Beşiktaş Buluşmaları! Spor yazarlarının kaleminden haftanın panoraması!
Beşiktaş'taki son gelişmeleri kaleme alan spor yazarları Serdar Sarıdağ, Sinan Vardar, Cem Dizdar, Bilal Meşe, Ali Ece, Turgay Demir, Fatih Doğan ve Güntekin Onay siyah-beyazlılar hakkında çarpıcı tespitlerde bulundu.
Spor yazarları ve yorumcularından Serdar Sarıdağ, Sinan Vardar, Cem Dizdar, Bilal Meşe, Ali Ece, Turgay Demir, Fatih Doğan ve Güntekin Onay Beşiktaş'ta yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. İşte sizin için derlediklerimiz:
Akıllı hamleler / Serdar Sarıdağ (Milliyet)
Sezon başından beri iki deplasmanda da savunma konusunda sıkıntılar yaşandı. Aslında Beşiktaş’ın kendi evinde oynadığı ve sezonun ilk maçı olan Kayserispor maçında da savunma anlamında büyük hataları olmuştu. Çok daha zorlu rakipler karşısındaki bu defans açıkları, daha ciddi sıkıntılara neden olabilir. Beşiktaş, dünkü maçta beklediğimiz temposundan uzaktı. Ama oyununda akıllı hamleler vardı. Valerien Ismael iki kalecisi de hazır olsun diye dün Emre’yi koydu kaleye. Yenilen goller sadece bu değişikliğe bağlanmamalı çünkü takım savunması anlamında ciddi hatalar vardı. Beridze 26’da skoru 1-0 yaptığında Beşiktaş şok yaşamak yerine oyundan kopmamayı tercih etti. Muleka’nın 35. dakikada attığı golle geri dönen Kartal, ilk yarıyı hem skor hem de oyun anlamında üstün kapadı.
Fakat ikinci yarının 47. ilk golü atan Beridze yine sahneye çıktı: 2-2 İlk golde olduğu gibi bu golün de asistini yapan Tolga Ciğerci, Ankaragücü’nde en çok öne çıkan isimlerden biri oldu. Beraberlik golünü yedikten sonra Beşiktaş’ta üçüncü golü atacak bir ışık gözükmüyordu. Tamam beraberliği kabullenmiş gibi de oynamıyordu ama beklediğimiz varyasyonlar yoktu. 74. dakikada VAR’dan gelen penaltıyı N’Koudou gole çevirince rahat bir nefes alan Beşiktaş, kalan dakikalarda topu rakibe bırakmayı tercih etti. Bu tercih Beşiktaş için her maçta bir risk oluşturdu. Tıpkı dün akşamki. Sonuçta kazanmak önemli. Liderlik koltuğunda oturmak kadar önemli.
Düşük vites / Sinan Vardar (Fotomaç)
İlk 25 dakikada iki takım da hücum düşününce zevkli bir mücadele ortaya çıktı. Çok beğendiğim Ömer Erdoğan Başkent ekibine hava katmış. Ankaragücü golü bulup öne geçince arkaya yaslanınca Beşiktaş 2 dakikaya 2 gol sığdırarak maçta hem skor hem de psikolojik üstünlüğü yakaladı. Beşiktaş ilk 4 haftada vitesi çok artırmıştı. Dün düşük viteste kazandı. Önemli olan kötü oynarken de kazanmaktır. Presiyle rakip defansı allak bullak eden Weghorst harikaydı. 5. maçında da skora katkı yapan bir forveti ayakta alkışlamak gerek. Genç Muleka bu performansını sürdürürse sezonun yıldızı olabilecek kapasitede. Necip yeni yüreğini sahaya koyarken Salih'in tutuk oynaması takımı olumsuz etkiledi. Bizim Dele Alli attığı golle klasını gösterdi. Çok kısa süredeki adaptasyonu umut verdi. Dün Ersin'in yerine Emre'nin oynaması hepimizi şaşırttı. Ersin'e teklifler var sezon sonu sözleşmesi bitiyor. Ismael "Bu tercih benim kararım" dedi ama ister istemez kafalarda soru işareti kaldı. Ankaragücülü Oğuz Ceylan'ı yıllar önce BEFAM'a transfer etmiştim. Takoz Recep'in yerini alabilecek kalite vaat ediyordu. Onu bedavaya satanlar Beşiktaş'a zarar verdi. Beşiktaş'ta çok görmek istediğim Atakan Çankaya da dün sahanın en iyilerinden biriydi. Maçın bitiminde çıkan olaylar ev sahibine yakışmadı. Ligin başında bu gerginliği ve şiddeti anlayamadım.
‘Zorlu lig’in futbolu / Cem Dizdar (Fanatik)
Bundan önceki üç maçın ilk yarı temposuna göre Beşiktaş hayli durgun görünse de enerji dağılımı konusunda gayet olumluydu. Gerçi tempo ayarını ağırlıklı olarak Ankaragücü yaptı. Beşiktaş, bu kez maçın tamamını oynayacak gibi hazırlanmış görüntüdeydiler ilk devre. Takımın ‘’oyun kurucusu’’ ise santrfor Weghorst’tu! Sahayı kapladığı alan ve saha içi pozisyon alışlarıyla oyunun nereden akacağı takıma dikte eder bir tarzı vardı Weghorst’un. Ağırlıkla N’Koudou üzerinden gelseler de önceki maçların aksine bu kez daha pratik göründü Beşiktaş.
Yüksek toplardaki sektirmelerle topu biri ofsayt olan üç kez rakip kaleye gönderdiler. Yine de o kadar orta yapmak zorunda kalınan bir oyuna karşı savunma yapan takım bir biçimde çözüm üretir, Ankaragücü ikinci yarı üretti de… Ev sahibi Ankaragücü ise yüksek yüzde ile oynadı; 46 dakikada iki kez rakip kaleye inip iki gol buldular. Ömer Erdoğan takımın esas olumlu yanı enerji oyununu seven rakibine top ve alan bırakmayışıydı. Tempoyu ayarlamaya çalışırlarken bunu topu rakipleri kadar ellerinde tutarak yaptılar. Hatta ikinci devre top tutma da öne de geçtiler.
Dele Alli gol harici…
İkinci devreye golle başlayan Ankaragücü, güvenli oynayıp fırsatları gözlerken istediği ritme bir türlü ulaşamayan Beşiktaş’ta Muleka ile Dele Alli goller dışında etkisizdiler. N’Koudou, Gedson ve Salih’in zaman zaman etki alanına çıktığı karşılaşmada De Souza oyuna girince Beşiktaş rakip alanda bir anda 20 metre kadar ilerledi! O da penaltıyla sonuçlanan baskıyı getirdi. Yine de Beşiktaş önceki maçların ilk devre ya da ilk Kayseri maçının ikinci devre temposuna maçın hiçbir anında ulaşamadı.
Bu tür maçlarda oynayacaklar kuşkusuz. Lakin önlerindeki ilk maç bu sezon güçlerini gerçek anlamda test edecekleri Başakşehir maçı olacak. Son not bir ülke klasiği üzerine; takım ya da oyuncu ayırmaksızın her faule kayıtsız şartsız itiraz, vara yoğa maraza çıkarmaya çalışmak. İşte ‘zorlu lig’in futbolu…
Sadece Weghorst / Bilal Meşe (Milliyet)
Beşiktaş’ın 11’ine bakıyorum, Valerian Ismael kalede rotasyona gitmiş, Ersin’in yerine Emre’ye şans vermiş, gerekçesini bilemiyoruz. Çünkü Emre, geleceği olan bir eldiven tamam, yalnız tecrübeye gereksinimi var. Nedeni de çıkması gereken pozisyonlarda sıkıntı çekiyor, zamanlama sorunu var. Demem o ki, Sivasspor’a iyi futbolla üç puana kanat çırpan Kartal’ı Ankaragücü maçının ilk yirmi beş dakikasında tanımakta zorluk çektim.
Niye mi? Dedik ya kadro aynı, gelin görün ki, Kartal maçta dağınık, tutuk, panik ve doğru dürüst pas yapmaktan uzak bir görüntü ortaya koydu, şaşkınlığım bundandır. Ofansa çıkarken iki, hatta üç pas yapamadı, sürekli top kayıpları yaşadı. Bunun da temelinde, ev sahibi takımın agresif futbolu ön plandaydı. Kartal’ın bu negatif görüntüsü kuşkusuz Ankaragücü’nün hem direncini artırdı, hem de özgüven duygusunu üst seviyeye çıkardı. Nitekim, Kartal’ın kontrolsüz oyununu iyi değerlendiren Ankaragücü, 26’da Beridze’nin golüyle öne geçti.
Bu gol, Kartal’a uyarı niteliğindeydi. Biraz toparlanır gibi oldular. 30’de Muleka skoru eşitledi. Her ne kadar top kaleciden dönse de, Weghorst’un bu goldeki katkısını da görmemezlikten gelemeyiz. Hollandalı, sağa sola koşmaktan asıl işlevinden uzaklaşsa da, takım oyunu içinde müthiş yararlı işler yapıyor, yani boş durmuyor. İkinci kez 11’de sahaya çıkan Dele Alli’nin 35’de Kartal’ı öne geçiren golünde yine Weghorst’un asisti ön plandaydı.
*** Gözlerime inanamadım arkadaş! İkinci yarı başladı, koca takım iki dakika sonra gol yer mi? Eee bu oyunda konsantrasyon sağlanamıyorsa, Beridze gelir faturayı ağır keser, iştahını kapatır. Rakibin gol yollarında en tehlikeli oyuncusu Beridze... Onu gözaltında tutacaksınız. Ne dersin Rosier kardeş? N’Koudou’ya nazar değmiş, formunun çok uzağındaydı, topu ileri taşımakta zorluk çekti. Gedson’un adını, çıkıncaya kadar ben duymadım, ya siz? Yerini Souza’ya bırakan Dele Alli gol atmasına karşın, pek fazla etkili olamadı.
Neyse ki kritik pozisyonlarda eliyle oynayanlar var Allah’tan... Eren Derdiyok, Salih ile girdiği hava topunda penaltıya neden oldu. Penaltı atışını kullanan N’Koudou, 74’te Kartal’ı yeniden öne geçirdi, geçirmesine de, az kalsın kaçırıyordu. Weghorst’un kullanma isteğini doğal karşılıyorum, tepki göstermesine kimse kızmasın. Adam Kartal’ın golcüsü ise ki öyle, bırakın o atsın! Valla, Beşiktaş Ankara’da kazandı, liderliğini sürdürdü, gelin görün ki iyi futbol oynayarak değil, formasının ağırlığıyla kazandı. Tabi ki öne çıkaracağımız tek bir oyuncu var, o da Werghost... Başkası yok. O nasıl bir ciğerdir arkadaş, bir bakıyorsunuz forvette, bir bakıyorsunuz savunma da... Helal olsun ona.
Son söz de olaylara... Bu çirkin görüntüler hiç hoş olmadı. Nedir bu kin arkadaş?
Büyük Weghorst / Ali Ece (Fanatik)
Beşiktaş’ın bu maçla ilgili en büyük dezavantajı, daha önceki haftalarda değil Ömer Erdoğan göreve geldikten sonraki ilk maçta Ankaragücü ile karşılaşmasıydı. Ömer hoca, Ankaragücü’nün savunma hattını ve stratejisini değiştirmiş. Ana ofansif planını da Beridze gibi savunmasını önde kuran Beşiktaş’a ters gelebilecek hızlı bir oyuncu üzerine kurmuş. Bu daha dengeli yapıya karşı Beşiktaş daha önceki son üç lig maçındaki çok etkili oyun başlangıcını yapamadı. Maçın ilk golünde Beridze, Beşiktaş savunmasının adam paylaşımı hatasından faydalandı. Sonrasında ise hava kuvvetleri komutanı Weghorst önderliğinde "Beş dakikada Beşiktaş" misali bir reaksiyon izledik. Muleka’nın golünde Weghorst sırtı dönük yükselip yere inerken içeriye bilinçli top nasıl doldurulur dersi verdi.Hemen ardından Beşiktaş, Valerien Ismael klasiği haline gelen bir duran top golü daha buldu: Masuaku topun altına çok şık girerkenDele Alli Süper Lig’deki ilk golünü attı, başrolde yine asist canavarı Weghorst vardı. İkinci yarının başında ise Beşiktaş savunması bu kez ofsayda senkronize çıkamadı ve Rosier Beridze’yi kaçırdı.
Rezalet yaşanmazdı!
73’te Mete Kalkavan’ın göremediğini VAR gördü de Beşiktaş penaltıdan öne geçti. Keşke VAR’dakiler oyunculara atılan suları da Kalkavan’ın görmesini sağlasaydı! En azından maç sonundaki rezalet yaşanmayabilirdi!
Teşekkürler Jesus! / Turgay Demir (Fotomaç)
Valerien İsmael ile başlayalım.
Üçlü savunma konusunda yaptığımız şiddetli eleştiriler sonucu bu inadından vazgeçen İsmael oyuncu değişiklikleri konusunda da doğruyu buldu!. Önceki günkü makalemde "Nacizane tavsiyem, farklı skoru bulunca önde Muleka ya da Cenk Tosun'u bırakıp orta sahadan kimseyi çıkarmadan o bölgeye taze kan aktarmaktır." diye tavsiyede bulunmuştum. Dün bu menvalde değişiklikler yaptı. Aklın yolu bir.
Beşiktaş oyuna bildiğimiz düzende başlarken, Ankaragücü'ne Ömer Erdoğan'ın elinin değdiği de ilk dakikadan itibaren belli oldu. Sezon başından beri yürüyen Başkent takımı dün çok koştu, iyi mücadele etti.
Her iki takım da, maçın her anını yaşadılar, yaşattılar. Beşiktaş'ta Salih, Weghorst'la birlikte sahanın en iyisiydi. Ankargücü'nün iki golünü atan Beridze de alkışı sonuna kadar hak etti.
***
Weghorst demişken devam etmeli.
Gerçek bir savaşçı. Jorge Jesus iyi ki, "Bana yaramaz" demiş!
Hollandalı öyle akıllı ki, alamayacağı toplarda "yalancı asist" yapıyor ve bunu yaparken çok sahici davrandığı için etrafındaki tüm rakipleri yanıltıyor. Dün ilk golde yine aynı şeyi yaptı ve Muleka'ya boş kaleye topu göndermek kaldı.
DİKKAT!:Maç sonunda sahaya bir taraftarın girip Beşiktaşlı oyuncuya tekme atması rezaletin son perdesiydi. Ankaragücü tribünlerin çok ama çok ağır bir ceza verilmez ise bundan sonra benzer olayların olması kaçınılmazdır. Yazık bu futbola, gerçekten yazık.
NOT: Mete Kalkavan her düşene faul çalmasa, her yerde yatan için oyunu durdurmasa, Atakan, her top kaybettiğinde kurşun yemiş gibi yere uzanmasa Premier Ligi tadında maç izleyebilirdik.
Beşiktaş’ın lideri Weghorst / Fatih Doğan (Sabah)
Beşiktaş'ın yıldız golcüsü Weghorst oyunun ve takımın liderliğine soyunuyor. Sadece attığı gollerle ya da dün Ankaragücü deplasmanında olduğu gibi gollere katkısıyla değil önde rakibe baskı oluştururken de başrole soyunuyor. Hem kendi presini yaparken hem de el kol hareketleriyle arkadaşlarına çağrı yaparak gösterdiği hırs gözlerden kaçmıyor. Özetle geçen sene çok koşan, çok pozisyona giren ama attığından 3 fazlasını kaçırdığı için sözleşme teklif edilmeyen Batshuayi'den farklı olarak gol ve asistlerinde de yıldızı parlamaya devam ediyor. Eryaman'da Tolga Ciğerci'nin ortası kademesini kaybetmiş Beşiktaş defansının arasında Beridze'nin kafayla attığı açılış golüne Weghorst'un önderliğinde Muleka ve N'Koudou ile hemen cevap verdi. İlk yarı da Dele Alli ilk golünü atsa da Salih ve Gedson'la birlikte geçen haftanın dinamizminden uzaktı. İlk golü yedikten sonra 2 gole cevap vermek İsmael'in takımı için çok kıymetli bir görüntü. Ancak 47'de Beridze'nin bu sefer Rosier'in arkasından kaçıp attığı ikinci gol ciddi konsantrasyon uyarısı içeriyor. Böyle kritik bir deplasmana Ersin'in kulübede oturtulup yerine kaleci Emre ile başlanması gereksiz bir riskti. Eğer Ersin'in bugünden yarına bir transferi yoksa! Valerien'in 66'da Dele Alli'yi çıkarıp iki ay sakatlığından sonra Josef'i alması çetinceydi. Mücadeleci gücü düşen ve gergin oyunda böyle bir tecrübeye ihtiyaç vardı. Özellikle takımı adına savaşan Tolga Ciğerci, Beridze ve arkadaşlarının gayreti yetmedi. Gergin maçı N'Koudou'nu penaltı golüyle hak eden Beşiktaş kazandı, ancak sahaya giren taraftarın misafir takım oyuncusuna saldırısıyla Türk futbolu kaybetti. Bu gergin maç tarzı ve çirkin saldırı görüntüleriyle ülke futbolu ileri değil geri gider.
Sadece 20 dakika / Güntekin Onay (Hürriyet)
Beşiktaş yine ikinci yarıda iyi oynayamadı.
Beşiktaş ilk 25 dakikada istediği başlangıcı yapamadı ve Ankaragücü’nün ilk hücumunda, ilk isabetli şutunda kalesinde golü gördü. Bu gole çabuk reaksiyon veren ve rakip ceza alanında yoğun bir baskı oluşturan Beşiktaş, özellikle sol kanattan Masuaku ve N’Koudou’nun getirdiği toplarla etkili oldu.
2 GOLDE DE WEGHORST
Ligin ilk 4 haftasında gol katkısı dışında olağanüstü faydalı işler yapan Weghorst fazla topla buluşmamasına rağmen hem Muleka’nın attığı ilk golde hem de Dele Alli’nin 2’nci golde de pozisyonların hazırlayıcısıydı.
İkinci yarıya adeta golle başlayan Başkent ekibi skoru 2-2’ye Giorgi Beridze ile getirirken 2’nci isabetli şutundan da gol çıkardı.
KALE VE SAVUNMA PROBLEMLi
Beşiktaş’ın ciddi bir stoper ve kaleci sorunu var. Siyah beyazlıların kalesine gelen toplam 12 isabetli şutun 7 tanesi golle sonuçlanmış. Bu da yüzde 58’lik bir orana tekabül eder ki bu alanda açık ara ligin en kötüsü.
Dün yine pas yapmakta ve topa sahip olmakta zorlanan Beşiktaş, özellikle ikinci yarıda olumsuz görüntüler ortaya koydu. Beşiktaş, öne geçtikten sonra topa daha fazla sahip olup oyunun temposunu ayarlayabilmeli. Bunu yapacak oyuncu kalitesi var.
YAŞANAN OLAYLAR ÇOK ÜZÜCÜ
Ankaragücü ilk haftaki Konya maçından beri bu sezonki en iyi futbolunu ve mücadelesini dün Beşiktaş karşısında gösterdi. Ancak maç esnasında ve sonrasında yaşanan olaylar ligin henüz 5’inci haftası oynanırken son derece yakışıksız.