile sayıları azalan ya da koruma altındaki hayvanlara yönelik av yasağının kapsamının genişletilmesi ve cezaların artırılması seçenekleri üzerinde duruluyor.