Gazeteci İsmail Baştuğ yerel yönetimler hakkında o yazıyı neden yazdığını anlattı!

Beşiktaş Medya Grup Başkanı Gazeteci İsmail Baştuğ bayramların ve 10 Kasım'ın önemine değinen bir yazı kaleme aldı. Baştuğ uzun bir aradan sonra yazdığı yazı büyük ilgi gördü ve çok sayıda geri dönüşümler oldu!.. Bunlara cevap aramak için kendisiyle konuştuk... Beşiktaş Kentinin ve Ulu Önder Atatürk'ün önemine değinilen yazıda Gazeteci İsmail Baştuğ, yerel yönetimlerin bu konularda neler yapması gerektiğini ve bunların artarak devam etmesi gerektiğini vurgulamayı amaçladığını söyledi.   Beşiktaş'ta her dönem belediye başkanları ile hassas konularda değişik ve samimiyetsiz olaylar yaşadıklarına ve sürekli yüksek sesle bazı itirazlarda bulunduklarına dikkat çeken gazeteci İsmail Baştuğ, 'Atatürk'e ve değerlerimize sahip çıkamayan, benimsemeyen bir kişi, ne Beşiktaş'ı, ne ülkeyi, ne de bizi, hiç ama hiç temsil edemez' dedi.   'Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat insanları sokağa döktü!..' başlıklı yazı herkesin alacağı bir çok mesajı barındırıyordu!.. İşte o yazı!.. Beşiktaş Kültür Sanatın başkenti... Beşiktaş en çok aydının olduğu bir kent... Beşiktaş Üniversitelerin eğitim kurumlarının en yoğun olduğu ilçe... Beşiktaş aydınlığın demokrasinin fikir özgürlüğünün alabildiğince gelişmiş olduğu bir bölge... Beşiktaş adı ile özdeşleşmiş Beşiktaş Kulübünün olduğu bir semt... Ulu Önder'in 'Siyah çoraplılar' olarak anılan gençleri onurlandırdığı... Akaretler'deki evinde şimdi müze olan yerde anılarınının olduğu... Atatürk'ün Vatan müdafasına giderken annesini emanet ettiği insanların yaşadığı muhteşem bir yer... ...Ve Saat dokuzu beş geçe gözerini yumduğu Dolmabahçe... Denizi ile, doğası ile, sarayları, köşkleri, kasırları, çeşmeleri, camileri, hamamları, tarihi yapıları ve stadı ile... Aydınlık fikirli insanlarıyla... Ölümsüz anılarıyla... Beşiktaş'ın çok ama çok ayrı bir önemi vardır!.. Beşiktaş yereli aşmış ulusal bir markadır!.. Bunu temsil etmek, taşımak, sürdürmek ve geliştirmek büyük sorumluluk ister... Bunu yapacak olanda merkezi idare ve yerel yönetimlerdir... Beşiktaş bu yönden şanslı... Ayfer Atay, Yusuf Namoğlu ve İsmail Ünal ile zirve yaptı... Anma törenleri, kutlamalar,etkinlikler... Atatürk Anıtları, Heykeller, Çırağan'da ağaçlı yol boyunca Atatürkü anlatan fotoğraflar... Zaman zaman sekteye uğrasa da bazı örümcek kafalılar ipe sapa gelmez sözler söylese de biz Mustafa Kemal'in askerleriyiz... Biz burdayız!.. Müsaade etmeyiz...

Başta; Cumhuriyet Bayramları başta olmak üzere bu değerleri taşıyan her fırsatta ATATÜRK diyen, her türlü kaynaşma ve birleşmenin adıdır Beşiktaş... Yerel yönetimler bu konularda çok hassas olmalı... Belediyeciliğin asli görevleri temizlik, imar ve benzeri işler rütin yapılması gerekenlerdir.  Bazıları iyi olur, bazıları kötü... Bazılarını beğeniriz, bazılarını eleştiririz... Ama bazı konular vardır ki, olmazsa olmaz!.. Göreve geldiği günden bu yana Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ı  yakından takip ediyoruz. Bahsettiğim konularda çok iyi... Bizi biz yapan bayramlarda...  10 Kasımda...   Beşiktaş'ı sokağa döktü yine!.. O yıllardır süre gelen muhteşem görüntülere bir yenisinin eklenmesine daha ön ayak oldu!.. Seçilmiş kişilerin bunları yapması çok önemli!.. Tavrını, düşüncesini, karakterini ortaya koyuyor çünkü... Cumhuriyet Bayramı kutlamaları her yıl daha bir çoşkulu oluyor... Bu sefer ise, Atamızı andık... Yine insanlar sokakta idi... Umutları canlı tutmak, yeşertmek gerek... Güzel mesajlar vermek lazım... Elinden Türk Bayrağını, ağzından Mustafa Kemal'i düşürmemek... Bize bıraktığı mirasa sahip çıktığımızı göstermek onun yolunda yürüdüğümüzü dosta düşmana göstermek için... Göstermelik değil, her zaman, her fırsatta... Öncü şart, lider gerekli... Başardı Beşiktaş bunu!.. Katkı veren herkesi kucaklıyorum... Atamızın ruhu şad olsun, nurlar içinde yatsın!..

*** Biz Beşiktaş Medya Grup olarak başta gazetemiz ve haber sitelerimiz olmak üzere, tüm yayınlarımızda kurulduğumuz günden bu yana yıllardır Atamızın fotoğrafını kullanıyoruz... Bundan neden bahsediyorum?.. Bir zamanlar nerdeyse Atatürkün fotoğrafları ve 'Ne mutlu Türküm' yazısının ayaklar altına alındığı, korkarak, kaçarak kısık sesle dile getirildiği zamanlar yaşadık biliyorsunuz... O zamanlar dahil biz çizgimizi değiştirmedik.... Kolay iş değil bu!.. Şimdi bakıyorum da herkes Atatürkçü!.. Siyasette, medyada, spor ve iş dünyasında... Bir zamanlar PKK ve FETÖ'yle yürüyenler ve hatta kucak kucağa olanlar bile... 15 Temmuzda hain darbe girişimini 'Atatürkçüler yaptı' diyen utanmaz arlanmaz yerel yöneticiler gördük biz... Hatta 'Kuvayi Milliyeciyim' diye röportaj yapıp, Atatürk'ün boyu ile dalga geçen gazeteciye seminer verdirenlere, onlarca şehit olduğu gün, 'Kaporayı yakamam' diye konser düzenlemeye kalkan atanmış başkanlara şahit olduk üzülerek... Tepki koyduk, akılları başlarına geldi kriptoların...

Yolumuz, Cumhuriyet ve Atatürk yolu... Onun için; Cumhuriyetimize ve Atamıza sahip çıkanlara, destek olmak bizim boynumuzun borcudur!..