Beşiktaş’ta buluştular!..
Cumhuriyet Halk Partisi "Teröre ve Şiddete Karşı Yaşam Hakkı" sloganıyla İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde bir miting düzenledi.
Mitinge genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve kalabalık bir vatandaş gurubu katıldı.
Mitingte konuşma yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in açıklamalarından satır başları; Bugün burada olmayıp bizi destekleyenlere seslenmek istiyorum; terör tam da bunu yapmak istediği için, terörün amacı bizi korkutmak, susturmak, sindirmekken, terörün amacı hayatımızı kendi hedeflerine göre değiştirmekken, bizlerde yapacağı korku ile bizlere istikamet dayatmakken, o korkuyu yenip kırıp buraya koşup gelenlere binlerce kez teşekkür ediyorum.
"TERÖRE MEYDAN OKUMAYA GELDİK"
Bu ülkenin geleceğine ipotek koymaya çalışan teröre karşı hep birlikte meydan okumaya geldik. Ülkemiz 40 yıldır başta PKK olmak üzere terör örgütlerinin hedefi olmaktadır. Milletimiz terör saldırıların canlarını yitirmiş, şehitler vermiş çok acılar çekmiştir. Güvenli güçlerimizin yanı sıra kamu personeli, emekçiler, öğretmenler, sağlıkçılar, siviller terör saldırılarının hedefi olmuştu. Türkiye Cumhuriyeti tüm bunlara rağmen dimdik ayaktadır, sinmeyecektir, teröre teslim olmayacaktır.
"İKİ KADINDAN BİRİ ŞİDDET GÖRÜYOR"
2022'de 334 kadın, 2023'te 315 kadın, 2024'ün ilk 10 ayında 325 kadın erkekler tarafından katledildi. Bu ülkede neredeyse iki kadından biri şiddet görüyor. Gençlerimiz ve çocuklarımız güvende değildir. Saygın araştırma şirketlerinin raporlarında, yüzde 85'i bu ülkede çocuklarının güvende olmadığını söylüyor. Bu iktidar öğrencinin barınma sorunlarını bile bile çözmemektedir, onları vakıfların kucağına itmektedir. Cumhuriyet Halk Partisi Narin'ler ölmesin diye Sıla bebekler yaşasın diye buradadır, dimdik ayaktadır.
"BU ÜLKEDE BEBEKLER BİLE KORUNAMIYOR"
Bu ülkede bebekler bile korunamıyor. 12 yenidoğan yavrumuzu kaybettik. Ölümler bilinirken, bu çetenin faaliyetleri bilinirken o hastaneleri açık tuttular. Operasyon oldu, gözaltılar oldu, tutuklamalar oldu ama kamuoyu duyana kadar 6 ay daha o hastaneleri tıkır tıkır işlettiler. Ne zaman birisi savcıyı tehdit etti ve savcı kendi tehdidinden dolayı durumu bir kez daha ifade etti, kamuoyu duydu, infial oluştu o gün döndüler o hastanelerin ruhsatlarını iptal ettiler.
Caydırıcı olsun diye herkesin gözünün önünde ibreti alem olsun diye, o hastanelerin iptal edilen ruhsatları başka isimle yeniden önümüze gelmesin diye, mahkeme kararı ile yürütmeyi durdurmalar olmasın diye, o hastaneleri bedelsiz kamulaştırmamız lazım. Haydi getirin Meclis'e bunu yapalım.